Fransa’da Seçim Tartışmasına “Göç ve İslam” Damgası

TÜHA HABER / 2022 Nisan ayında yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimlerine 7 ay kala Fransa siyasetinin iki tartışmacı ismi, radikal sol lider Jean Luc Mélenchon ile İslam ve göçmen karşıtı söylemleri sayesinde oylarını arttıran aşırı sağcı Eric Zemmour’un katıldığı tartışma programı, “ideolojik atışmaya” dönüştü. 

(TÜHA) Türkuaz Uluslararası Haber Ajansı Avrupa Temsilcisi Tuba Nur TÜRKELİ’nin (VOA)’ye dayandırdığı Arzu Çakır‘ın haberine göre, tamamen karşıt iki ayrı görüşün en önemli temsilcilerinin katıldığı tartışma programı, Fransa’da son yıllarda yaşanan toplumsal kırılmayı da gözler önüne serdi. Fransızlar’ı ekrana kilitleyen tartışmayı, geç saatlere kadar sürmesine rağmen yaklaşık 4 milyon kişi izledi.

Fransa’da seçim kampanyaları resmen başlamasa da anketlerde pek çok adayı sollayarak yüzde 10’un üzerinde oy toplayacağı tahmin edilen yazar Zemmour ile Fransız siyasetinin tecrübeli ismi Mélenchon arasındaki tartışmaya, “İslam ve göç” konularındaki sert çatışma damgasını vurdu.

Tartışmaya sert bir üslupla başlayan radikal sol görüşlü siyasetçi Mélenchon, “Fransa, tarihinin en zor sosyal ve ekonomik krizlerden geçiyor. Önümüzde iklim gibi devasa bir sorun da var. Siz de bu iki önemli konu dururken, kafanızı Müslümanlar’ı ülkeden atmaya takmışsınız. Bay Zemmour, siz ırkçılıktan yargılandınız. Tescilli bir ırkçısınız. Bu bodur vizyonunuzla Fransa için bir tehlikesiniz. Ama size geçit vermeyecek insanların sayısı çok. Müslümanları kovamayacaksınız. Onları dinleri ve ülkeleri Fransa arasında seçim yapmaya zorlayamayacaksınız” dedi.

Eric Zemmour ise Mélenchon’a, “İslam, cumhuriyetle bağdaşan bir din değildir. İslam siyasi bir dindir. İnananların iç dünyasıyla değil, toplumsal ve siyasi normlarla ilgilenir. İslam, medeni kanunla yarışan, Fransa ile bağdaşmayan bir dindir” karşılığını verdi.

Zemmour, Müslüman göçmenlerin yoğun olduğu banliyölerde suç oranlarının artmasının bir tesadüf olmadığını öne sürerek, “Bana göre artan suç ortamı, adi suç kapsamında değil, bir cihattır. Bize karşı yürütülen bir medeniyet savaşıdır, bir yağma savaşıdır, bir tecavüz savaşıdır, bir cinayet savaşıdır” diye konuştu. Mélenchon ise Zemmour’a, “Artan suç oranı yoksulluk yüzündendir. Pandemi kriziyle bu durum daha da ciddi bir hal aldı. Fransa zengin bir ülke ama insanları yoksul. Asıl sorunu burada aramak lazım” diye konuştu.

Zemmour ile Mélenchon arasında geçen bir diyalog, Fransız toplumundaki kırılmayı yansıtır nitelikteydi.

Mélenchon: Böyle konuşmaktan utanmıyor musunuz? Her sorunun arkasında göçmenler ve Müslümanlar var. Her sorunu getirip bozuk bir plak gibi oraya bağlıyorsunuz.

Zemmour: Hayır, hiç utanmıyorum. İslam siyasi bir dindir. İnananların iç dünyasıyla değil, toplumsal ve siyasi normlarla ilgilenir. İslam, Fransa ile bağdaşmayan bir dindir.

Mélenchon: Biliyor musunuz, “Zemmouristan” diye bir yer var. Kadınların aşağılandığı, idam cezasının uygulandığı, eşcinsellerin cezalandırıldığı bir ülke zaten var. Suudi Arabistan. Oraya gidin çok mutlu olursunuz.

Zemmour: Başka bir yer daha var, Fransa’nın banliyöleri. Siz Arabistan’ı değil tam olarak banliyöleri tarif ediyorsunuz. Ve görmüyormuş gibi yapıyorsunuz. Mélenchon gibi Fransız elitleri 40 yıldır, Hristiyan kültürüne düşman Arap-Müslüman medeniyetinden milyonlarca göçmenin ülkemize gelmesine izin vermek gibi çılgın bir suç işledi. Fransızlar kendilerini sömürge gibi hissediyorlar. Ve varoluşsal bir yok olma korkusuna sahipler.

Mélenchon: Sizin tanımladığınız Fransa hiç olmadı. Bu insanlar Fransız. Siz şimdi onlara Muhammed isminin verilmesinin yasaklanmasını istiyorsunuz. Size ne, hangi ismi verirlerse versinler! Fransız ismi diye bir şey mi var? Fransız ismi, Fransızlar’ın çocuklarına verdiği isimdir. O kadar!

Zemmour: Benim büyükbabam da Fransa’ya gelince ismini değiştirdi ve Justin adını aldı. İşte bu Fransız asimilasyonudur. Ama siz bunu redediyorsunuz.

Mélenchon: Size katılmıyorum ve şunu söylemek istiyorum. İnsanlar, ailesel gelenekleri doğrultusunda bu ismi veriyorlar. Mesela büyükbabanın adı Muhammed, oğluna da babasının adını vermek istiyor.

Çocuğuna bir Peygamber’in adını vermekten utanılacak hiçbir şey yok. David ismi ya da İsa’nın annesi Marie ismini binlerce aile çocuklarına veriyor. Size ne, insanlar çocuklarına hangi ismi isterse verir.

Adayların 2050 vizyonu

Gazetecilerin adaylara “Fransa için 2050 vizyonları” sorulduğunda Jean-Luc Mélenchon, ” Eğer bugün önlem almazsak, Camargue, Marais Poitevin, Dunkerque ve Bordeaux, sular altında kalacak. Küresel ısınmaya karşı acil önlem alınması gerekiyor. Toplumsal krize çözüm aranması gerekiyor. Daha adil bir toplum yaratılması gerekiyor” dedi.

Eric Zemmour ise, “Fransa’nın İslamlaşması kesintiye uğramadığı takdirde, Fransız halkının yerini yavaş yavaş başka bir halk alacak. Fransa, toplumun yerini toplulukların aldığı büyük bir Lübnan olacak. Daha fazla yoksulluğun, daha fazla sefaletin, daha fazla şiddetin olacağı bir Lübnan. Mélenchon gezegeni kurtarmak istiyor, ben ise Fransa’yı kurtarmak istiyorum. Aramızdaki fark bu” diye konuştu.

Zemmour anketlerde yükseliyor

Aşırı sağcı aday Zemmour henüz resmen adaylığını açıklamadı ancak, tüm anketler aday olması durumunda, Marine Le Pen ile merkez sağ oyların bir bölümünü alacak olan Zemmour’un yüzde 10’un üzerine çıktığını gösteriyor. Zemmour’un aday olması durumunda, Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile yüzde 24 civarında dirsek dirseğe görünen Marine Le Pen’in oyları yüzde 19’a geriliyor. Zemmour ile tartışan sol lider Mélenchon’un oy oranı ise son anketlerde yüzde 10’un altında seyrediyor.

[TÜHA Haber Ajansı, 25 Eylül 2021]