* 45 Yıl önce, her Pazar günü polis baskınına uğrayan Zwarte Markt’ın (Kara Pazar) kurucusu Bart Van Kampen’in yarattığı alış-veriş ve rekreasyon merkezi canlılığını koruyor.
* Kuruluşunda, reklam kampanyasını üstlendiğim yasak olan Pazar yerinin açılış iznini, İçişleri Bakanı’ndan nacizane şahsımın girişimi gerçekleştirmişti.
* Şükran Ay ve Ahmet Sezgin’in ücretsiz konserleriyle, başta Hürriyet olmak üzere, tüm gazetelerde yayınlanan tam sayfa ilanlarıyla ve ülkenin dört bir yanında duvaralara asılan afişleriyle tanıtılan Zwarte Markt’ın hikâyesi..
* Van Kampen’in hayatını en yakından bilenlerden biri de onun eski damadı, şimdiki Amersfoort Fahri Konsolosumuz Titus Kramer’in yazısı en altta.
* Taziye töreni, 16 Eylül Salı günü saat 19.00 ile 20.30 arasında Beverwijk’teki De Bazaar’ın 26 numaralı salonunda yapılacaktır.
(Haberin Hollandacası en altta yer almaktadır.
De Nederlandse versie van dit bericht staat onderaan.)
*İşte detayları!…
TÜHA/ TÜRKUAZ İnternational News Agency
İlhan KARAÇAY yazdı:
HOLLANDA, 13 EYLÜL 2025
Tam 45 yıl önce, Hollanda’da göçmenlerin hayatına damga vuran bir girişim gerçekleşti. Beverwijk’te “Zwarte Markt” (Kara Pazar) adıyla kurulan bu devasa pazar, kısa sürede sadece bir alışveriş yeri değil, göçmenler için bir yaşam alanı, Hollandalılar içinse farklı kültürleri tanıma fırsatı oldu. İşte bu büyük eserin ardındaki isim, Hollanda’nın sıra dışı girişimcisi Bart van Kampen, 11 Eylül 2025’te Bergen’de 81 yaşında hayata gözlerini yumdu.
Bart van Kampen, gençlik yıllarında başladığı mücadeleyi sürdürdü ve amacına ulaştıktan sonra hayata gözlerini yumdu.
Van Kampen’in vefatı, Hollanda medyasında geniş yer buldu. Bizim içinse kaybı, yalnızca bir girişimcinin ölümü değil; aynı zamanda Hollanda’daki Türk varlığının en önemli dönüm noktalarından birini başlatan bir öncünün vedasıdır.
BENİM HİKÂYEM: ZWARTE MARKT’LA TANIŞMAM
Yıl 1982. Hürriyet’in Benelux Bürosu’nu Utrecht’ten Amsterdam’a taşımıştım. O yıllarda Türklerin uğrak yeri olan Zaandam’daki pazar yeri kapanmış, yüzlerce esnaf mağdur olmuştu. İşte tam o günlerde Bart van Kampen kapımı çaldı. Beverwijk’te “Zwarte Markt” adını verdiği dev bir kapalı pazar kurmuştu. Türk esnaf için ayrı bir bölüm açabileceğini söyledi.
Onunla birlikte boş bir hangarı gezdim. Tezgâhların çoğu Hollandalılara aitti, ama Van Kampen’in vizyonu Türkler için yepyeni bir alan açmaktı. Bu fikre yürekten inandım. O günden sonra tanıtım çalışmalarını üstlendim.
Özellikle Hürriyet’te ve diğer Türk gazetelerinde yayımlanan ilanlar, Hollanda’nın dört bir yanına astığımız afişler, tren istasyonlarındaki panolar derken, Zwarte Markt Türkler arasında duyulmaya başladı. Ama daha fazlasına ihtiyaç vardı: Kalabalıkların akın etmesini sağlayacak bir etkinlik.
O sıralarda düzenlediğim Şükran Ay konserlerinden birini Zwarte Markt’a aldık. Giriş ücretsizdi. O gün 10 bine yakın Türk pazarı doldurdu. İnsanlar sadece konsere değil, Van Kampen’in pazarına da hayran kaldı. İşte bu konser, Zwarte Markt’ın Türkler için dönüm noktası oldu.
Bir süre sonra, bu kez Ahmet Sezgin konseri ile onbinleri Zwarte Markt’a taşıdık.
Polis baskınlarının yıldıramadığı Bart van Kampen ve kiracı binlerce Türk’ün çalıştığı Pazar yerini de onbinlerce kişi ziyaret ediyordu.
POLİS BASKINLARI VE TARİHİ MÜCADELE
Ancak büyük bir engel vardı: Hollanda yasalarına göre pazar günleri hiçbir işyeri açık olamazdı. Van Kampen’in pazarına ise her pazar günü polis baskını yapılıyor, cezalar yağdırılıyordu. Van Kampen yılmadı. Esnafa “Hiç korkmayın, bütün cezaları ben ödeyeceğim” diyordu.
BAKAN İLE GÖRÜŞME
Bu çıkmazı aşmak için bir heyet kurduk ve dönemin İçişleri Bakanı’yla görüştük. Bakan başta ikna olmadı. Sonunda ona şu soruyu sordum: “Scheveningen, Noordwijk ve Zandvoort gibi sahil kentlerinde dükkanlar neden pazar günü açık?”
Bakan, “Oralar yabancılar için açık” deyiverdi. İşte o an fırsat doğdu. “Sayın Bakan, Zwarte Markt’a bir gidin. Göreceksiniz, oraya gelenlerin çoğu yabancıdır. Bu insanlar için Zwarte Markt sadece alışveriş değil, bir rekreasyon alanıdır. Ayrıca burada 500 Türk esnaf var, yakında bu sayı 1000 olacak. Siz izin vermezseniz hem işsizler artacak hem de göçmenler eğlenecek bir yer bulamayacak” dedim.
Bakan uzun uzun düşündü, sonra masaya yumruğunu vurdu: “Pazar’ın sadece Türk kesimine izin veriyorum. Fazlasını istemeyin.”
O an, bizim için bir ilk zafer olmuştu. Zamanla bu izin genişletildi, hem Türk hem Hollanda bölümü pazar günleri açık hale geldi.
KAVGA, BOYKOT VE UZLAŞMA
Her şey güllük gülistanlık değildi. Van Kampen, kiraları artırmak isteyince Türk esnaf ayaklandı. Girişler bloke edildi, boykot başladı. Bir gece yarısı Van Kampen beni yatağımdan kaldırdı. Saat 02.00’de pazara vardım. Hem Türkleri hem de Van Kampen’i dinledim. Sabah 04.00’te iki tarafı uzlaştırmayı başardım. Ertesi gün sekreteri bana teşekkür için para göndermek istedi ama kabul etmedim. Çünkü o gece yaptığım şey, sadece Türkler için değil, Zwarte Markt’ın geleceği içindi.
Pazar yerinin onbinlerce kişi ile dolup taştığı günlerde, Hollandalı ziyaretçiler ile yapmış olduğum röportajlarda, Türkiye hayranlığı öne çıkıyordu.
TITUS KRAMER’İN KALEMİNDEN BART VAN KAMPEN
(Özet)
Van Kampen’in hayatını en yakından bilenlerden biri de onun eski damadı, şimdiki Amersfoort Fahri Konsolosumuz Titus Kramer‘in ifadeleriyle:
Van Kampen 1944’te 13 çocuklu bir çiftçi ailesinde doğdu. Genç yaşta geçirdiği ağır bir kaza, hayatına cesaret kattı.
Emlakçılığa atıldığında mizahi ve kışkırtıcı ilanlarla dikkat çekti. “Güzel değil ama ucuz, sonuçta bir yerde uyumanız lazım” gibi başlıklar gazetelerin manşetlerine taşındı.
Amerika’da gördüğü dev bitpazarları ona ilham verdi. Colorado Springs’te göçmenlerin anlattığı hikâyeler, “Bu sadece pazar değil, tiyatro” dedirtti.
1980’de Beverwijk’te açtığı Zwarte Markt’ın ilk gününde 14 bin kişi akın etti. Belediye karşı çıktı, kiliseler tepki gösterdi, ama halk sevdi.
Mizahıyla ve inadıyla bütün hukuk savaşlarını göğüsledi. “Avukattan çok mahkemeye gittim, tek fark cübbe giymememdi” diye espri yapardı.
Göçmenler için Zwarte Markt sadece alışveriş değil, bir buluşma noktası oldu. Türk tatlısı, Surinam mutfağı, Fas baharatları, Çin ürünleriyle adeta bir kültür mozaiği oluştu.
Yıllar içinde “Beverwijk Bazaar” adıyla Avrupa’nın en büyük kapalı pazarı haline geldi, milyonlarca ziyaretçiyi ağırladı.
Ailesi onu şu sözlerle andı: “Bart, ayağı çamura basan bir hayalcinin ta kendisiydi. Bize bir pazarın eşyalardan ibaret olmadığını öğretti – bir pazar insanları yakınlaştırır. Ve bugün buna her zamankinden daha çok ihtiyacımız var.”
BİR MİRASIN ARDINDAN
Bart van Kampen yalnızca bir işadamı değil, göçmenlerin kaderini değiştiren, Hollanda’daki Türk toplumuna iş ve ekmek kapısı açan bir vizyonerdi. Zwarte Markt bugün hâlâ yaşıyorsa, bunun temelinde onun hayalleri, cesareti ve biraz da inadı vardır.
O artık aramızda değil, ama yarattığı pazar, her hafta on binlerce insanın bir araya geldiği, farklı kültürlerin buluştuğu, Hollanda tarihine kazınmış bir miras olarak yaşamaya devam ediyor.
DİKKAT!
Taziye töreni, 16 Eylül Salı günü saat 19.00 ile 20.30 arasında Beverwijk’teki De Bazaar’ın 26 numaralı salonunda (Montageweg 35) yapılacaktır.
Araçlar, pazar ofisinin karşısına veya yanına park edilebilir
Videoyu izlemek için fotoğrafa tıklayınız.
*************
BART VAN KAMPEN, DIE DE GROOTSTE TURKSE MARKT TER WERELD IN NEDERLAND STICHTTE, IS OVERLEDEN
45 jaar geleden was er elke zondag politie-inval op de Zwarte Markt in Beverwijk. Maar de door Bart van Kampen opgezette marktplaats en recreatiecentrum leeft nog altijd voort.
Bij de oprichting van deze destijds verboden markt, was het mijn bescheiden initiatief dat de officiële openingstoestemming van de Minister van Binnenlandse Zaken wist te verkrijgen.
Met gratis concerten van Şükran Ay en Ahmet Sezgin, met paginagrote advertenties in onder meer Hürriyet, en met affiches die overal in het land werden opgehangen, kreeg de Zwarte Markt bekendheid.
Een van de mensen die het leven van Van Kampen het beste kent, is zijn voormalige schoonzoon en onze huidige honorair consul in Amersfoort, Titus Kramer. Zijn bijdrage staat onderaan.
De condoleance vindt plaats op dinsdag 16 september tussen 19.00 en 20.30 uur op de Bazaar.
door: İLHAN KARAÇAY
Precies 45 jaar geleden ontstond in Nederland een initiatief dat het leven van migranten diepgaand beïnvloedde. De in Beverwijk opgerichte “Zwarte Markt” groeide al snel uit tot méér dan een marktplaats: het werd een ontmoetingsplek voor migranten en een ontdekkingstocht voor Nederlanders die nieuwe culturen wilden leren kennen.
Achter dit grootse project stond de markante ondernemer Bart van Kampen, die op 11 september 2025 in Bergen op 81-jarige leeftijd overleed.
Bart van Kampen zette de strijd voort die hij in zijn jeugdjaren was begonnen en sloot zijn ogen voor altijd nadat hij zijn doel had bereikt.
Zijn overlijden kreeg ruime aandacht in de Nederlandse media. Voor ons betekent zijn heengaan niet alleen het verlies van een ondernemer, maar ook het afscheid van een pionier die een van de belangrijkste hoofdstukken van de Turkse aanwezigheid in Nederland in gang zette.
MIJN VERHAAL: DE EERSTE KENNISMAKING MET DE ZWARTE MARKT
Het jaar was 1982. Ik had het Benelux-bureau van Hürriyet van Utrecht naar Amsterdam verhuisd. De Turkse markt in Zaandam, jarenlang een ontmoetingspunt voor onze gemeenschap, was gesloten en vele handelaren stonden met lege handen.
In die periode klopte Bart van Kampen bij mij aan. Hij had in Beverwijk een overdekte markt opgezet onder de naam “Zwarte Markt” en wilde een aparte hal voor Turkse handelaren reserveren. Samen bezochten we een leegstaande loods. Vrijwel alle stands waren bezet door Nederlanders, maar Van Kampen wilde een compleet nieuwe afdeling speciaal voor Turken openen.
Ik vond dit idee geweldig en nam de promotie op mij. Via advertenties in Hürriyet en andere kranten, via affiches in heel Nederland en posters op treinstations kreeg de Zwarte Markt bekendheid onder Turken.
Maar er was méér nodig: een grote trekpleister.
Daarom organiseerden we een concert van Şükran Ay in de Zwarte Markt. De toegang was gratis. Op die dag kwamen bijna 10.000 Turken naar Beverwijk en ontdekten de markt. Dit werd een keerpunt. Niet veel later trok een concert van Ahmet Sezgin opnieuw tienduizenden bezoekers naar de Zwarte Markt.
De door politie-invallen niet afgeschrikte Bart van Kampen en de markt, waar duizenden Turken werkten, werden door tienduizenden mensen bezocht.
POLITIE-INVALLEN EN EEN HISTORISCHE STRIJD
Toch bleef er een groot probleem: volgens de Nederlandse wet mocht er op zondag geen enkele winkel open zijn. Elke zondag was er politie-inval op de Zwarte Markt en werden er boetes uitgedeeld.
Van Kampen liet zich niet afschrikken. Tegen de Turkse handelaren zei hij: “Wees niet bang, alle boetes betaal ik persoonlijk.”
GESPREK MET MINISTER
Om dit op te lossen vormden we een commissie en kregen we een afspraak met de Minister van Binnenlandse Zaken. Aanvankelijk wees hij ons verzoek af. Toen stelde ik hem de vraag: “Waarom zijn de winkels in Scheveningen, Noordwijk en Zandvoort op zondag wel open?” Zijn antwoord: “Dat is voor buitenlanders.”
Dit gaf mij de opening. Ik zei: “Meneer de Minister, komt u eens kijken in de Zwarte Markt. U zult zien dat het grootste deel van de bezoekers buitenlanders zijn. Voor hen is de Zwarte Markt niet alleen een markt, maar ook een recreatieplaats. Bovendien werken hier al 500 Turkse ondernemers, binnenkort 1000. Zonder deze markt verliezen velen hun baan en duizenden migranten een belangrijke ontmoetingsplek.”
De minister dacht lang na, sloeg toen met zijn hand op tafel en zei: “Ik geef alleen toestemming voor het Turkse gedeelte van de markt. Niet méér.”
Dat was voor ons een eerste overwinning. Later volgde toestemming ook voor de Nederlandse afdeling, en mocht de hele markt op zondag open.
CONFLICT, BOYCOT EN VERZOENING
Niet alles verliep vlekkeloos. Toen Van Kampen de huren wilde verhogen, kwamen de Turkse handelaren in opstand. Ze blokkeerden de ingangen en kondigden een boycot aan.
Op een nacht om 02.00 uur werd ik wakker gebeld door Van Kampen. Ik ging naar de markt, luisterde naar de handelaren en naar hem, en bracht beide partijen om 04.00 uur samen. Er kwam een compromis en het probleem werd opgelost.
De volgende dag belde zijn secretaresse om mijn bankrekeningnummer te vragen – als honorarium. Ik weigerde: wat ik had gedaan was voor de Turkse gemeenschap en voor de toekomst van de Zwarte Markt.
Op de dagen dat de markt door tienduizenden mensen werd overspoeld, kwam in mijn interviews met Nederlandse bezoekers vooral de bewondering voor Turkije naar voren.
BART VAN KAMPEN DOOR DE OGEN VAN TITUS KRAMER (Samenvatting)
Een van degenen die het leven van Bart van Kampen het beste kende, is zijn voormalige schoonzoon en de huidige honorair consul van Amersfoort, Titus Kramer. Hij beschrijft hem als volgt:
Geboren in 1944 in een boerengezin met 13 kinderen; een ernstig ongeluk in zijn jeugd gaf hem moed en doorzettingsvermogen.
Als makelaar viel hij op met humoristische en provocerende advertenties. Een keer adverteerde hij een huis met de tekst: “Niet mooi, wel goedkoop. U moet toch ergens slapen.”
In de VS en Canada raakte hij geïnspireerd door grote vlooienmarkten. In Colorado Springs zei hij: “Dit is geen markt, dit is theater.”
Op 13 september 1980 opende hij in Beverwijk de Zwarte Markt. Op de eerste dag kwamen 14.000 bezoekers. Gemeente en kerken protesteerden, maar het publiek stroomde toe.
Zijn humor en koppigheid hielpen hem in talloze juridische gevechten. Hij grapte vaak: “Ik heb meer uren in de rechtszaal doorgebracht dan een advocaat – alleen zonder toga.”
Voor migranten werd de Zwarte Markt een ontmoetingsplaats, een smeltkroes van culturen: Turkse baklava, Surinaamse roti, Marokkaanse kruiden, Chinese producten.
Uiteindelijk groeide de markt uit tot de Beverwijk Bazaar, de grootste overdekte markt van Europa, met miljoenen bezoekers en duizenden ondernemers.
Zijn familie zei bij zijn overlijden: “Bart was een dromer met voeten in de modder. Hij leerde ons dat een markt méér is dan spullen – een markt verbroedert. En dat hebben we vandaag harder nodig dan ooit.”
EEN NALATENSCHAP VOL LEVEN
Bart van Kampen was niet slechts een zakenman. Hij veranderde het lot van duizenden migranten en bood de Turkse gemeenschap in Nederland werk en toekomst.
De Zwarte Markt leeft nog steeds voort – als een bruisend ontmoetingspunt waar elke week tienduizenden mensen samenkomen.
Zijn lichaam is niet meer onder ons, maar zijn geest waart rond in de hallen van Beverwijk. Daar, waar handel, ontmoeting en cultuur samenkomen, blijft zijn nalatenschap zichtbaar.
ATTENTIE!
De condoleance vindt plaats op dinsdag 16 september tüssen 19.00 en 20.30 uur op de Bazaar (Hal 26), Montage 35 in Beverwijk. Parkeren kan tegenover en naast het marktkantoor.
ANKARA – UHA HABER / Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ile görüştü. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da Cumartesi günü Stoltenberg ile görüşmüştü. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye ile dayanışma içinde olacaklarını açıkça göstermedikleri sürece,...
TEKİRDAĞ – TÜHA HABER / Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Öğr. üyesi Doç. Dr. Ramazan Akkır, CHP-HDP ittifakı Türkiye’yi nereye götürmek istiyor? Bu ittifakın geleceği var mıdır? Bu ittifak, CHP’nin 2023 seçimlerini kazanması için yeterli midir? İYİ Parti ile ittifak yapan CHP, HDP ile de ittifak yaparsa iktidar olma ihtimalini artırır...
ANKARA – TÜHA HABER / Ticaret Bakanı Mehmet Muş, 2021’de bir önceki yıla göre yüzde 76 artışla, 7 milyar 749 milyon lira değerinde kaçak eşya yakalamasına imza attıklarını belirterek, “Ele geçirdiğimiz kaçak eşyaların önemli bir bölümünü uyuşturucu maddeler oluşturmaktadır.” dedi. Ticaret Bakanı Mehmet Muş, “2021 Yılı Kaçakçılıkla Mücadele’yi (TÜHA) TÜRKUAZ...
TÜHA HABER / Yapılan bir araştırma, kedilere koronavirüs bulaşma ihtimalinin köpeklerden çok daha yüksek olduğunu ortaya koydu. DSÖ, evcil hayvanların pandemideki rolünü araştırdıklarını kaydetti. (TÜHA) Türkuaz Uluslararası Haber Ajansı’nın (REUTERS)’e dayandırdığı haberine göre,Bilim dergisi ‘’Science’’da yayımlanan bir araştırma, kedilerin yeni tip koronavirüsle enfekte olabileceğini ortaya koydu. Dağ gelinciklerinin enfekte olma...
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi’nden, “Filistinliler sahte videolar üretiyor” iddiasına yalanlama geldi. TÜHA / TÜRKUAZ İnternational News Agency İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi’nin yaptığı açıklamada, “Filistinliler sahte videolar üretiyor” iddiasının doğru olmadığı ve görüntülerin TRT World’de yayınlanan bir kültür-sanat programından alındığı belirtildi. Açıklamada ayrıca şunlara yer verildi: ” İddiaya...
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) Genel Koordinatörü Duran, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın uluslararası bir Doğu Akdeniz Konferansı teklifinin hala masada bulunduğunu belirterek ‘Başkentlerin buna olumlu yaklaşması gerekir.’ dedi. Uluslararası Haber Ajansı (UHA)’dan Ataner YÜCE’nin ‘SETA İnternet Sitesi’nden aktardığı AA kaynaklı haberine göre, Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) Genel...