enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
18:08 Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Göktaş, “Güçlü Medya, Bilinçli Toplum Zirvesi”nde konuştu…
17:43 Erdoğan: Kameraları bantlamak bizim kitabımızda yazmaz…
13:41 Bakan Kurum’dan Arnavutköy’deki TOKİ konutlarına ilişkin açıklama
13:19 Türkiye’den ve Dünya’dan kısa kısa ‘Satır Başı’ haberler!
12:33 XI. Uluslararası Urla Enginar Festivali ve I. Uluslararası Urla Sürdürülebilir Gastronomi ve Tarım Konferansı Başarıyla Gerçekleşti…
11:05 DoktorTakvimi, bir kez daha Türkiye’nin En İyi İşverenleri arasında
10:39 Doğal afetlerden kaynaklanan ekonomik kayıplar ilk çeyrekte 83 milyar dolara ulaştı
09:23 Uluslararası İstanbul Anne, Bebek, Çocuk Fuarı ‘CBME’ Türkiye’nin Yeni Odak Grupları Belli Oldu!
09:22 RTÜK) Başkanı Şahin, “sokak röportajları” toplumda ayrışmaya, manipülasyona ve yanlış bilgilendirmeye yol açıyor…
09:00 Terör ve İstihbarat!…
08:54 ROKETSAN, Türkiye’nin 2024’te savunma sanayisinde 7 milyar doların üzerinde ihracat gerçekleştirdi…
08:40 Yer Bilimci Prof. Dr. Feyzi Bingöl’den Marmara Depremi Uyarısı: “Tek Parça Kırılırsa 7’nin Üzerinde Olabilir”…
08:31 Vücudun temel yapı taşlarından biri olan D vitamininin eksikliği sağlık sorunlarına neden olabilir…
08:25 Dostluk Maskesi Altında İhanet: Türkiye’ye Yönelik Planların Derin Analizi
07:20 Marmara Denizi açıklarında meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki deprem, Kayseri’de uçuş sayısını 20’ye kadar düşürdü!
23:47 Bakan Ali Yerlikaya’dan Özgür Özel’e ‘bant’ tepkisi
23:28 Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Kut’ül Amare Zaferi mesajı
23:13 Türkiye-İtalya arasında, ticaret, sanayi yatırımları, uzay, kültür, spor, sosyal hizmetler, arşiv, ulaştırma ve savunma sanayi alanında 11 anlaşma imzalandı….
22:51 Eğitim faaliyeti sırasında kaza: 1 asker şehit
22:39 İstanbul’da 2 bin 928 az hasarlı bina tespit edildi
TÜMÜNÜ GÖSTER →

İnanca Saldırı

İnanca Saldırı
A+
A-

Baskıcı ve dışlayıcı laiklik uygulamaları başta olmak üzere birçok alanda normalleşme yaşandı. Demokratikleşme dalgalarıyla siyasi alan normalleştirildi. Normalleşme süreçleri, direnç siyasetleri ile etkisiz hale getirilmeye çalışıldı. İktidara toplumsal desteğin her seçim döneminde artması, katı laikçi muhalefet odaklarını da görünürde normalleşmeye zorladı.

Nebi Miş | Yazar | Kriter Dergi

Doç. Dr. Nebi MİŞ & SETA Genel Koordinatörü ve Siyaset Araştırmaları Direktörü

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 7. Din Şûrası’nın açılışında çok önemli açıklamalar yaptı. Küresel dijital hareketin inançları ve özellikle İslam’ı hedef aldığından hareketle, yeni bir “inanca saldırı dalgası” ile neyin amaçlandığını anlattı.

Bu küresel dalganın, kökü mazide olan içerdeki yansımaları ile ilgili de önemli mesajlar verdi. Son günlerde 28 Şubat döneminde üretilmiş senaryolar ve psikolojik harp taktiklerinin bir benzeri yeniden güncellenerek devreye sokulmaya çalışılıyor.

Erdoğan konuşmasında; filmler, diziler ve televizyon programlarının dini değerleri, dindarları yeniden hedef haline getirdiğinden bahisle, “2024 Türkiye’sinde 28 Şubat’ı hortlatmaya çalışanlara göz yummayız. Böyle bir atmosferin oluşmasına asla fırsat vermeyiz” dedi. Mukaddesata yönelik saldırıları ise “milli güvenlik sorunu” olarak nitelendirdi.

22 yıllık AK Parti iktidarında katı, baskıcı ve dışlayıcı laiklik uygulamaları başta olmak üzere birçok alanda normalleşme yaşandı. Demokratikleşme dalgalarıyla siyasi alan normalleştirildi. Normalleşme süreçleri, direnç siyasetleri ile etkisiz hale getirilmeye çalışıldı. İktidara toplumsal desteğin her seçim döneminde artması, katı laikçi muhalefet odaklarını da görünürde normalleşmeye zorladı.

CHP’nin geçmişte öncülük ettiği katı, yasakçı ve baskıcı laikçi yaklaşımın toplumun geniş muhafazakâr kesimleri tarafından sorunlu görülmesi, parti yönetimlerini de bu konularda konjonktürel arayışlara itti.

Helalleşme üst başlığında bir söylem seti devreye sokuldu. Zaman zaman geçmişte savundukları politikaların yanlışlığı mahcup bir siyasi dil ile ifade edildi.

Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin gerektirdiği yüzde elli oy oranına ulaşma zorunluluğu taktiksel olarak devreye sokulan siyasetin sürdürülmesini mümkün kıldı. Sağ partilerle kurulan ittifaklarla ve geçmişte AK Parti’ye destek veren ama sonradan muhalefete yanaşan eklektik gazeteci ve akademisyenlerle bu taktiksel duruş tahkim edilmeye çalışıldı.

Siyasetin üst kademesinde planlanan ve seçimlere yönelik işlevsel hale getirilen bu duruşa bir süreliğine de olsa, katı laikçi çevreler suskunlukla karşılık verdiler. En azından seçimlerin kazanılması için bu suskunluğun gerekli olduğunu düşündüler.

Ancak bu çevrelerin mütedeyyin muhafazakâr kesimlere yönelik sorunlu bakış açılarında hiçbir değişiklik yoktu. 2023 seçimlerinin ardından içlerinde tuttukları öfkeyi hızla açığa çıkardılar. 2024 yerel seçimlerinde muhalefetin seçimlerden önde çıkması, bu çevreleri daha da cesaretlendirdi.

Diyanet İşleri Başkanı’nın ya da cuma hutbelerinde hocaların dinin hükümlerini hatırlatması bile sorun olarak tartışıldı. Dinin hükümlerinin hatırlatılmasından rahatsızlık duyan çevreler, nefret söylemine varan hakaretleri kamusal alanda siyasal pozisyon üretmenin yeni aracı olarak gördüler.

Din adamı görünümündeki kişilerin şova varan anlatımları, sorunlu açıklamaları, sosyal medyada güya dindar görünümlü anonim hesapların tezviratları tüm dindarlara yüklendi. Dindarlara saldırmanın, aşağılamanın, hakaret etmenin gerekçesi olarak bu tür paylaşımlar araçsallaştırıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasında meselenin bu yönü ile ilgili gözden kaçmaması gereken önemli bir husus daha vardı: “Din adamlığıyla şovmenlik aynı kisvede bulunamaz. Şöhret hastalığı, samimiyetin ortadan kalkmasına neden olur. Bunun vebali ağırdır. Topluma örnek olması gereken kişilerin samimiyetten uzaklaşması hem de iki cihanda hesabı verilemez ağır bir vebaldir.”

Mütedeyyin ve muhafazakârları hedef haline getiren saldırılara karşı herkesin dikkatli olması gerekir. Geçmişten ders çıkarmak önemli. CHP yönetimine bu konuda önemli bir sorumluluk düşüyor. Meseleye kendi tabanında belirli kesimin konsolide olacağı bakış açısıyla yaklaşmamalı. Böyle bir yaklaşımın ne ülkeye ne de CHP’ye bir faydası olmadı. Bu dönemde ise hiç olmaz.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.