enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
09:10 Afetten İhyaya Deprem Bölgesinde İki Yılın Muhasebesi…
09:00 Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) 2024 verilerine göre en çok göç alan şehirler belli oldu…
08:49 “Yılın En İyi Televizyon Habercisi”Ödüllü gazeteci Ayşegül Ekinci, dünyayı dolaştı. Bu süreçte ise yaşam, varoluş ve ölüm konularında araştırma yapıp kitap yazdı….
08:44 İtalya’yla Yakalanan Pozitif İvme ve Avrupa’ya Yansıması
08:15 Türkiye, terör örgütleri DEAŞ ve PYD/YPG’yi hedef alarak başlattığı Zeytin Dalı harekatı…
08:00 Trump’ın İlk 100 Günü…
07:39 Jeofizik Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Ercan, “Avcılar, Bakırköy ve Küçükçekmece gibi ilçeler kırmızı alarm bölgesinde yer alıyor”…
07:35 Durumdan Vazife Çıkaramayanlar Rahatsız!…
07:21 Halkı Kaybeden Sol, Kimi Kazandı?
07:09 AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Yayman, Dijital Telif Yasası’nın Haziran ayında Meclis’e sunulacağını açıkladı…
10:08 Teröre Karşı Ters Asimetri: İstihbarat -II-
09:16 Türkiye’nin turizm geliri, yılın ilk çeyreğinde yüzde 5,6 artarak 9 milyar 451 milyon 244 bin dolar oldu…
09:05 İletişim Başkanı Altun: TRT, yarım asrı aşan yayıncılık birikimiyle önce bir kurum olmuştur…
09:05 Ankilozan Spondilit hastalığında ortalama tanı süresi 5 ila 8 yıl arasında gecikebiliyor…
08:56 Hazine ve Maliye Bakanlığı, vergi kaçağıyla mücadele kapsamında Diyarbakır’da kapsamlı bir denetim süreci başlattı…
08:38 Araştırmacı-Yazar Muzaffer Ayhan Kara, Otizmli bireylerin farklı alanlarda karşılaştığı zorluklara dikkat çekti…
08:27 NOW TV ekranlarında yayınlanan ve her bölümüyle gündem yaratan Kızıl Goncalar dizisi için final kararı alındı…
08:22 Prof. Dr. ESİN SUZER, İzmir Körfezi’ndeki kirliliğin ardından alınan örneklerde amonyak ve çözünmüş oksijen seviyesi normale yaklaştı”…
07:45 Mardin Telkârisi Turizmle Buluşuyor…
07:00 İnşaatı tamamlanan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanlığı Yerleşkesi’nin açılışına, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da katılacak…
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Merkez Bankası’nın döviz rezervleri 43,2 milyar dolar ekside

Merkez Bankası’nın döviz rezervleri 43,2 milyar dolar ekside
25.02.2021
A+
A-

TÜHA HABER / Ekonomistlere göre kuru düşürmek için faiz artırımı yerine kasadaki dövizin kullanılması Merkez Bankası net rezervlerini eksiye çekti. Erdoğan’ın Albayrak dönemine sahip çıkmasıyla ise kurlar yeniden yükseliyor.

CHP’nin, Merkez Bankası’nın döviz rezervlerinin eritilmesine ilişkin iddialarıyla başlayan tartışma sürüyor.

CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu, geçen yıl içerisinde Merkez Bankası’nın (TCMB) yaklaşık 128 milyar dolarlık döviz rezervinin satış yoluyla eritildiğini Meclis gündeme taşımış, görevinden istifa eden Hazine ve Maliye Eski Bakanı Berat Albayrak’ın buradaki rolünün de araştırılmasını istemişti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise önceki gün partisinin İzmir İl Kongresi’nde Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak döneminde uygulanan politikaları destekleyen açıklamalar yaptı. Erdoğan, ”Göreve geldiğimizde 23,5 milyar dolar döviz rezervi vardı Merkez Bankası’nın, şimdi 95 miyar dolar rezervimiz var” dedi.

Fakat Merkez Bankası’nın yayınladığı resmi veriler, Erdoğan’ı yalanlıyor. TCMB verileri, bankanın net döviz rezervinin 43,2 milyar dolar ekside olduğunu gösteriyor.

Döviz varlığı eksiye düşüyor

Merkez Bankası’nın Uluslararası Rezervler ve Döviz Likiditesi verilerine göre 12 Şubat itibariyle Merkez Bankası’nın resmi rezerv varlıkları 95,7 milyar dolar. Ancak bu rakamın içerisinde altın rezervleri, IMF rezerv pozisyonu ve SDR (özel çekme hakları) da bulunuyor.

FinCEN Files / Recep Tayyip Erdogan und Berat Albayrak, Istanbul

Bu rakamdan altın, IMF rezerv pozisyonu ve SDR sepetindeki paralar düşüldüğünde, brüt döviz rezervi 52,2 milyar dolar oluyor. SDR IMF’nin üye ülkelerin mevcut resmi rezervlerine katkıda bulunmak amacıyla 1969 yılında oluşturduğu uluslararası bir rezerv varlığıdır.

Brüt döviz rezervlerinden TCMB Analitik Bilançosu’nda yer alan borçları düşüldüğünde ise net döviz rezervi bulunuyor.

Buna göre Merkez’in her an satmaya hazır olduğu net döviz rezervi 14,8 milyar dolara kadar düşüyor. Buna 15,4 milyar dolarlık kamu kesimi mevduatı da dahil.

Rakamdan 1 yıl içindeki swaplar yani para takası ile başka bankalardan aldığı borçlar düşüldüğünde ise Merkez’in rezervleri eksi 43,2 milyar dolara geriliyor. Eksiye inen rezervler, kurların yükselişine müdahale etmek için faiz oranlarını yükseltmek yerine rezervlerin harcandığını gösteriyor.

Krize karşı tedbir

Peki merkez bankaları neden rezerv biriktiyor? Bunun tek bir nedeni var. Ekonomik krizlere karşı tedbir.

Bir ülke, dış borç krizine karşı korunmak için borcun vadesi geldiğinde eğer piyasadan döviz toplayamazsa Merkez Bankası rezervlerini kullanıyor. Ya da enerji gibi hayati önemi olan ithal mallar için gerekli döviz yoksa bu da rezervlerden karşılanıyor.

Barış Soydan (Ökonom)DW Türkçe’ye konuşan ekonomist Barış Soydan, “Döviz rezervleri ülkelerin zor zamanlarda dış borç geri ödemelerini sürdürebilmeleri için çok kritik bir gösterge. Örneğin pandemide Türkiye’ye gelen turist sayısı 30 milyon kişi azaldı. Turizm Türkiye için çok genel bir döviz girişi kanalı. Döviz girişinin sekteye uğradığı bu tip dönemlerde Merkez Bankası’nın kasasındaki rezervler büyük önem taşıyor” diyor.

Kısa vadeli borç 180 milyar dolar

Soydan, bir ülkenin önündeki bir yıl içinde ödemesi gereken dış borç miktarı kadar Merkez Bankası’nın kasasında para olması gerektiğini söylüyor. Türkiye’nin önümüzdeki bir yıl içinde yaklaşık 180 milyar dolar döviz ödemesi olduğunu ifade eden Soydan, Merkez Bankası’nın kasasında bu kadar döviz olmadığını hatırlatıyor.

Mehmet SismanDW Türkçe’ye konuşan Marmara Üniversitesi İktisat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Mehmet Şişman ise aralık sonuna göre SWAP’larda 4,5 milyar dolar civarında bir azalma olsa da diğer şarta bağlı yükümlülüklerde yani ticari bankaların Merkez Bankası’nda tuttuğu dövizlerde artış olduğuna işaret ediyor.  Şişman, Merkez Bankası’nın bu nedenle bugün piyasadan TL çekmek için adım attığını vurguluyor.

Şişman “Dolar endeksi dünyada artarken, kısa vadeli borçlar da zamanı geldiği için ödenmek durumunda olduğundan Merkez Bankası piyasaların elini rahatlatmak istedi. TL karşılık oranlarını 200 baz puan artırdı. Bu da rezervlerde 500 milyon dolarlık bir rahatlama yarattı” diyor.

Risk algısını yükseltiyor

Rezervlerin düşük olması ise yabancı yatırımcının Türkiye’ye dair risk algısını yükseltiyor. Buna rağmen Merkez Bankası’nın politika faizini yüzde 17’ye çıkarmasıyla Türkiye’nin sıcak paraya en fazla reel faiz veren ülkelerden biri haline gelmesi, doları 7 liranın altına çekmişti. Ancak dolar kuru yönünü yine yukarı çevirerek bugün 7,24’ü geçti.

Prof. Şişman’a göre küresel gelişmelerin yanı sıra şirketlerin dış borç ödemeleri nedeniyle döviz talebinin devam etmesi kurların yükselişinde etkili. Şişman, “Dünyada biraz Bitcoin’in de etkisiyle borsalarda düşüş ve dövizde artış söz konusu. Türkiye’de de döviz borcu ödemeleri ve rezervlerin ayarlanması nedeniyle, bir miktar rezervlerdeki düşüşü de göz önüne alırsak, kurlar artış eğiliminde” diye konuşuyor.

“Siyasi nedenler ağır basıyor”

Ekonomist Soydan’a göre ise kurlardaki artışta ABD’de 10 yıllık Hazine tahvillerinin faizlerinin yükselmesiyle birlikte doların küresel yükselişinin etkisi olsa da asıl sebep siyasi. Soydan, “Cumhurbaşkanı Erdoğan, önceki gün eski Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak dönemindeki rezerv politikasına sahip çıktı. Hiçbir yanlış yapılmadığını söyledi. Oysa o dönemde yaklaşık 128 milyar dolarlık satışın yapıldığını biliyoruz. Onun döneminde yine döviz rezervlerinin tarihte ilk kez eksiye indiğini de biliyoruz. Evet, Erdoğan’ın söylediği gibi, bütün bu satışlar, veya iktidar partisinden çeşitli yetkililerin söylediği gibi bütün satışların hepsi kayıtlı ama kayıtlı olması doğru olduğu anlamına gelmiyor” yorumunu yapıyor.

Tükiye’nin döviz rezervlerinin bu kadar düşük olmasını son derece yanlış bir politika olarak değerlendiren Soydan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarının da, Merkez Bankası tarafından şu an uygulanan piyasa dostu politikaların ne kadar kalıcı olacağına dair yatırımcıda soru işaretlerine neden olduğunu vurguluyor.

Soydan, “Cumhurbaşkanı rezerv satışlarına sahip çıktığına göre demek ki o politikalara dair bir eleştiri, herhangi bir memnuniyetsizlik yok. Önümüzdeki dönemde belki beş ay ya da 10 sonra o politikalara geri dönülmeyeceğinin, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın faizde yeniden indirim istemeyeceğinin bir garantisi yok. Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal’ın genel kabul gören ortodoks ekonomi politikalarını sürdüreceğine dair açıklamaları, yabancı yatırımcıda güven oluşturmuştu. Erdoğan’ın Albayrak döneminin politikalarına sahip çıkması bu algıyı yeniden değiştirdi, piyasa aktörleri arasında kaygıyı yeniden artırdı” diyor.

HABER : Pelin Ünker & İstanbul

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.