Doğu Kudüs’ten Gazeteci Duha HMİDAN’ın haberleri!…
* Filistin Haber ve Enformasyon Ajansı’ndan (WAFA) Gazeteci Duha HMİDAN, Doğu Kudüs’te yaşanan Gündemin Öne Çıkan haberlerini TÜHA / TÜRKUAZ İnternational News Agency okuyucuları için derledi.
* İşte detayı!…
TÜHA / TÜRKUAZ İnternational News Agency
Ramallah (UNA/WAFA) – Filistin Tutuklular ve Eski Tutuklular İşleri Komisyonu, İsrail işgal hapishanelerinin, yönetimin kasıtlı olarak tutukluları battaniye ve kışlık kıyafetlerden mahrum bırakması ve hücreleri istisnasız herkesin hayatını tehdit eden insan dondurucu odalarına dönüştürmesi nedeniyle, yıllardır tutukluları vuran en kötü soğuk hava dalgasını yaşadığını bildirdi.
Komisyon Çarşamba günü yayınladığı bir açıklamada, bölümlerin içindeki soğuğun dışarıdakinden onlarca kat daha şiddetli olduğunu doğruladı; beton duvarlar nemi emiyor, metal yataklar vücutları yakıyor ve soğuk hava gece boyunca aralıksız içeri sızıyor, mahkumların ise hapishanelerin kışına dayanamayan ince kıyafetlerden başka bir şeyleri yok.
Örgütün en ağır işkence biçimi olarak nitelendirdiği bu durum karşısında, hücrelerin içindeki durumun şok edici bir hal aldığını, tutukluların sıcak yatak olmadığı için yerde yattığını, bazılarının yırtık pırtık bir bez parçasıyla örtündüğünü ve hastaların gece boyunca ilaçsız ve battaniyesiz titrediğini sözlerine ekledi.
Bu politikanın devam etmesi halinde, özellikle enfeksiyon vakalarındaki artış, şiddetli soğuk algınlıkları ve kötüleşen eklem ağrıları göz önüne alındığında, kitlesel bir sağlık bozulmasının yakın olduğunu belirten yetkili, yaşananların sadece zorlu koşullar değil, mahkumların hayatlarına yönelik kasıtlı bir saldırı olduğunu vurguladı.
Komisyon, işgal güçlerinin kışı yıllardır bir baskı aracı olarak kullandığını, mahkumları en temel insan haklarından mahrum bıraktığını ve meydana gelebilecek her türlü felaketten işgal güçlerini tamamen sorumlu tuttuğunu vurguladı.
İşgal altındaki hapishanelerde etkili olan şiddetli soğuk hava dalgasının yol açtığı tehlikelerden tutukluları korumak için acil uluslararası müdahale çağrısında bulundu.
***Gazze’deki yerinden edilmiş insanlar, hiçbir koruma sağlamayan çadırlarda soğuk ve tehlikeyle mücadele ediyor.
Han Yunus (UNA/WAFA) – Gazze Şeridi’nin güneyindeki El-Mawasi bölgesinde yerinden edilmiş insanların çektiği acılar, her alçak basınç sistemiyle birlikte yeniden artıyor; onları kışın soğuğundan veya yazın sıcağından koruyamayan harap çadırlarda yaşıyorlar. Deniz kıyısında yaşayan yerinden edilmiş insanlar için riskler artıyor, çünkü denizin gelgitleri, çadırlarını su basan şiddetli yağmurlardan daha fazla tehdit oluşturuyor.
Bani Suheila kasabasının doğusundaki Ma’an bölgesinden yerinden edilmiş Muhammed Abu Khater, sekiz aylık yerinden edilmenin ardından evine dönebilmesi için ateşkesin ikinci aşamasının kendisine olanak sağlayacağını umuyor ve hayatının, en büyüğü on yaşından büyük olmayan çocuklarının hayatının, yağmur ve deniz arasında tehlikede olduğunu belirtiyor.
El-Raşid Yolu’nun her iki tarafında da bulunan yüzlerce yerinden edilmiş insan, sürekli araç trafiği nedeniyle çadırlarına dolan yağmur sularından muzdaripken, bölgenin aşırı kalabalık olması ve işgalin evlerine dönmelerini engellemesi nedeniyle alternatif yer bulmakta da zorlanıyorlar.
Rafah’tan yerinden edilmiş İbrahim Abdel, çadırlarının sokağa çok yakın olduğunu ve bunun yağmur ve yoğun trafik sırasında hayatlarını riske attığını belirterek, son iki aydır alternatif barınak arayışlarının sonuçsuz kaldığını vurguladı.
Yerinden edilmiş kadın Hajja Umm Iyad, ilgili tüm dernek ve kurumlara, yerinden edilmiş insanlara merhametle yaklaşmaları ve hak edenlere çadır dağıtmaları çağrısında bulundu. Piyasadaki çadır fiyatlarının çok yüksek olduğunu ve kışın başlamasıyla birlikte çadırlara acil ihtiyaç duyulduğunu belirten Iyad, yerinden edilmiş ailelerin çadır satın alma gücünün bu fiyatları aştığını vurguladı.
Yerlerinden edilmiş insanlar, işgalin sona ermesini ve yeniden yapılanma sürecinin başlaması için karavanların yerleştirilmesini umarak, iki yıldır çadırlarda çektikleri acıların sona ermesini diliyorlar.
Gazze Şeridi’ndeki yerinden edilmiş insanların çektiği acıların her alçak basınç sistemiyle birlikte yenilendiği, harap haldeki çadırların su altında kaldığı ve sakinlerin sert kış soğuğuyla karşı karşıya kaldığı, bunun da günlük yaşamlarını zorlaştırdığı ve sağlıklarını tehdit ettiği belirtilmektedir.