enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
10:08 Teröre Karşı Ters Asimetri: İstihbarat -II-
09:16 Türkiye’nin turizm geliri, yılın ilk çeyreğinde yüzde 5,6 artarak 9 milyar 451 milyon 244 bin dolar oldu…
09:05 İletişim Başkanı Altun: TRT, yarım asrı aşan yayıncılık birikimiyle önce bir kurum olmuştur…
09:05 Ankilozan Spondilit hastalığında ortalama tanı süresi 5 ila 8 yıl arasında gecikebiliyor…
08:56 Hazine ve Maliye Bakanlığı, vergi kaçağıyla mücadele kapsamında Diyarbakır’da kapsamlı bir denetim süreci başlattı…
08:38 Araştırmacı-Yazar Muzaffer Ayhan Kara, Otizmli bireylerin farklı alanlarda karşılaştığı zorluklara dikkat çekti…
08:27 NOW TV ekranlarında yayınlanan ve her bölümüyle gündem yaratan Kızıl Goncalar dizisi için final kararı alındı…
08:22 Prof. Dr. ESİN SUZER, İzmir Körfezi’ndeki kirliliğin ardından alınan örneklerde amonyak ve çözünmüş oksijen seviyesi normale yaklaştı”…
07:45 Mardin Telkârisi Turizmle Buluşuyor…
07:00 İnşaatı tamamlanan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanlığı Yerleşkesi’nin açılışına, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da katılacak…
23:33 Diyarbakır’da aniden başlayan fırtınanın etkisiyle, fırtınada çatılar uçtu tabelalar devrildi…
17:40 İletişim Başkanı Altun’dan “1 Mayıs” mesajı…
12:16 Kocaeli’nin Körfez Belediye Başkanı Söğüt’ten ilk Hereke Halısı Cumhurbaşkanı Erdoğan’a verildi!…
11:27 Şampiyon gibi oynamıyoruz!…
09:27 KASKF Başkan adayı Mevlüt Ağra, “Ben değil, biz anlayışı ile şeffaf kararlar alınacak”…
09:23 Uluslararası İstanbul Anne, Bebek, Çocuk Fuarı ‘CBME’ Türkiye’nin Yeni Odak Grupları Belli Oldu!
08:47 Ruslar, Ukrayna’daki cephede saldırılarını önemli ölçüde artırdı…
08:20 Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Suriye’de en büyük risk terör örgütleri”
08:00 Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İsrail’in bir kalıcı ateşkes garantisi verme niyeti yok”
07:56 Milli Savunma Bakanlığı (MSB), Askerlik sınıflandırma sonuçları e-Devlet üzerinden erişime açıldı…
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Muhalefetin Nafile Çabası

Muhalefetin Nafile Çabası
08.07.2022
A+
A-

ANKARA – TÜHA HABER / SETA Genel Koordinatörü Prof. Dr. Burhanettin DURAN, Madrid Zirvesi’nde Türkiye’nin İsveç ve Finlandiya ile imzaladığı üçlü mutabakatın, muhalefet tarafından eleştiri ile karşılandığını belirterek, temel argümanlarının ise “baskı karşısında imzayı bastın, taviz verdin” olduğuna dikkat çekti.

SETA Genel Koordinatörü Prof. Dr. Burhanettin Duran düzensiz göçmen  meselesini değerlendirdiProf. Dr. Burhanettin DURAN, “Kimi muhalif yorumcular şartlı uzlaşmayı “hezimet” olarak bile niteleyebildi. Sanki bazıları NATO ile Türkiye arasında kriz çıkmamasına üzüldüler bile. Halbuki Türkiye en önemli üyelerinden olduğu NATO’nun genişlemesine taraftar olduğunu ancak bu iki ülkeden terörle mücadele çerçevesinde haklı talepleri olduğunu söylemişti. Daha fazlası değil…” dedi.

“NATO’yu kriz içerisinde göstermeyi hiç hedeflemedi” diyen Prof. Dr. DURAN, şunları söyledi:

“Aksine Türkiye’nin çıkarlarına da uygun davranarak güçlenmesini arzuladı. Bu itibarla Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İsveç ve Finlandiya’nın adaylık daveti sürecini Türkiye’nin milli güvenlik çıkarları için gündem yapması ve taleplerini kabul ettirdikten sonra da uzlaşması isabetlidir. Diplomatik müzakereler öncesi kullanılan söylemler ile müzakerelerde yürütülen rasyonel yaklaşımı birbiri ile karıştırmak faydasız ve anlamsızdır. Değerlendirme somut sonuçlar ile yapılır.

YPG ve FETÖ’nin milli güvenliğimizi tehdit eden örgütler olduğu ve bunların desteklenmeyeceği ifadelerini “kırmızı çizgimiz” diyerek mutabakata ekletmesi ülkemiz için ciddi kazanımdır. Silah ambargosunun kaldırılması ve İsveç’in 73 teröristi iade sözü de aynı şekilde. Ayrıca Erdoğan, varılan uzlaşmanın sadece davet sürecini başlattığı ve şartlara uyulmaması durumunda kilitlenebileceğini vurgulayarak İsveç ve Finlandiya’ya gerekli mesajı verdi.”

O halde neden muhalefet bu tavrı sergiliyor? Bu sorunun cevabı başka bir soruda… Muhalefet partileri Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın hangi dış politika hamlesini “başarı” olarak gördü ki Madrid’de imzalanan üçlü mutabakatı olumlu görsün? Önce Suriye’deki operasyonlara karşı çıktılar, “Afrin’e girmeyin” dediler, sonra sessizleştiler. “Libya’da ve Karabağ’da ne işimiz var?” diye sordular, sonra yine köşelerine çekildiler. Batı başkentleri ile gerilim yaşadığımızda “Türkiye’yi yalnız bıraktınız” dediler. İlişkiler toparlandığında “eğildiniz” diye suçladılar.

Ortadoğu ülkeleri ile normalleşmeyi de benzer suçlamalarla karşıladılar. Dış politikanın her riskli kararında Erdoğan’ı eleştirmeyi seçtiler. Başarılı olduğunda ise “dağ fare doğurdu” pozisyonuna geçtiler. Muhalefetin bu tavrı kurtulamadıkları bir çıkmazdan kaynaklanıyor. Erdoğan yıllara sâri tecrübesi ile dış politika ve güvenlik konularını öyle bir şekilde yönetiyor ki, kamuoyundan aldığı destek hep yukarılarda çıkıyor. Muhalefet bunu bir türlü aşağı çekemiyor.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, bu çıkmazı gördüğü için şimdilerde yeni bir şey deniyor. Erdoğan’ın dış politika söyleminin ve hamlelerinin etkisini kırmak için daha milliyetçi bir dille çıtayı yükseltmeye çalışıyor. “Yüreğin varsa işgal edilen adalar konusunda adım at, destekleyeceğiz” diyerek Yunanistan’a sert çıkıyor.

“Hadi Suriye’ye girsene, giremezsin” resti çekiyor.

“Gittin bastın imzayı, çıktın geldin” suçlamasıyla Batı’ya iktidardan daha eleştirel bir yerde olduğu izlenimi oluşturuyor. Kılıçdaroğlu’nun bu yeni yaklaşımı nafile çaba. Dış politika ve güvenlik konularında Erdoğan’ın tecrübesine ve söylem kapasitesine alternatif oluşturabilmesi mümkün değil. Muhalefetin belirsizliği arttığı uluslararası ortamda ülkeyi yönetemeyeceğine dair mevcut algıyı güçlendirecek konuma düşebilir. Ve hatta, CHP tabanı, 6’lı masa ve HDP desteği açısından yeni çelişkiler üretebilir.

[TÜHA Haber Ajansı, 08 Temmuz 2022]

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.