CHP kurultay davası: Kılıçdaroğlu geri mi dönüyor?

* Detayı bültenimizde!…

UHA/ İnternational News Agency

ANKARA,  27 Haziran 2025 – TÜHA Haber’in DW’ye dayandırdığı haberinde, Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) 4-5 Kasım 2023’te yapılan 38. Olağan Kurultayı’nın iptali talebiyle açılan dava Türk siyasetinin önemli gündem maddelerinden biri olmaya devam ediyor. Ancak duruşma günü olan 30 Haziran’da karar çıkmasına yüksek ihtimal verilmiyor.

Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde 30 Haziran’daki duruşmada bir karar çıkıp çıkmayacağı konusunda kesin bir bilgi bulunmamakla birlikte, davanın hassasiyeti ve süreçteki teknik nedenlerle Temmuz’a ertelenme ihtimali ağırlık kazanıyor.

CHP yönetimi bu davanın “sonuç odaklı değil, süreç odaklı” olduğu görüşünü sürdürürken, iktidarın CHP’yi daha çok tartıştırmak için süreci uzatmak isteyebileceğine dikkat çekiyor. CHP yönetiminin kurultaya dair “hukuken ve siyaseten aleyhte bir karar çıkmayacağı” beklentisi de bulunuyor.

Davada kurultay için “mutlak butlan” (yok hükmünde) ilanı durumunda 4-5 Kasım 2023 öncesine dönülmesi ve seçimi kaybeden eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun yargı eliyle partinin başına getirilmesi söz konusu.

Kılıçdaroğlu: Kayyum gelse daha mı iyi olur?

Peki Kılıçdaoğlu ne yapacak?

31 Mart yerel seçimlerinden birinci çıkan CHP’nin tarihindeki en önemli dönemeçlerinden birini yaşadığı bu yargı sürecinde en çok yıpratan unsurların başında Kılıçdaroğlu’nun tutumu geliyor.

Kurultayda Genel Başkan Özgül Özel’e karşı kaybetmesinin ardından bu yenilgi üzerine kendisine Ankara’da ofis tutan Kılıçdaroğlu’nun “mutlak butlan” ihtimaline karşı partisini ve yönetimini korumayan bir tavır içinde olması tepkiyle karşılanıyor.

Kılıçdaroğlu, Sözcü’de yayınlanan açıklamasında Kasım 2023’te yapılan kurultayı hükümsüz kılacak bir “mutlak butlan” kararı çıkması durumunda “mahkeme kararını tanımıyorum” denemeyeceğini belirterek “Görevi kabul etmezsem o zaman kayyum riski var. Umarım böyle bir karar çıkmaz. Neden bu kadar korkuyorlar? Kayyum gelse daha mı iyi olur? Kayyuma sebep olsam bu kez bana ’13 yıl partiyi yönettin şimdi de buna izin verdin’ diye tepki gösterirler” dedi.

CHP kurultay süreci ile ilgili haberleriyle dikkat çeken TGRT’ye de benzer bir açıklama yapan Kılıçdaroğlu, “Mahkeme iddiaları iyice inceleyip ortaya delilleri koyacaktır. Yargı kararını tanımıyorum diye bir şey yok. Ben görevi kabul etmesem karar kadük kalır demek anlamsız. Ben kabul etmesem kayyum gelir. Kayyum gelince ne zaman kurultayı toplayacağı belli olmaz. O döneme kadar partiyi kim nasıl yönetecek? CHP kayyuma teslim edilemez. CHP’nin DNA’sı ile oynanıyor. Buna izin veremem, veremeyiz” ifadelerini kullandı.

Kılıçdaroğlu, kurultayın iptali davasında “mağdur” sıfatıyla yer almasına rağmen, 30 Haziran’daki duruşmaya katılmayacağını açıklamıştı. Avukatı Celal Çelik’in açıklamalarına göre ise Kılıçdaroğlu en başından beri “kurultayla ilgili ne soruşturmanın ne de hukuk davasının içinde olurum” derken, kurultay sürecinde herhangi bir usulsüzlüğe tanık olmadığını ve bu nedenle davanın tarafı olmadığını belirttiği de aktarılıyor.

Özel: Görev kabul etmek tarihsel bir hata olur

CHP lideri Özgür Özel ise Cumhuriyet gazetesinin “Kılıçdaroğlu’nun ‘Partiyi kayyuma bırakmam’ sözleri hakkında ne düşünüyorsunuz?” sorusuna net sözlerle yanıt verdi.

“Siyasi Partiler Kanunu’nda kayyum değil, Çağrı Heyeti var. Onda da ‘40 gün içinde seçim yapılır‘ yazıyor. Kayyum dediğiniz yapı partiyi yönetmiyor zaten, seçimleri yapıyor” hatırlatması yapan Özel, Nisan ayında yapılan Olağanüstü Kurultay’da delegelerin iradesini tazelediğini vurguladı. “Sayın Genel Başkan kayyum meselesini yanlış biliyor olabilir ama CHP’yi, kurultayda seçilmemiş kimse yönetemez” diyen Özel, “Ben ‘Tayyip Erdoğan’ın bizi çekmeye çalıştığı çukura düşersek oradan çıkamayız’ dedim… Butlan kararı çıkacak olursa  takınılacak hatalı bir tutum tarihsel olarak vebal doğurur. Butlandan sonra görev kabul etmek tarihsel bir hata olur” ifadelerini kullandı.

Belediye başkanları Kılıçdaroğlu’nu ziyaret etti

Son günlerde dikkat çeken bir diğer gelişme ise Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer ve CHP Parti Meclisi Üyesi Engin Özkoç’tan oluşan bir heyetin Kılıçdaroğlu’nu ziyaret etmesi oldu. Halk TV’den İsmail Saymaz’ın haberine göre bu ziyarette Kılıçdaroğlu’ndan “mutlak butlan” kararına karşı bir açıklama yapması ve Özgür Özel ile görüşmesi talep edildi. Ancak Kılıçdaroğlu’nun bu talepleri reddettiği ve “Böyle bir açıklama yapamam. Umarım, mutlak butlan çıkmaz ama olursa da partimi kayyuma terk edemem. Ben kabul etmesem kayyum gelecek. Kayyuma mı bırakayım?” ifadelerini kullandığı belirtildi. Bu sözler gerek partide gerekse CHP seçmenlerinde geniş yankı uyandırdı.

Bu arada partinin başka bazı üst düzey yetkililerinin de Kılıçdaroğlu’na giderek bu gerginlikte bir orta yol bulmaya, Özel ile Kılıçdaroğlu arasında köprü kurmaya çalıştığı ancak başarılı olamadıkları belirtiliyor. Bu arayışların 30 Haziran’a kadar sürmesi bekleniyor.

“Mutlak butlan” durumunda Kılıçdaroğlu’nun genel merkeze girip giremeyeceği, olağan kurultay sürecini ne zaman başlatacağı ve ne kadar sürdüreceği, partide kendisine karşı olanlara yönelik temizlik yapıp yapmayacağı gibi çok sayıda sorunun ise kesin bir yanıtı bulunmuyor.

Süreçte neler olmuştu?

Belediyelere yönelik yargı kıskacına ve Cumhurbaşkanı adayı ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasına karşı mücadele veren CHP kurultay davasından çıkacak karara kilitlenmiş durumda.

CHP’nin 4-5 Kasım 2023’teki 38. Olağan kurultayında 1200’ü il kongrelerinde belirlenmiş, 168’i ise doğal delege sınıfında yer alan toplam 1368 delegenin 1366’sı oy kullanmıştı.

Genel başkanlık seçiminin ilk turunda İmamoğlu’nun da desteğini alan Özgür Özel, Kılıçdaroğlu’nun 18 oy farkla önünde olmasına rağmen iki aday da toplam delege sayısına göre salt çoğunluğa (684) ulaşamamıştı. Seçim ikinci tura kalmıştı. Özel ilk turda 682 delegenin oyunu alarak salt çoğunluğu sadece 2 oyla kaçırmıştı. İkinci turda ise Özel arayı açarak 812 oy almış, Kılıçdaroğlu ise 536’da kalmıştı.

Kurultay sonrası, eski Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş ve bazı delegeler, “para karşılığı oy kullandırıldığı” ve “usulsüzlük” iddialarıyla kurultayın iptali için Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde dava açmıştı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Ocak 2024’te başlatılan bir soruşturmayla da desteklenen bu yargı sürecinde 26 Mayıs’taki ikinci duruşmada mahkeme tutanağında ilk kez “mutlak butlan” ifadesi yer almıştı.