enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
10:52 Bakan Tunç: ‘Terörsüz Türkiye’ süreci ülkemiz için, milletimizin geleceği için çok önemli bir süreç…
08:59 İHA tehdidi: Türkiye’nin hava savunması hazır mı?
00:47 Mehmet Akif Ersoy soruşturmasındaki soru işaretleri
00:35 Şirketlerden N’Aber!
00:28 Fikret Yüksel Foundation ile Başlayan 27 Yıllık Yolculuk, Fikret Yüksel Eğitim Vakfı ile Türkiye’de Kök Salıyor
00:25 Bakan Tunç: ‘Terörsüz Türkiye’ süreci ülkemiz için, milletimizin geleceği için çok önemli bir süreç…
00:24 AK Parti’nin 60 sayfa ve 15 başlıktan oluşan raporu TBMM Başkanlığı’na teslim edildi…
00:19 Donald Trump 900 milyar dolarlık savunma bütçesini imzaladı
00:17 Almanya’da tüketici güveni sarsıldı
00:13 ASELSAN’dan NATO üyesi ülkeye 410 milyon dolarlık ihracat
00:08 Süre yıl sonu doluyor: Suriye’de Kürtlerle anlaşma olur mu?
00:02 Yunanistan’ı kuranlar, onu kendi çıkarları için kullanmak isteyen İngilizler ve Fransızlardı…
10:22 Dünyada gündemin öne çıkan haberlerinden özetler!….
10:04 Türkiye’de ve Dünyada ‘Ekonomik Görünüm’…
09:16 Gazeteci Aslı SÖZLİR’den ‘Sabah Kahvesi’ Orada N’ler oluyor?
07:09 Dünyanın korkulu rüyası: Gazap ve Hayalet sistemleri
05:01 Trump’ın Ukrayna Barış Planı ve Self-Determinasyon Üzerinde Düşündürdükleri
00:54 (TARİŞ), 2025–2026 üretim sezonu için zeytinyağı alım fiyatlarını açıkladı…
00:51 Doğu Kudüs’ten Filistinli Gazeteci Huda Fadıl NAİM, Gazze’de yaşananları haber yaptı…
00:43 Yunanistan’ın Batı Trakya Türklerine Karşı Hak İhlalleri Devam Ediyor…
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Tur ve yolcu otobüsü kazaları kaderimiz değil, aç gözlülüğümüzün eseridir

Tur ve yolcu otobüsü kazaları kaderimiz değil, aç gözlülüğümüzün eseridir
07.09.2023
A+
A-

Gün geçmiyor ki bir tur otobüsü devrilmesin, yolcu otobüsü kazasında onlarca insanımız hayatını kaybetmesin. Olmuyor, öğrenmiyoruz, paramız gidecek ya, öğrenmemek işimize geliyor. İnsan hayatına önem vermiyoruz. İnançlarımız, geleneklerimiz, öğretilerimiz gereği suçu kadere atıyor; suçluları da Allah’a havale edip üç beş güne yaşanan acıları unutuyoruz.

Tur otobüsü yolcu otobüsüne arkadan çarptı: 2'si ağır 25 yaralı - Ajans  VagonuKaç insanımız öldü bu kazalarda, kaç turist tatile diye gelip mezara girdi, insanlar sevdiklerinin cenazesini taşıdılar ülkelerine.

Sabah gazeteyi açıyorsunuz ve 12 insanımızın yolcu otobüsü kazasında öldüğünü öğreniyorsunuz. Sayı bu kadar çoksa bilin ki ağır yaralı sayısı da fazladır, neymiş otobüs şarampole yuvarlanmış. Peki, neden?

Şoförler çok uzun saatler çalıştırılıyorlar. Maaşları desen çok düşük. Çalışmam deme lüksleri yok, evine ekmek götürecek, çocuğunu okutacak. İşine gelirse çalış, gelmezse güle güle diyorlar.

Kazaların suçu ‘‘hayatta kaldıysa’’ şoföre yıkılıyor, kusurlu elbet ancak neden kusurlu, sorgulanıyor mu, sorunun ana kaynağına çözüm bulunuyor mu? HAYIR.

Yolcu otobüsü şirketinin sahibi bilmem kimin nesi çıkıyor, al gülüm ver gülüm sisteminin faturası insanlık dışı çalışma koşullarına razı bırakılan şoförlere kesiliyor. Uzun yolda çift şoför çalışma zorunluluğuna ne oldu, uygulanıyor mu? Uzun yol giden şoförler ertesi gün tekrar geri dönüyorlar, belki ertesi gün bile değil, 3-5 saat içinde. Tabuttan hallice dinlenme alanlarında yarım yamalak uyuyup sonra tekrar geri dönüyorlar. İnsan bunlar, kurmalı makine değil, can emanet ediyoruz.

Bu sabah yaptığım aramada İstanbul-Yozgat biletinin 800 TL olduğunu gördüm. Bunun çoğu maliyetlere gittiği için, nereden kısılıyor: insan emeğinden, çalışan sayısından, dinlenme zamanından. Artan maliyetler her sektörde çatlaklara, iş gücü hırsızlığına neden oluyor. Kötü ekonominin sonuçları birçok alanda olduğu gibi burada da karşımıza çıkıyor.

Tur ve yolcu otobüsü kazaları kaderimiz değil, aç gözlülüğümüzün eseridir

Kültür ve Turizm Bakanlığı tanıtım çalışmaları yaparken bir taraftan da turizmi, insan hayatını tehlikeye atan olayları da diğer bakanlıklarla birlikte çalışarak çözmek zorundadır. Bir turist, bir turizm çalışanı trafik kazalarında ihmal nedeniyle ölüyorsa o sorunu düzeltmek artık turizm bakanlığının sorumluluğuna girer.

Her zaman yazdığım gibi, turizm büyük bir ekosistemdir. Sezon ortasında yol yapım çalışmaları, susuzluk sorunu, elektrik kesintileri, tur otobüsü kazaları, yok efendim kalifiye çalışan bulamadık yakınmaları sektörün prangasıdır. Her yıl milyon milyon turist sayısı açıklanıyor lakin ana sorunlar kesinlikle çözülmüyor. Yetmişi aşkın yazı yazdım, sorunlar aynı, dertler aynı, tablo aynı, yazacak konu kalmadı!

Halının altına süpürdüğümüz sorunlarla ilerleyemiyoruz.

Süslü tanıtım filmleri çekmek, bizi ve kültürümüzü yansıtmayan Brezilyalı mankenlerle İstanbul tanıtımları yapmak sektörümüzün gerçeklerini değiştirmiyor. O halı artık kalksın, silkelensin, hatta atılsın.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.