Plastik Su Şişesi Araştırmasının Sonuçları Açıklandı
* Türkiye’de özellikle yaz aylarında artan ambalajlı su tüketimi, hem atık yönetimi yükünü hem de mikroplastik kirliliği konusundaki endişeleri arttırıyor.
* İşte haberin detayı!…
TÜHA / TÜRKUAZ İnternational News Agency
Dursun Yıldız, Su Politikaları Derneği Başkanı
İSTANBUL, 05 KASIM 2025 – Su Politikaları Derneği Başkanı Dursun Yıldız, plastik şişeler konusunda yapılan bir araştırmanın sonuçlarını TÜHA / TÜRKUAZ İnternational News Agency‘na anlattı.
Dursun Yıldız, yapılan araştırmaların şişelerin üretim, depolama ve taşınma süreçlerinde güneş ışığına ve sıcaklık farklarına maruz kalmasıyla mikroplastik parçacıklarının ortaya çıktığını gösterdiğine dikkat çekti.
Yıldız, “Türkiye’de özellikle yaz aylarında artan ambalajlı su tüketimi, hem atık yönetimi yükünü hem de mikroplastik kirliliği konusundaki endişeleri arttırıyor.” dedi.
Montreal’deki Concordia Üniversitesi’nden araştırmacıların, mikroplastikler hakkında 140 bilimsel makaleyi incelediklerini ifade eden Su Politikaları Derneği Başkanı Dursun Yıldız, İnsanların yılda ortalama 39 bin ile 52 bin mikroplastik parçacığı yuttuğunu, ancak şişelenmiş su kullanıcılarının musluk suyu içenlere göre 90 bin daha fazla parçacık tükettiğini bulduklarını belirtti.
Dr. Sarah Sajedi
Dursun Yıldız, sözkonusu araştırmayı yürüten Dr. Sarah Sajedi’n açıklamalarında,
tek kullanımlık su şişelerinin uzun süreli kullanımının “kronik toksisite” (chronic toxicity) riskini artırdığını açıkladığını ve Sajedi’ye göre bu parçacıkların, şişelerin üretim, depolama ve taşınma süreçlerinde güneş ışığına ve sıcaklık farklarına maruz kalmasıyla açığa çıktığını, özellikle düşük kaliteli plastiklerde ise bu parçalanmanın daha fazla gerçekleştiğini belirtti.
Ancak bazı araştırmacıların, hâlâ standart ölçüm ve izleme yöntemlerinin eksikliği nedeniyle bu risklerin tam boyutunun bilinmediğini vurguladığını dile getiren Politikaları Derneği Başkanı Yıldız, son yıllarda bazı ülkelerde tek kullanımlık poşet, pipet ve ambalajlar yasaklansa da, su şişelerinin bu düzenlemelerin dışında kalmaya devam ettiğinin görüldüğün altını çizdi.
Dursun Yıldız, Concordia Üniversitesi’ndeki araştırmayı yapan Dr. Sajedi’ye göre, Acil durumlarda plastik şişenin kullanılabileceğini, ama günlük yaşamda ise bunun bir kronik toksisite sorunu olduğunu kaydetti.
Su Politikaları Derneği Başkanı Yıldız, Araştırmanın Türkiye için de uyarı niteliğinde olduğunu ifade eden Su Politikaları Derneği Başkanı Yıldız, şunları söyledi:
“Türkiye’de özellikle yaz aylarında artan ambalajlı su tüketimi, hem atık yönetimi yükünü hem de mikroplastik kirliliği konusundaki endişeleri arttırıyor. Bu konuda musluk suyu kalitesine güvenin artırılması, yeniden kullanılabilir şişe sistemlerinin teşviki ve mikroplastik analizlerinin içme suyu standartlarına dahil edilmesi gerekiyor. Mikroplastiklerin uzun vadeli sağlık etkilerini tam olarak anlamak için daha fazla araştırmaya ihtiyaç var. AB bu konuda araştırmalarını yoğunlaştırdı .Önümüzdeki yıl bir standartın çıkması bekleniyor. Bu dönemde özellikle yazın plastik olmayan, tekrar kullanılabilir şişelerin doldurulup içilmesi önerilebilir.
Ülkemizde Belediyeler tarafından içme ve kullanma suyu olarak yılda Yaklaşık 7 milyar m3 su çekiliyor Bu suyun yüzde 43’ü barajlardan ,yüzde 32’si kuyulardan, yüzde 18’i Kaynaklardan ,yüzde 4’ü akarsulardan yüzde 3’ü göllerden çekiliyor. Burada çekilen suyun yüzde 18’i kaynak suyu ancak bunu çeşmelere kaynak suyu kalitesinde getiremiyoruz”.
Avrupa Birliği’nin de (AB) içme suyunun mikroplastik ölçüm metodolojisi olarak kabul edildiğini anlatan Dursun Yıldız, günümüzde mikroplastik kirliliği konusunda yapılmış çalışmaların artmış olmasına rağmen, gıdalardaki mikroplastik kirliliği ve insan sağlığı üzerindeki etkilerinin belirlenmesine ilişkin yeterli bilimsel çalışmanın bulunduğunu belirtti
Su Politikaları Derneği Başkanı Yıldız, Mikroplastiklerin uzun vadeli sağlık etkilerini tam olarak anlamak için daha fazla araştırmaya ihtiyaç bulunduğunu, AB’nin bu konuda araştırmalarını yoğunlaştırdığını ve örneğin içme suyu için mikroplastik ölçüm metodolojisinin Mart 2024‘te kabul edildiğini hatırlattı.
Üye ülkeler için bu metodolojiye göre izleme (monitoring) yükümlülüğünün getirildi söyleyen Dursun Yıldız, “Yani henüz “sert limit değerleri” olmasa da “ölç, izle, farklı ülkelerle karşılaştır” aşaması başlatılmıştır. Önümüzdeki yıl içme suyu için sınır değerini belirten bir standartın çıkması bekleniyor” dedi.
Arıtma Tesisleri Mikroplastikleri Tutar Mı ?
Modern ileri biyolojik su arıtma tesisleri mikroplastiklerin büyük bölümününün (yüzde70–90) filtreleyebileceğini dile getiren Su Politikaları Derneği Başkanı Dursun Yıldız, “Aktif karbon filtreli sistemler ve ters ozmoz (reverse osmosis) teknolojileri mikroplastiklerin çoğunu tutabilir. Ancak milimetrenin binde birinden küçük mikroplastikler ve milyonda birinden küçük olan nanoplastikler çoğu zaman filtrelerden geçer” ifadesini kullandı..
Dursun Yıldız, ‘Ne yapılabilir?‘ konusunda ise şöyle sıraladı:
· Gereksiz plastik kullanımı azaltılabilir,
· Evde aktif karbon filtreli veya ters ozmozlu arıtma sistemleri kullanılabilir,
· Su kaynağının düzenli olarak analiz edildiği şehir şebekesi tercih edilebilir,
· Özellikle yazın plastik olmayan, tekrar kullanılabilir şişeler doldurulup içilebilir.