enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
10:06 Yazı & Tura Doğaçlama Tiyatro Ekibi’nden sezonun ilk oyunu
10:01 Türkiye’nin entegre lojistik hizmetler sunan Solmaz’dan çevre dostu filo hamlesi
00:22 Ankara Adalet Sarayı’nın temeli Bakanlar Tunç ve Kurum’un katıldı törenle atıldı
00:18 Soykırımcı katil İsrail, masum Gazze halkına karşı saldırılarını aralıksız sürdürüyor
00:18 Irak’ın kuzeyine hava harekatı: 24 hedef imha edildi
00:16 KIZILELMA teker kesme testini de başardı
00:14 Altın Portakal Film Festivali’ne sayılı günler kaldı!
00:13 Bahçeli: Anayasanın ilk 4 maddesine şaşı bakanlar ve şaibeli tavır gösterenler bizim için yok hükmündedir
00:10 Gençlik ve Spor Bakanı Dr. Osman Aşkın Bak Kayseri Valiliğini ziyaret etti
00:09 Kabatiya kasabasında insansız hava aracıyla düzenlenen bombalı saldırıda iki kişi öldü ve yaralandı
00:09 Adalet Bakanlığı Duyurdu: 400 İcra Müdür ve Müdür Yardımcısı Alınacak
00:09 Sanayi ve Teknoloji Bakanı Kacır, “Türk demir çelik sektörü Avrupa’nın 2’ncisi, dünyanın ise 8. büyük çelik üreticisi”
00:08 Blinken: “Ortadoğu’da istikrarı güvence altına almanın en iyi yolu Gazze’de ateşkes sağlamak”
00:08 Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile 16 ile yeni vali atandı
00:06 Filistin Devleti Başkanı Abbas, “Filistin Devleti’ni tanıdığı için İspanya’ya teşekkür ediyoruz ve BM’ye tam üyelik elde edilmesi konusunda desteğine güveniyoruz”
00:05 Cumhurbaşkanı Erdoğan, TFF Başkanı Hacıosmanoğlu ve Yönetim Kurulunu Kabul Etti
00:04 Filistin Başbakan Muhammed Mustafa, Gazze Şeridi’nde UNICEF’e ziyarette bulundu
00:03 Sertrans Logistics’ten 2 bin kişilik dev istihdam hamlesi
00:03 Gençlik ve Spor Bakanı Dr. Osman Aşkın Bak, “Türkiye, modern tesisleriyle beraber bir spor ülkesi olma yolunda”
00:02 CANiK 26 yıldır büyüyor ve Türk Savunma Sanayisine güç katıyor   
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Siyasal Şiddet ve “İleri Demokrasi”

Siyasal Şiddet ve “İleri Demokrasi”
A+
A-

Her iki lider de “Amerika’da siyasette şiddete yer olmadığını” vurguladılar. Ama tarih böyle söylemiyor. Şiddet, Amerikan siyasi hayatında ve günlük toplumsal yaşamında hep var.

Nebi Miş | Yazar | Kriter Dergi

Doç. Dr. Nebi MİŞ & SETA Genel Koordinatörü ve Siyaset Araştırmaları Direktörü

Demokrasi ile en çok çelişen unsurun şiddet olduğu üzerine çok söz söylenmiştir. Ancak “şiddeti gerekçelendirme” heveslileri de genellikle batılı demokrasilerden çıkmıştır. Sadece Amerikalılar değil, tüm dünya Trump’a yapılan suikast girişiminin sonuçlarının ne olacağını tartışıyor. Siyasal istikrarsızlığın küresel istikrarsızlığı derinleştireceği endişesi giderek artıyor.

Trump’a yapılan suikast girişimi, daha öncekilerde olduğu gibi, yıllar boyunca sebepleri ve sonuçları açısından tartışılacak. Gerçeğin ne olduğunu, komplo teorileri hızla bulanıklaştırıyor. Her şey tam açıklığa kavuşturulsa bile failin amacının ne olduğu, onu saldırıyı gerçekleştirmeye neyin motive ettiği ve arakasında kimlerin bulunduğu konusunda insanlar hiçbir zaman ikna olmayacaklardır. Suikast girişiminin ardından hem Trump hem de Biden, siyasal kırılganlığı ve kutuplaşmayı azaltmak için daha ılımlı bir söylemi tercih ettiler.

Her iki lider de “Amerika’da siyasette şiddete yer olmadığını” vurguladılar. Ama tarih böyle söylemiyor. Şiddet, Amerikan siyasi hayatında ve günlük toplumsal yaşamında hep var. Bu bağlamda, Trump’a suikast girişimi Amerikan siyasi tarihinde bir sapma olarak görülmedi. Hatta analizciler, suikast girişiminin ilk dakikalarından itibaren, geçmişte suikasta kurban giden ya da suikasttan sağ kurtulan başkan ve başkan adaylarını zikrederek sözlerine başlamayı bir zorunluluk olarak gördüler. Nerdeyse açıktan Amerikan tarihinin bir normali olarak değerlendirdiler.

Günlük toplumsal yaşamında da her yıl 40 binin üzerinde Amerikalı silahlı ateşlerle hayatını kaybediyor. ABD, kişi başına düşen silah sayısında da dünya birincisi. Kendisini ileri demokrasi olarak tanımlayan ülkede, aşırı siyasi kutuplaşmanın sonucu olarak muhtemel bir iç savaşın çıkabileceği uzun süredir tartışılıyordu. Kutuplaşmanın giderek artmasında siyasi lider eksikliğini ilk sıraya yerleştirenler az değildi.

İlk seçim döneminde aday olduğunda, Trump sadece dalga konusu olan bir işadamıydı. İlk dönemini tamamlayıp skandalları üzerinden davalar açılınca aday bile olamayacağı söyleniyordu. Şimdi ise bir dönem aradan sonra, seçimleri kazanacağına kesin gözüyle bakılıyor. Suikast girişiminin ardından da nerdeyse başkanlığını ilan ettiler.

Biden, seçilirse Amerika’yı normalleştirecek, dünyada demokrasileri yeniden blok haline getirecek ve çatışmaların çözümü için daha fazla çaba gösterecekti. Dört yıllık iktidarı boyunca, bunlardan hiçbiri olmadı. Şu anda Demokratların kendileri krizde. Seçim kampanyasını bile yürütemeyeceği gerekçesiyle adaylıktan çekilme baskısı yaptıkları kendi adayları Biden’e, istemeseler de dört sene ülkelerini yönetmesi için oy verecek olmanın çelişkisini yaşıyorlar.

Biden döneminde, Rusya-Ukrayna’ya savaş açtı. İsrail, ABD koşulsuz desteği ile Filistinlileri soykırımdan geçirdi. Yani dünyada olumlu görülebilecek bir gelişme yaşanmadı. Gelinen noktada dünyada karamsarlık giderek yükseliyor. Krizler arttıkça, çoklu belirsizlikler derinleşiyor. Mevcut çatışmalara kalıcı çözümler üretilemediği için bunlardan bazılarını dondurmak bile başarı sayılıyor.

Üçüncü dünya savaşı, kaos çağı, kurallı uluslararası toplumun sonu, sistemik düzen arayışının iflası ve işlevsiz uluslararası örgütler yığını gibi kavram setlerini kullanmadan uluslararası ilişkilerin geleceğine dair cümle kurulamaz oldu. Dünyada, Trump’un seçilmesi durumunda, Ukrayna- Rusya savaşı başta olmak üzere, ABD’nin dış politikasında yaşanacak değişimlerin sonuçlarının ne olacağı şimdiden tartışılmaya başlandı. Ancak ABD’liler, Trump’ın iktidarının sonuçlarının ne olacağından daha çok, bir süre daha seçimlere kadar ne tür kriz ve şokların yaşanabileceğine odaklanmış durumda.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.