(İBB) yönelik yolsuzluk soruşturmasında itirafçı olan Umut Şenol, Beylikdüzü’nden beri işleyen bir “sistem” bulunduğunu iddia etti.

* İstanbul Büyükşehir Belediyesine (İBB) yönelik yolsuzluk soruşturmasında etkin pişmanlık hükümleri kapsamında ifade verdikten sonra tahliye edilen Umut Şenol, İBB’de gayriresmi hiyerarşik yapıdaki şüpheliler Murat Ongun ve Fatih Keleş ile Beylikdüzü’nden beri işleyen bir “sistem” bulunduğunu iddia etti.

* Detayı bültenimizde!…

TÜHA / TÜRKUAZ İnternational News Agency

İSTANBUL, 28 HAZİRAN 2025 – İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının, tutuklanarak İBB Başkanlığı görevinden uzaklaştırılan Ekrem İmamoğlu’nun da aralarında bulunduğu zanlılar hakkında “suç örgütü yöneticisi olmak”, “suç örgütüne üye olmak”, “irtikap”, “rüşvet”, “nitelikli dolandırıcılık”, “kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek” ve “ihaleye fesat karıştırmak” suçlarından yürüttüğü yolsuzluk soruşturması devam ediyor.

Soruşturmada etkin pişmanlık hükümleri kapsamında ifade veren tutuklu şüpheli eski CHP  Şişli Belediye Meclis Üyesi Umut Şenol’un tahliyesine karar verildi.

Şenol, 3 Haziran’da savcılığa verdiği ifadede, 2016’da Amerikalılardan bir şirket satın aldığını, şirketin ismini “Core Medya” olarak değiştirerek açık hava reklam sektöründe faaliyet göstermeye başladığını söyledi.

Şirketi aldıktan birkaç ay sonra yüzde 27’sini N.K’ye, yüzde 27’sini O**** grubuna, yüzde 26’sını da İ.K. isimli kişiye sattığını ifade eden Şenol, bu şirkette yüzde 20 hissesi olduğunu kaydetti.

Şenol, şirketin 2008’den 2019’a kadar metrobüs durak ve raketlerine ilişkin İBB’den alınan reklam alanlarına ait sözleşmesi olduğunu, kendisi satın aldıktan sonra da bu sözleşmenin sürdüğünü belirtti.

Şüpheli Şenol, ifadesine şöyle devam etti:

“2012’de de Avcılar’dan Beylikdüzü’ne olan kısım için Kültür AŞ ile imzalanan ve 2022’de sona erecek ayrı bir sözleşme daha mevcuttu. 2019’un temmuzunda ‘Urbanmedia’ isimli şirketin ortağı olan Hüseyin Seçkin beni arayarak, metrobüs hatlarındaki bu reklam alanlarını kendisine devretmem gerektiğini söyledi. Bunun üzerine kendisiyle buluştuk. Bana, ‘Urbanmedia’daki gizli ortağım Fatih Keleş’tir. O yüzden burayı bize devretmek zorundasın, git derdini Fatih Keleş’e anlat. O zaman Fatih Keleş’in kim olduğunu anlarsın’ dedi. Bunun üzerine Fatih Keleş ve ben de meclis üyesi olduğumuzdan dolayı İBB’de buluştuk. Durumu kendisine söylediğimde bana ‘Burayı Urbanmedia’ya vereceksin’ minvalinde konuştu.”

“Beylikdüzü’nden beri işleyen sistem” iddiası

Bu durum üzerine eski Kültür AŞ Genel Müdürü Serdal Taşkın (şüpheli) ile konuşmaya gittiğini, neden böyle bir muameleyle karşılaştığını sorduğunda, Taşkın’ın konuyu İmamoğlu’nun bildiğini, burayı Urbanmedia’ya devretmesi gerektiğini, Beylikdüzü döneminden bu yana işleyen sistemin böyle bir karar aldığını söylediğini anlatan Şenol, durumu istişare ettiği Core Medya’daki ortaklarının kendisine İBB ile çekişmeye girmelerinin iyi olmayacağını, geri adım atmalarında fayda olduğunu belirttiklerini aktardı.

Şenol, Söğütlüçeşme ile Avcılar arasını kapsayan kısım için İBB’nin ihaleye çıktığını, Kültür AŞ’nin söz konusu ihaleyi davet usulü direkt Urbanmedia’ya verdiğini kaydederek, “Bu reklam alanının İBB tarafından Kültür AŞ’ye ihale edilmesinin nedeni, Urbanmedia’nın İBB’nin yapacağı ihalede yeterlilik şartlarını taşımayacağından dolayı yani işin Urbanmedia’ya verilmesi adına planlanan bir formüldür. Kültür AŞ tarafından yapılan bu davet sürecinde Taşkın’ın Kültür AŞ’deki ofisine gittim. Yetkilisi olduğum Core Medya’nın da davet edilmesini isteyip, Urbanmedia’nın verdiği kira bedelinin yıllık 500 bin dolar fazlasını vereceğimi söylememe rağmen Serdal Taşkın bana, ‘Umut, sen konuyu anlamıyorsun, burası O*** TV’nin finansmanında kullanılacak. O nedenle burayı Core Medya’nın alma ihtimali yok’ dedi.” ifadelerini kullandı.

Taşkın’la yaptığı görüşme sonrası Medya AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ongun’u aradığını, kendisine, “Ben de İBB Meclis üyesiyim. Neden bu yerleri benden alıyorsunuz ve yeni iş için neden beni davet etmiyorsunuz?” diye sorduğunu anlatan Şenol, “Murat Ongun bana, ‘Serdal Taşkın sana doğru söylemiş, bu sistemin kararıdır. Sen de buna uyacaksın’ dedi. Murat Ongun’a aynı görüşmede bana bu yapılanlardan Ekrem İmamoğlu’nun haberi olup olmadığını sorduğumda bana, ‘Bilgisi var’ dedi. Böylece biz, İstanbul’un omurgası olarak geçen, şirketin de en değerli kontratı olan metrobüs reklam alanlarından istemeyerek bu şekilde çıkarılıp mağdur edildik.” diye konuştu.

“Reklam konularıyla ilgili İBB bünyesinde gayriresmi hiyerarşik bir yapı olduğunu tespit ettim”

Şüpheli Şenol, savcılıktaki ifadesine şöyle devam etti:

“Bu süreçte reklam konularıyla ilgili İBB bünyesinde gayriresmi hiyerarşik bir yapı olduğunu tespit ettim. Şöyle ki, 2020-2022 arasında Açık Hava Reklamcılar Vakfı Başkan Yardımcısı olarak görev yaptım. 2020-2021’de yani pandemi döneminde açık hava reklam sektörünün ekonomik olarak olumsuz etkilenmesi neticesinde kiraların düşürülmesi için İBB Reklam Dairesi Başkanı Kağan Sürmegöz’le (tutuklu-şüpheli) görüşmek üzere İBB binasına gittim. Kiralarda indirim talep ettiğimizi ilettiğimde kendisi bana direkt Murat Ongun’u aramam gerektiğini söyledi. Halbuki beni bağlı bulunduğu genel sekreter yardımcısına yönlendirmesi gerekirdi. O dönem Murat Ongun’un bu sektörde herhangi bir resmi görevi bulunmamaktaydı. Konuyla ilgili Murat Ongun’la görüştüğümde, şirketlerin ayrı ayrı gelip kira indirimiyle ilgili kendisiyle görüşmelerini istedi. Ben de vakıf başkan yardımcısı ve aynı zamanda İBB Meclis üyesi olduğumdan dolayı Tevfik Göksu ve AK Parti grubunun da desteğiyle oy birliğiyle kiralardaki indirim konusunda Meclis kararı çıkarıldı. Dolayısıyla konu benim sayemde Murat Ongun’un takdirinden çıkarılmış oldu.”

Salgın döneminde A** Holding’in ortağı K.K’nin kendisini arayarak, Anadolu Yakası’nda bir taş ocağı olduğunu, burayı hafriyat sahası olarak belediyeye verip rehabilite ettirmek, akabinde de buraya golf sahası yapmak istediğini belirttiğini aktaran Şenol, o dönem İBB Meclis üyesi olan Resul Emrah Şahan’a konuyu anlattığında, kendisine doğrudan Fatih Keleş ile görüşmesi gerektiğini söylediğini kaydetti.

Şenol, Ekim 2023’te aynı dönem görev yaptığı bir kulübün yöneticisi olan E.T’nin kendisinin Şişli Belediye Başkan aday adayı olduğunu bildiğini, Beylerbeyi’ndeki bir restoranda kendisini Yakup Öner’le (İBB harita mühendisi-şüpheli) tanıştırdığını, Öner’in bu süreçte önemli katkı sağlayabileceğini anlattığını belirterek, “Sahibi olduğu bu restoranın resterasyon sürecinde Yakup Öner’in kendisine Boğaziçi imar konularında danışmanlık verdiğini belirtti. Bu örnekler, bu gayriresmi hiyerarşik yapının mevcut olduğuna dair göstergelerdir.” dedi.

Bu ifadelerine ek olarak Şenol, 19 Haziran’da yeniden savcılığa ifade vermek istediğini belirtti.

Şenol, ek ifadesinde, Reklam Daire Başkanlığının bağlı olduğu İBB Genel Sekreter Yardımcısı Buğra Gökçe ile bir konuşmasında, reklam alanlarıyla alakalı sorunlar hakkında randevu alıp görüştüğü Ekrem İmamoğlu’nun kendisine olumsuz cevap verdiğini ilettiğini, bunun üzerine Gökçe’nin, İmamoğlu’nun bu alanı tamamen Ongun’un himayesine bıraktığını ve ondan başkasının müdahale edemediğini söylediğini dile getirdi.

Dosyanın şüphelilerinden Serkan Öztürk’ü tanıdığını, Öztürk’ün, Beyoğlu Belediye Başkanı İnan Güney’in yakın arkadaşı olduğunu ifade eden Şenol, “Serkan Öztürk, CHP’nin ilçe belediyelerinden ihale alır ve bu ihalelerin alt yüklenici olarak yüzde 90’ını İlbak’ların şirketlerine devreder. Ben hem ilk ifademde hem de bu ifademde bildiklerimi samimi şekilde açık ve net anlattım. Etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istiyorum. Bu aşamada serbest bırakılmamı talep ediyorum.” diye konuştu.