enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
13:46 Kriz Beklentisine Mahkum Olmak
11:24 4. Ölüm Yılında, Şair, Yazar, Düşünür Sezai Karakoç
07:21 Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy, “Türkiye’nin dünya çapında bir turizm markası”
00:56 Sındırgı’da 22 bin 600 binada inceleme yapıldı…
00:53 KKTC Cumhurbaşkanı Tufan Erhürman, “İlk ziyaretimi Türkiye’ye yapmaktan son derece memnunum”
00:47 CSO Ada Ankara’dan bu hafta müzikseverlere unutulmaz konserler, çeşitli etkinlikler…
00:41 SPD Başkanı Yıldız: Kuraklık yerleşiyor. Su Yönetiminde radikal bir değişim şart.
00:40 Rumların Gerçek Niyeti Ortaya Çıkıyor
00:23 Washington’un yeni hamlesi, Moskova’nın soğukkanlılığı…
00:23 İmamoğlu iddianamesinde yer alan telefon notundan dikkat çeken detaylar çıktı
00:04 Site yönetim firmaları yakında denetimine tabii tutulacak…
07:39 Meme kanserinde erken tanı…
07:37 Almanya’da Yılın Doktoru seçilen Ebru Yıldız kimdir?
07:27 Laleler ülkesinin büyük umudu olan eşcinsel Rob JETTEN ve partisi D66’nın yeni yüzü…
07:24 Rusya, Ukrayna saldırısının ardından Novorossiysk’ten petrol ihracatını geçici olarak askıya aldı
07:16 Yorum: Trump Şara’yı Washington’da Ağırladı: Türkiye Masada
07:14 Gazeteci İlhan Karaçay yazdı: Hollanda’da başarılı olan 3. ve 4. nesil göçmen kökenliler. Torunum Esra, Fadime Örgü ve Günay Uslu’nun başarıları…
00:14 Avrupa’dan Mektup Var!…
21:38 Erdoğan: 350 bininci yuvamızı teslim etmenin gururunu yaşıyoruz
00:48 Kitap: 1944 Ahıska Sürgünü: Son Tanıklar
TÜMÜNÜ GÖSTER →

İklim değişikliği ile küresel mücadelenin zorlukları

İklim değişikliği ile küresel mücadelenin zorlukları
A+
A-

Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı’nın 28’incisi,geçtiğimiz günlerde Dubai’de gerçekleşti. Konferansa küresel liderlerin ve büyük şirketlerin giderek artan ilgisi sevindirici olsa da dünyanın iklim değişikliği ile mücadeledeki mevcut hızının yeterli olmadığı ortada.

Aşılama hızı küresel ekonomi için de hayati önem taşıyor - Son Dakika Haberleri

Prof. Dr. Nurullah GÜR & İstanbul Medipol Üniversitesi Dekan Yardımcısı

İklim değişikliğinin çevre üzerindeki yıkıcı etkilerini; artan orman yangınları, rekor kıran sıcaklıklar, yaygınlaşan seller ve hissedilmesi gittikçe zorlaşan mevsim geçişlerinden görmek mümkün. İklim değişikliğinin etkisi sadece çevresel felaketlerle sınırlı kalmayacak. İnsanoğlunun çevreye verdiği zararlar, dönüp dolaşıp ekonomileri de olumsuz etkiyor. Bu olumsuz etkilerin potansiyel maliyetlerine yönelik neredeyse her ay yeni bir çalışma ortaya konuyor. S&P Global tarafından yayınlanan raporda, 2050 yılına kadar küresel ısınma 2 derecenin çok altında kalmadığı ve ülkelerin sürece adaptasyon sağlayamadığı durumda, küresel GSYH’nin yılda ortalama yüzde 4.4’lük kayıp yaşayacağı tahmin ediliyor.

KORUMACI POLİTİKA ARACI

Gelişmiş ülkeler, sahip oldukları finansal kaynaklar ve gelişmiş teknolojileriyle kendi sınırlarında bir şekilde bu sorunu çözmeye çalışıyor. Ancak, hiçbir ülkenin iklim değişikliği sorununu tek başına çözmesi mümkün değil. En geniş kapsamda küresel koordinasyona ihtiyaç var. Ama bu işbirliğini ve eş güdümü sağlamaya dönük girişimler oldukça yetersiz.

Koordinasyon şöyle dursun, bazı gelişmiş ülkeler, yeşil ekonomiye geçişi uluslararası rekabet güçlerini sağlamlaştırmak için bir korumacı politika aracı olarak kullanmanın hesabını bile yapabiliyor. Az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin kendi kaynakları ve kapasiteleri, iklim değişikliği ile mücadele etmeye yeterli değil. Küresel Güney olarak tabir edilen bu ülkelerin iklim değişikliği ile mücadeleye yatırım yapmak üzere yılda en az 1 trilyon dolara ihtiyaçları olduğu tahmin ediliyor. Bu finansmanın sağlanabilmesi için gelişmiş ülkelerin desteği şart.

GELİŞMİŞ ÜLKELERDEN BAŞLAMALI

Gelişmiş ülkeler, Sanayi Devrimi’nden günümüze önce kendi ülkelerinde uyguladıkları fosil yakıtlara dayalı üretim teknikleriyle ve sömürgesi altındaki ülkelerin madenlerini ve ormanlarını talan ederek çevreyi kirletti. Sonra da kirli fabrikalarını Küresel Güney’e taşıyarak çevre sorunlarını tüm dünyaya yaydılar. İş, yeşil ekonomiye geçişin maliyetini adil biçimde paylaşmaya geldiğinde ise yan çiziyorlar.

Gelişmiş ülkeler bu süreçte adil ve samimi bir tutum sergilemedikleri müddetçe, iklim değişikliği ile gerçek anlamda savaşmak mümkün değil. Sanayi Devrimi’nden günümüze hangi ülkenin çevreye ne kadar zarar verdiği bilimsel çalışmalarla tespit edilebilir noktada. Her ülkenin geçmişten taşıdığı sorumluluk kadar küresel ölçekte yapılacak yeşil ekonomiye geçiş yatırımlarına finansal kaynak ayırması gerekiyor. BM eski Genel Sekreteri Ban Ki-moon, geçtiğimiz günlerde yayınladığı bir yazıda, Küresel Güney’in yeşil yatırımlarını finanse etmek için iklim değişikliğinde sorumluluğu olan petrol üreticisi ülkelerin ellerini ceplerine atmasını önermiş. Petrol üreticilerinin de günahı büyük. Ama işe oradan değil, gelişmiş ülkelerden başlamak lazım.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.