Etiyopya – Somali Müzakereleri ve Ankara Bildirisi
Etiyopya Başbakanı Abiy Ahmed, 2023 yılının sonlarına doğru Etiyopyalı milletvekillerine hitaben yaptığı televizyon konuşmasında, 2030 yılına kadar 150 milyona ulaşacağı öngörülen nüfusun, coğrafi bir hapishanede yaşayamayacağını ve limana erişimin Etiyopya için varoluşsal bir mesele olduğunu ifade etmiştir….
TÜHA / TÜRKUAZ İnternational News Agency
Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi (TASAM) yazarı Ufuk TEPEBAŞ, “Etiyopya – Somali Müzakereleri ve Ankara Bildirisi” başlıklı yazısını TÜHA Haber‘e değerlendirdi.
(TASAM) yazarı Ufuk TEPEBAŞ, büyük oranda Cibuti limanına bağımlı olan Etiyopya’nın, 1 Ocak 2024 tarihinde uluslararası alanda tanınma arayışındaki Somaliland ile mutabakat zaptı imzaladığını belirterek, söz konusu mutabakat zaptının, Somaliland’ın bağımsız egemen bir ulus olarak tanınması karşılığında Etiyopya’ya bir deniz üssü ve denize erişim fırsatı sağlamayı amaçladığına vurgu yaptı.
Anlaşmayı, toprak bütünlüğüne bir tehdit olarak değerlendiren Somali’nin ise 7 Ocak 2024’te bu anlaşmayı iptal eden bir yasa çıkardığını hatırlatan Ufuk TEPEBAŞ, “Etiyopya – Somali hattında gerginleşen ilişkilerin ardından iki ülke ile yakın ilişkileri bulunan Türkiye’nin arabuluculuğunda temmuz ve ağustos aylarında Ankara’da gerçekleştirilen müzakerelerden sonuç elde edilemezken, 11 Aralık 2024 tarihli üçüncü turda ise taraflar arasında iş birliği konusunda mutabakata varılmıştır” dedi.
(TASAM) yazarı Ufuk TEPEBAŞ, Ankara Bildirisi’nde, Somali Federal Cumhuriyeti’nin toprak bütünlüğüne saygı gösterilmesine ve Etiyopya’nın denize erişiminden sağlanabilecek çeşitli potansiyel yararlara atıfta bulunulduğunu ifade ederek, Tarafların, Türkiye’nin kolaylaştırıcılığında en geç Şubat 2025 sonuna kadar iyi niyetle teknik müzakerelere başlama ve dört ay içinde sonuçlandırıp imzalama taahhüdünde bulunduklarını açıkladı.
“Ankara Bildirisi, 2024 yılına büyük bir krizle başlayan Etiyopya – Somali ilişkilerindeki tansiyonu düşürmeye ve diplomatik gerginliği azaltmaya yönelik yapıcı bir adım olmuştur” diyen Ufuk TEPEBAŞ, “Ancak iki ülke arasındaki ilişkilerin hassas dengeler üzerinde bulunduğu da bir gerçektir” dedi.
TEPEBAŞ, “Somali Dışişleri ve Uluslararası İşbirliği Bakanı Ali Ömer’in liderliğindeki bir heyetin, Ankara Bildirisi’nde belirtilen taahhütleri güçlendirmek amacıyla Addis Ababa’ya hareket ettiği tarih olan 23 Aralık’ta Somali’nin Gedo bölgesindeki Doolow kasabasında Etiyopya güçleri tarafından gerçekleştirildiği iddia edilen saldırılar, bu gerçeği teyit etmiştir” şeklinde konuştu.
Somali’nin, açık bir saldırganlık eylemi olarak nitelendirdiği saldırıların, Ankara Bildirisi’nin ihlali olarak nitelendirdiğini ve kınama mesajı yayımlandığını belirten (TASAM) yazarı Ufuk TEPEBAŞ, Etiyopya Dışişleri Bakanlığı’nın ise 24 Aralık’ta yayımlamış olduğu basın açıklamasında, olayı, iki ülke arasındaki ilişkilerin normalleşmesini rayından çıkarmayı ve Afrika Boynuzu’nu istikrarsızlaştırmayı amaçlayan bir girişim şeklinde yorumlandığını hatırlattı.
TEPEBAŞ, Dışişleri Bakanları düzeyinde yapılan görüşmelerin ardından ise tarafların, bu konuya atıfta bulunmadığını ve iş birliğini derinleştirmek için Ankara Bildirisi’ni uygulama taahhüdünü yinelediklerini belirtti.
Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi (TASAM) yazarı Ufuk TEPEBAŞ, “Etiyopya – Somali Müzakereleri ve Ankara Bildirisi” başlıklı yazının son bçlümünü şöyle noktaladı:
“Yeni yıldaki müzakerelerde karşılıklı kazanımlara dayalı bir iş birliği modelinin geliştirilmesi, her iki ülke açısından büyük taşımaktadır. Öte yandan, Afrika Boynuzu’ndaki hassas dengeler, süregelen sorunlar ve dış güçlerin de dâhil oldukları kamplaşmalar ise Etiyopya ile Somali arasında iş birliğinin kolay olmayacağını göstermektedir”.