enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
22:52 NATO Genel Sekreteri Rutte, Türkiye’ye 2026’da düzenlenecek NATO Zirvesi’ne Ankara’da ev sahipliği yapacağı için teşekkür etti…
18:38 Türk Dış Politikası Araştırma Merkezi’nin (TUDPAM) “Dış Bakış” dergisi okurlarıyla buluştu
17:43 Kocaeli basın camiası yasta…
07:30 ABD Başkanı Trump ile Rus lider Putin’in Alaska Zirvesi
07:29 Uluslararası Af Örgütü (Amnesty), İsrail’in Gazze’de Filistinlileri kasıtlı olarak aç bırakmaya yönelik sistematik politika yürüttüğünü ortaya koydu…
07:25 (BM) İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (UNOCHA), 2024 yılında 383 insani yardım çalışanı hayatını kaybetti
07:08 ABD’den Ukrayna’nın Kırım’ı Rusya’ya ait olarak tanıması şartı…
07:07 Aon’un “Küresel Ücret Şeffaflığı” raporu yayımlandı Şirketler ücret şeffaflığına hazır değil
07:04 Türkiye İsrail’i vurur mu? İbrahim Karagül yazdı: Alaska Zirvesi’ni arkasındaki akıl; Barış’tan başka şeyler de planlıyor..”
07:04 Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan’dan Hamas’a: Yaptığınız eylemle Filistin’e ne kazandırmış oldunuz
07:03 ABD Başkanı Trump: Almanya, Britanya ve Fransa, Ukrayna’da asker bulundurmak istiyor
07:00 AB’nin varoluş sancısı: Kış uykusundan uyanabilecekler mi?
07:56 Ahıska Türkleri!
07:52 Ermenistan-ABD-Azerbaycan Arasında İmzalanan Zengezur Koridoru Anlaşması, Türkiye, Türkistan Coğrafyası, İran, Rusya ve Çin Aleyhine Sonuçlanabilecek Birçok Husus İçermektedir.
07:47 Belçika’da ilkokul ve ortaokullarda cep telefonu ile diğer elektronik cihazların kullanımı, 2025-2026 eğitim-öğretim yılından itibaren ülke genelinde yasaklanacak.
07:25 Eurovision Şarkı Yarışması 70. yılını kutlamak için yepyeni bir görünüme kavuşuyor
02:17 Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, Rusya’nın ülkesine yönelik saldırılarını “gösterişli” ve “alaycı” olarak nitelendirdi…
22:57 İsrail’in abluka ve saldırısı altındaki Gazze Şeridi’nde gönüllü görev yapan Filistin asıllı Amerikalı hemşire Amanda Nasır, İsrail soykırımı Gazze’yi yok etti
22:46 Gazze “açlıktan” ölüyor!
22:07 Hamas, Gazze’de ateşkes teklifini kabul etti
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Dindar / Muhafazakar İnsanlar ve Laikler

Dindar / Muhafazakar İnsanlar ve Laikler
A+
A-

Kuruluşunun 101. yılını yeni kutladığımız Cumhuriyet’in en temel, olmazsa olmaz, vazgeçilemez devrimi laikliktir. Cumhuriyet döneminde çağdaşlık ve modernlik adına devlet ve toplum hayatına kazandırılan hiçbir yenilik, yapılan hiçbir reform ve devrim laiklik kadar önemli değildir. Çünkü laiklik dışında gerçekleştirilen her yenilik, her devrim ancak laiklikle anlam ve değer kazanabilir.

Laiklik, Türk toplumunun ezici çoğunluğunca benimsenmiş, daha da önemlisi içselleştirilmiş, toplumsal uzlaşmanın olmazsa olmaz gereği olarak görülmüş bir düzenlemedir. Kabulünden bu yana bu anlamda rolünü/işlevini de yerine getirmiştir. Bununla beraber dindar/muhafazakâr çevrelerde hâlâ küçümsenemez ölçüde laikliğin dinsizlik olduğuna inanan insanlar bulunmaktadır. Bu insanlar, kamuya çok açık olan TV kanallarında, gazete sayfalarında değilse de daha dar bir çevreye hitap eden sosyal medya platformlarında bu inançlarını açık açık ve sık sık dile getiriyorlar.

Şimdiye kadar laikliğin dinsizlik olmadığı, yalnızca din ve inanç özgürlüğü olduğu ile ilgili çok şey söylendi, yazıldı ve bunlar kitaplaştırıldı. Bugün piyasada bu anlamda laiklikle ilgili yüzlerce kitap bulunmaktadır. Ama ben bu yazıda laiklikle ilgili tek bir kitaptan söz edeceğim. Bu, Demokrat Partiyi iktidara taşıyan ve onun kapatılmasından sonra da aynı politik çizgiyi sürdüren partileri destekleyen dindar/muhafazakâr çevrelerin çok değer verdiği, eserlerini ellerinden düşürmediği Prof. Dr. Ali Fuat Başgil (1893-1967)’in Din ve Laiklik(Kubbealtı Yayınları, İst. 14. Baskı, 2022) adlı kitabıdır. İlk baskısı 1954’te yapılan bu kitap dindar/muhafazakâr çevrelerde hâlâ çok okunan, referans kabul edilen bir eserdir. İşte bu kitaptan laikliğin dinsizlik olmadığına ilişkin düşünceler:

“Din hürriyetini hem dinî hem de siyasî taassuba (bağnazlığa, fanatizme) karşı korumak için alınacak tedbir bir kelime ile laikliktir. Geçmiş devirleri bir kenara bırakalım, yaşadığımız bu devirde din hürriyeti ancak laik bir devlette gün görüp yaşayabilir” (s. 189).

“Laiklik, sırf devlet hayatına ait bir hareket ve faaliyet prensibidir. Binaenaleyh ferdin hususi ve manevî hayatı ve ailesi içindeki vaziyeti ile tenakuza (çelişkiye) girmez ve dindarlığı asla nefyetmez (yasaklamaz, engellemez). Laikliği dinsizlik sanmak, onu yanlış anlamaktır. İnsan iş ve münasebetler hayatında laik olur, ferdî ve hususi hayatında dindar olarak yaşar. Laiklik sadece devlet faaliyetlerine ve amme faaliyetleri sahasına ait bir prensiptir” (s. 190).

“Laiklik, ne münkirliktir (inkarcılık), ne de hususiyle din düşmanlığıdır. Laiklik, din ile devletin birbirinden ayrılması; dinin mana ve ruh aleminde ve ferdin hususi hayatı ile ailesi hariminde, devletin de madde ve cisim aleminde ve cemiyetin umumi hayatında hükümran olması demektir” (s. 196).

Görüldüğü üzere laikliğin dinsizlikle, din karşıtlığı/düşmanlığı ile hiç ilgisi yoktur. Laiklik; dindarlığın herhangi bir kimsenin, grubun, mezhebin, tarikatın etkisinden, dayatmasından kurtulmasıdır. Dindarlık özgürlüğüdür ve dindarlığın güvencesidir.

Laik biri bir dine inanmayabilir, tersine bir dine inanıp iyi bir dindar da olabilir. Laik biri her iki halde de kendisinden farklı inanana saygılıdır. Laikliğin ruhu da bu saygıdır.

Din kaynaklı toplumsal kavgaları, ihtilafları, çekişmeleri önlemenin; bireylerin ve çeşitli toplum kesimlerinin karşılıklı saygısını sağlamanın laiklikten başka bir aracı yoktur. Tam da bu nedenle laiklik huzurlu, sağlıklı bir toplumsal yaşam için eşsiz bir keşif, bir buluştur.

İki şey bağdaşmaz: Para sevgisi ve dindarlık - DÜŞÜNENLERİN DÜŞÜNCESİ

İsmail ÖZCAN & Eğitimci Yazar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.