enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
09:57 Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, 25 Ağustos’ta Cidde’de yapılacak İİT Olağanüstü Dışişleri Bakanları Konseyi’ne başkanlık edecek…
09:40 BM Gazze’de tam kıtlık hali ilan etti
07:41 Tarım ve Orman Bakanlığı’nın duyurusuna göre, Türkiye genelinde 2025-2026 Av Dönemi, resmen başladı…
07:28 Türk Dilli Devletlerin Yeni Stratejik Platformu: Avaza Zirve Görüşmesi
07:24 Beyoğlu Belediyesinde Başkan vekilliği seçiminde dördüncü turda en çok alan CHP adayı Av. Sefer Karaahmetoğlu seçildi…
07:00 Şebinkarahisarlı gazeteci Coşkun’un ‘Kod Adı: İrtica 906 kitabının genişletilmiş 2. baskısı
22:58 Fenerbahçe, Trendyol Süper Lig’in 3. haftasında Kocaelispor karşılaşmasından notlar!
21:17 Hollanda Hükümeti Çöktü: İsrail – Filistin krizi koalisyonu daha çok dağıttı
07:44 Röportaj | Mavi Vatan Doktrini ve Suriye ile MEB Anlaşması: Türkiye’nin Stratejik Vizyonu
07:44 ‘Maarifin Yüz Akı dergisi’nin dördüncü sayısı için başvuru kılavuzu yayımlandı…
07:39 İran’da Azerbaycan’a karşı karalama kampanyası genişliyor
07:30 Aliyev-Paşinyan görüşmesi: Trump Kafkasya’da Putin’i nasıl ekarte etti?
07:27 Kiraların yüksek olması nedeniyle Antalya, İstanbul İzmir ve Ankara gibi büyük şehirlerde memur açığını büyütüyor…
07:13 İran-Türkiye BRICS Ortaklığı: Bölgesel Dinamikler Arasında Ekonomik Fırsatlar
07:04 Anadolu Aslanları İş Adamları Derneği (ASKON) Genel Başkanı Aydın: Terörsüz Türkiye ortamında kaynaklarımız daha verimli kullanılacak
07:03 Kiraların yüksek olması nedeniyle Antalya, İstanbul İzmir ve Ankara gibi büyük şehirlerde memur açığını büyütüyor…
07:02 Filistinli gazeteciler, Gazze’deki gerçekleri belgelemenin bedelini canlarıyla ödüyor
07:00 BM raporu Gazze Şehri’nde kıtlık olduğunu teyit etti
09:38 Türk Dış Politikası Araştırma Merkezi’nin (TUDPAM) “Dış Bakış” dergisi okurlarıyla buluştu
07:51 Küresel Gazeteciler Konseyi (KGK), New York’ta ödül töreni ve sergi düzenleyecek
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Uzay Ekonomisinin Derinlikleri

Uzay Ekonomisinin Derinlikleri

Bir kesim, Türkiye’nin Milli Uzay Programı’nı alaycı bir tavırla eleştiriyor. Bu karikatürize edilemeyecek kadar ciddi bir mesele. Ülkelerin neden uzay çalışmalarına milyarlarca dolarlık kaynak ayırdıklarını sorgulayalım.

Doç. Dr. Nurullah GÜR & SETA Ekonomi Araştırmaları Direktörü

Türkiye’de enflasyon yüksek. İşsizlik oranı uzun süredir çift haneli rakamlarda. Bunlar, inkâr edilemez sorunlar. Ancak ekonomik sorunlar, uzay çalışmaları gibi mühim bir alana kaynak ayrılmasını irrasyonel bir tercih yapmaz. Kargadan başka kuş, yüksek faiz-düşük kurdan başka ekonomi politikası tanımayan bir kesim, Türkiye’nin Milli Uzay Programı’nı alaycı bir tavırla eleştiriyor. Mevcut ekonomik sorunlar çözüm beklerken uzaya gitmek bizim neyimize demeye çalışıyorlar. Aynı kesimin sosyal medya mecralarında her fırsatta, “Gençlerimizin hayal kurmasının önüne zincir vurmayalım”, “Ar-Ge yatırımlarına önem verelim” diye akıl verdiklerini de biliyoruz.

Uçak ve elektrikli otomobil üretmeye çalışma, uzay çalışmalarına kaynak ayırma! İyi de katma değerli ve yüksek teknolojili üretime nasıl geçiş yapacağız? Sıcak parayı ürkütmeyen, yabancının altına her daim kırmızı halı çeken politikalarla mı? Gerçekten anlamak güç.

Uzay çalışmalarını, “Ay’a araç gidecek, dolaşıp gelecek” diye basitleştirmeyelim. Karikatürize edilemeyecek kadar ciddi bir mesele bu. Ülkelerin neden uzay çalışmalarına milyarlarca dolarlık kaynak ayırdıklarını sorgulayalım. ABD ve Çin sadece beş yılda uzay programlarına yaptıkları kamu harcamalarını iki katın üzerinde artırdılar.

Uzay Programlarına Yapılan Kamu Harcamaları

Sen Hâlâ Anlayamadın mı?

Uzay çalışmaları, akıllı tarım politikalarının belirlenmesinden iklim değişikliği ile mücadeleye, büyük verinin depolanmasından iletişim teknolojilerinin hızlandırılmasına kadar günümüzün ve geleceğin kritik konu başlıklarıyla ilgili çözümlerin ve yeniliklerin önünü açıyor. Tehlikeli hava olaylarıyla ilgili uyarılar nereden geliyor? Trafik yoğunluğu nasıl takip ediliyor? Gelişmiş istihbarat bilgileri nasıl elde ediliyor? Bu soruların cevabı yeryüzünde değil, yerkürenin üzerinde.
Hayatımıza gerçek anlamda etki eden yeniliklerin çoğu, ihtiyaçlardan ortaya çıkar.

Uzayın gizemli ve değişik koşulları insanoğlunu zorluyor. Uzay yolculuklarındaki bu zorlukları aşmak için yapılan Ar-Ge çalışmaları, birçok yeni ürünün ortaya çıkmasını veya mevcut olanların geliştirilmesine katkı yapıyor. Bazılarını saymak gerekirse; güneş panelleri, taşınabilir bilgisayarlar, ısıya dayanıklı kıyafetler, bilgisayar faresi, cep telefonu kameraları, kablosuz kulaklık, dondurulmuş gıda, dayanıklı lastikler, insülin pompası… Biraz daha gerilere gedelim. 1000 yıl öncesine. İslam coğrafyasının büyük bilim insanlarının uzaya olan merakları, onların matematik, geometri ve astronomi gibi alanlarda çığır açan katkılar yapmalarına vesile olmuş.

Uzay, savunma sanayi ve diğer kritik alanlardaki teknolojik yatırımların ucuz siyasete alet edilmemesi gerekir. Bu mevzular gelişmiş ülkelerde siyaset üstüdür. Hangi parti iktidara gelirse gelsin, bu alanlardaki yatırımlar ulusal çıkar için büyük bir sabır ve kararlılıkla sürdürülür. Muhalefet destek olur. Bizim de bu konulara bakışımız böyle olmalı. İşin teknik mevzularını tartışalım. Kaynakların ne kadarı Ar-Ge’ye, ne kadarı insan yetiştirmeye ayrılsın? Uluslararası arenada hangi üniversiteler ve kurumlarla işbirliği yapabiliriz? İlk etapta hangi teknolojilere odaklanalım? Teknolojilerde yerlileşme oranı nasıl takip edilsin? Bu sorulara kafa yoralım. Yapıcı eleştirilerimizi ortaya koyalım. Ama yaklaşımımız, ergen esprileri seviyesinde olmasın.

Daha Fazla Geç Kalma Lüksümüz Yok

1960-1980 döneminde tohumlarını atmamız gereken alanlara ancak şimdilerde uzanabiliyoruz. Darbeler, siyasi karışıklıklar, yetersiz bürokratik kapasite, büyük şirketlerin vizyon eksikliği, maddi imkânsızlıklar…Bütün bunlar bizi yavaşlattı. Orta gelir tuzağına takılıp kaldık. Şimdi büyük ülke örneklerine kıyasla mütevazi bütçelerle de olsa bu teknolojilere yatırım yapmaya başladık. Bunların meyvelerini uzun vadede toplayacağız. Önemli olan yatırımlara başlayıp, bunları kararlılıkla sürdürmek. Başarı elde ettikçe, güvenimiz yerine geldikçe ve daha fazla gencimizi bu alanlara yönlendirdikçe süreç hızlanacaktır. 1960’larda yerli otomobil girişiminin hakkını verebilseydik, hayalleri gerçekleştirmek 2020’lere kalmazdı. Aynı hatayı uzay araştırmalarında tekrarlamayalım.

[TÜHA Haber Ajansı, 17 Şubat 2021]

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.