TÜHA HABER / Almanya Federal Meclis seçimlerinin önemi nedir? Seçim öncesi anketlerine göre partilerin tahmini oy oranları nasıl? Siyasi partilerin seçim programlarında hangi konular ön plana çıkmaktadır? Bu konular içerisinde Türkiye’yi ilgilendiren hususlar nelerdir?

(UHA) Uluslararası Haber Ajansı Avrupa Temsilcisi Tuba Nur TÜRKELİ, Almanya vatandaşlarının bugün ülke tarihinin yirminci federal seçimini, bağımsız, tarafsız düşünce ve yayın kuruluşu olan SETA Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı Araştırma Asistanı Kevser EROL’la görüştü.

SETA Araştırma Asistanı Kevser EROL, Alman vatandaşların seçimde verdikleri “birinci ve ikinci oy” ile Federal Meclis (Bundestag) milletvekillerini dört yılı kapsayan bir yasama süreci için belirleyecek ve Almanya siyasetinin gidişatına yön vereceğine dikkat çekiyor.

Seçime toplam kırk yedi siyasi partinin katıldığını söyleyen EROL, bunlardan kırkı eyalet listesiyle seçime katılırken bu sayıya ek olarak seçim katılım hakkına sahip yedi partinin bölge adayları da bulunduğunu hatırlatıyor.

Kevser EROL, “Bir partinin Federal Meclise girebilmesi için aldığı ikinci oy oranının yüzde 5 seçim barajını aşması gerekmektedir. Bu engeli aşamayan partiler normal şartlarda Parlamentoya giremezken bir partinin alınan birinci oylar sonucunda Meclise en az üç milletvekilini gönderebilmesiyle istisnai bir durum oluşuyor. Bu durumda partinin aldığı ikinci oy oranı da önem kazanıyor ve Meclisteki sandalye sayısı yükseliyor. Yüzde 5 barajının uygulanmasının en önemli sebebi ise Meclis içinde oluşabilecek ciddi parçalanmalara bir engel teşkil edilmesidir” diyor.

“WAHL-O-MAT” KOLAYLIĞI
“Siyasete mesafeli duran, partilerin vaat ve programlarını takip etmekte zorlanan veya hangi partiye oy vereceği konusunda soru işaretleri olan seçmenlere yönelik “Wahl-O-Mat” adlı bir kolaylık sunulmaktadır” diyen Kevser EROL,  Partilere ve temsil ettikleri politikalara dair bilgi sunma amacıyla oluşturulan çevrim içi bir uygulama olan Wahl-O-Mat, Federal Siyasi Eğitim Merkezi (Bundeszentrale für politische Bildung) tarafından 2002’den beri sunulduğunu, bu vasıtayla seçmenlerin aralarında “Tüm otobanlarda genel bir hız sınırı uygulanmalı”, “Almanya savunma harcamalarını yükseltmeli”, “Ev sahiplerinin daire kiralarını yükseltme olanağı yasal olarak daha sert bir şekilde kısıtlanmalı”, “Yasal olarak tanınan mültecilerin aile birleşim hakkı kaldırılmalı”, “Alman vatandaşlığının yanı sıra genel olarak ikinci bir ülke vatandaşlığına sahip olmak mümkün olmalı”, “Memurlara görev esnasında başörtüsü izni verilmeli”, “Devlet dini topluluklar için kilise vergisini toplamaya devam etmeli”, “Almanya Avrupa Birliği’nden (AB) çıkmalı”, “İslami dernekler devlet tarafından dini topluluklar olarak tanınmalı” ve “İlticanın sadece siyasi kovuşturmaya maruz kalanlara verilmesi devam ettirilmeli” gibi soruların bulunduğu otuz sekiz soruluk anketlere “katılıyorum, nötrüm, katılmıyorum” seçeneklerinden birini seçerek cevap veriyor ve anket sonucuna göre de kendisine en yakın partileri öğrendiğini, uygulamanın eyalet listeleriyle seçime katılan otuz dokuz partinin ulaşım politikalarının, göç, vatandaşlık, dış politika, İslam dinine ve Müslümanlara yaklaşımı gibi konulara sunduğu cevaplar çerçevesinde oluşturulmuş ve sonuçta bu cevaplar neticesinde ortaya çıkdığını ifade etti.

Araştırma Asistanı EROL, Uygulamanın bir başka kolaylığıysa tüm partilerin verdikleri cevapların karşılaştırılabilir olmasıdır. Wahl-O-Mat üzerinden Müslüman kadınları ilgilendiren memuriyette başörtüsü serbestliği konusu misal olarak ele alınırsa başörtülü Müslüman kadınlara memur olarak kendi kimliklerinden muaf tutulmadan
çalışabilecekleri vaadini, ankete göre Yeşiller Partisi (Die Grüne) ve Sol Parti (Die Linke) veriyor. AlmanyaSosyal Demokrat Partisi (SPD), Hristiyan Demokrat Birlik/Hristiyan Sosyal Birlik (CDU/CSU) ve aşırı sağcı Almanya için Alternatif (AfD) partisi ise böyle bir uygulamaya karşı çıkmaktadır” diyor.

ŞANSÖLYE ADAYLARI
2021 seçimlerinin şansölyelik adaylığı için üç isimin ön plana çıktığına vurgu yapan EROL, Bu adaylar arasında şu an maliye bakanı ve şansölye yardımcısı olan SPD’den Olaf Scholz, CDU/CSU’dan Armin Laschet ve Yeşiller partisinden de Annalena Baerbock’un yer aldığını, bu adaylar dışında Hür Demokratik Parti’den (FDP) Christian Lindner, aşırı sağ AfD’den Tino Chrupalla ve Alice Weidel ikilisi, Sol Parti’den de Dietmar Bartsch ve Janine Wissler ikilisinin şansölyelik makamına aday olduğunu ifade ediyor.

ANKETLERE GÖRE 2021 SEÇİMLERİ
Almanya’da seçim öncesinde birçok anket şirketi seçim tahmini anketleri düzenliyor. “Sonntagsfrage” olarak adlandırılan bu anketlerde katılımcılar “Bu pazar seçim olsaydı hangi partiye oy verirdiniz?” sorusuna cevap veriyor.

Anketler farklı aralıklarla yapılırken anket sonuçlarının da farklılık gösterebildiğini açıklayan Kevser EROL, Sosyolog ve siyasal bilimci Roßteutscher anketlerin seçim günü gerçekleşecek olan sonuçları tam olarak yansıtmayabileceğine dikkat çekerken diğer uzmanlar da seçmenlerin son kararlarını seçim günü sandıkta verecekleri kanaatinde olduğunu aktarıyor.

EROL, “Seçmenlerin kayda değer bir kısmının hangi partiye oy vereceklerini seçim günü belirledikleri bilinen bir gerçektir. Ayrıca te katılan kişi sayısının genel manada tüm toplumun seçim tercihini yansıtması da mümkün değildir. Seçim anketlerinde oy oranı neticesinde öne çıkan partiler arasında CDU/CSU, SPD, Yeşiller ve Sol Parti
bulunuyor. International Political Science Association (IPSA) şirketinin 13 Eylül 2021’de açıklamış olduğu anket sonucuna göre CDU/CSU yüzde 20,5; SPD yüzde 26; Yeşiller yüzde 15; FDP yüzde 12,5; AfD yüzde 11,5 ve Sol Parti yüzde 6,5 oy oranına erişiyor. Yapılan anketlerde SPD ilk sırada yer alıyor ve partinin seçimlerde iyi bir oy oranı alması bekleniyor. IPSA’nın 18 Eylül 2021’de açıkladığı anket sonuçlarında ise CDU/CSU yüzde 21, SPD yüzde 26, Yeşiller yüzde 15, Sol Parti yüzde 12, FDP yüzde 6 ve AfD ise yüzde 11’lik bir oy oranını elde ediyor.16 Bu oranlar en son seçimlerle kıyaslandığında ise CDU/CSU oyların yüzde 32,5’ini, SPD yüzde 20,5’ini, Yeşiller yüzde
8,9’unu, Sol Parti yüzde 10,7’sini, FDP yüzde 9,2’sini ve AfD de yüzde 12,6’sını alıyor. Anket verileri değerlendirildiğinde CDU/CSU ciddi oy kaybına uğrarken
SPD ve Yeşiller ise seçimlerden daha fazla oy kazanarak çıkacakmış gibi bir sonuç gözüküyor. (devam edecek)

***

Kevser Erol

[TÜHA Haber Ajansı, 26 Eylül 2021]