enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
11:19 CBME Türkiye’den Yeni Katılımcı Paketleri ve Erken Kayıt Fırsatı
09:49 Ankara Gölbaşı’nda kuşların yumurtlama alanlarında temizlik çalışması…
08:28 Gece müzeciliğinin yeni durağı: Sardes Antik Kenti…
08:21 Genç nüfus oranı son 84 yılın en düşük seviyesinde…
08:14 Erdoğan, Trump’la Putin’i İstanbul’da buluşturacak…
07:52 Kocaeli Kartepe’den Haberler!…
07:37 Fenerbahçe Kulübü Başkanı Ali Koç, eylül ayında olağanüstü seçimli genel kurul kararı aldıklarını açıkladı…
07:31 Asırlar boyunca süren ‘Sistematik’ bir yok oluş politikası!…
07:30 (E) Büyükelçi Tugay ULUÇEVİK: “Mavi Vatan” kavramı içinde “Vatan” olarak kutsallaşmıştır…
07:27 Yapı Denetim ve Deprem Mühendisliği Derneği Genel Başkanı Şahin, “Depremlerde inşaat ustaları da sorumlu olacak”…
07:25 Yorum: AB’nin tek taraflı müdehaleleri ve Kıbrıs Türk halkının iradesine saygısızlık”…
07:10 Sivas Valiliği, mevsim ve çevresel faktörlerin etkisiyle dönemsel artış gösteren ‘Kene’ uyarısında bulundu…
23:09 Cumhurbaşkanı Erdoğan, Macaristan’a gidecek…
22:59 TÜSİAD davasında ara karar…
22:44 (MİT) Başkanı Kalın, Suriye Cumhurbaşkanı Şara ve Şam heyetiyle Suriye’de bir araya geldi…
21:40 TFF’nin 25 Yaş Kararı Meclis Gündeminde: “Gençlerin Umutları Yok Sayılıyor”…
21:23 Kocaeli Derince’de19 Mayıs için Yelkenler açıldı…
20:56 Kalıcı Bir Kocaelispor Olmalı…
14:14 Asayiş Haberleri…
13:09 Bakan Fidan, Sırbistan Dışişleri Bakanı Curiç ile görüştü…
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Deprem tehdidine karşı uyuyan İstanbul’u uykusundan uyandıran 6,2 şiddetindeki deprem: Kentsel dönüşüm mü kentsel göç mü?

Deprem tehdidine karşı uyuyan İstanbul’u uykusundan uyandıran 6,2 şiddetindeki deprem: Kentsel dönüşüm mü kentsel göç mü?
27.04.2025
A+
A-

* Yeni Şafak Gazetesi köşe yazarı Mehmet Akif Soysal, kaleme aldığı “Kentsel dönüşüm mü kentsel göç mü?” başlıklı yazısında, “Deprem tehdidine karşı uyuyan İstanbul’u uykusundan uyandıran 6,2 şiddetindeki deprem, herkesin şapkasını önüne alıp düşünmesine sebep olmalıdır” diyerek dikkat çekiyor.

* Detayı haberimizde!…

TÜHA / TÜRKUAZ İnternational News Agency

Kentsel dönüşüm mü kentsel göç mü? | Mehmet Akif Soysal

Mehmet Akif Soysal, Yazar

İSTANBUL, 26 NİSAN 2025 – Yazar Mehmet Akif Soysal, “Türk milleti, deprem ile mücadele için kentsel dönüşümü siyaset üstü bir platformda tartışılmalıydı ancak bunu beceremediğimiz net” şeklinde altını çiziyor ve Kentsel dönüşüm için atılan adımların, davaların ve siyasi eleştirilerin merkezi haline getirildiğini ve halbuki kaybedecek zamanın olmadığını dile getiriyor.

Fikirtepe Emlak Konut

Mehmet Akif Soysal, “Elbette şunu da ifade etmeliyiz; Fikirtepe bir kentsel dönüşüm değildir. Savunamayız! Ve yine elbette, alınacak hiçbir karar yüzde yüz doğru değildir, olamaz. Net olan tek şey; vakit daraldı, kesin doğruyu aramak yerine icraat vakti! Fakat görüyorum ki yetişemeyeceğiz. Zira böyle bir irade siyasetten öte millette yok. Varsa yoksa günlük meseleler…” olduğuna vurgu yapıyor.

10 yeni metro hattı hangi ilçelerin yıldızını parlatacak? - Emlakjet Haberleri

Metronun 1 km’si yaklaşık 50 milyon dolar! olduğunu ifade eden Soysal, 16 milyon mukimin, 2-3 milyon günlük konaklayan ile İstanbul’un büyük bir metropol olduğunu anlatan Soysal, “Bu nedenle İstanbul en büyük yatırımları almak zorunda olan bir ilimiz. Ancak bu yatırımlar da amaca hizmet etmek yerine cazibeyi arttırıyor. Fasit döngü yani…” diyor.

Kiraları Düşürmek İçin Hükümetten Yeni Adım! Kiralar, bina aidatlarıyla mı düşecek? - Trabzon Haber, Son Dakika Trabzon Haber ve Trabzonspor Haberleri

Yeni Şafak Gazetesi Yazarı Mehmet Akif Soysal, İstanbul’un master planının, ekonomik ve sosyal dengelerin gereği, refahın halka yansıtılmasının, sağlıklı nesiller yetiştirmek için yeniden acilen düşünülmesi gerektiğini hatırlatıyor ve şunları söylüyor:

“Mesela İstanbul’da kiraları düşürmek için yeni konut yapmak beyhude bir çaba olabilir. Zira büyüyen İstanbul’u yeniden büyüten bir adım haline dönüşüyor. Var olanların dönüşümü ise iki yönlü ek maliyeti beraberinde getiriyor”.

Bunlardan ilkinin ev sahiplerine evlerini yenilemek adına yüklenen yük olduğunu hatırlatan Mehmet Akif Soysal, “bunu aşmak için ek imar hakkı veriliyor; bu da şehri daha yoğun yaşanılamaz bir bölge haline getirirken farklı riskleri de beraberinde getiriyor” diyor.

Yüksek binalar İstanbul'un havasını bozuyor'

Soysal, şöyle devam ediyor:
“Upuzun binalarda kimse kimseyi tanımadan, çocukları evlerinden dışarı salamadan, topraksız tarımın ilaçla beslenen meyveleri gibi hormonlu ve faydasız bir nesil yetişmesine sebep oluyor.
Diğer yük ise; kamuya yüklenen yük. Yeni yol yapması lazım ama yer yok! O halde yeni toplu taşıma yapalım. Nasıl? Mecbur yer altı!
Peki maliyet? Km başına 50 milyon dolar ve seneler. En yakın ilçeyi kapsaması için toplam metro yatırımı 300-500 milyon dolar…
Sosyal donatı? Yetersiz. Viyadükler, açmaz. Günlük yolda geçen süre 2 saatten fazla…
İşin kötüsü ev kirası. Kira en ucuz 40 bin. Karı koca çalışsa hem de asgari ücretin üstünde 35 bin TL alsa eder 70 bin TL. 40 bin kiraya gidince kalır 30 bin TL. Bununla sağlıklı beslenme olur mu olmaz…
Peki çocuk yapar mısın? Belki kerhen 1 adet…
Tabi önce evlenmeye cesaret edilirse…
İstanbul'da yaşayanlar aslında nereli? - Gazete Haberleri
Ne yapmalı; İstanbul göç ettirilmeli.
İstanbul’a yol ve metro yatırımları yerine İstanbul’un organize olsun veya olmasın tüm sanayi bölgeleri hazine arazileri bila bedel verilerek Çanakkale’ye, Balıkesir’e, Bilecik’e vs. taşınmalı.

Ne işi var İstanbul’da deri organize sanayisinin veya konfeksiyon atölyelerinin.

Aynı şekilde taşınan kapasiteye gereken işgücü kadar aile için yine hazine arazisi ücretsiz tahsis edilerek konut inşası yapılmalı, göç sağlanmalıdır. En büyük maliyet arazidir, devlet hibe etmelidir.

3-4 katlı, çocuk parkına erişimi olan, site açmazına tabi olmayan, havası İstanbul’dan temiz, yeşili erişilebilir ilçeler kurulabilir. Hangi kaynakla? İstanbul’a yapılacak yatırım yerine oradan kaydırılacak kaynakla. İstanbul’da yapılması planlanan kentsel dönüşümün çok daha azı maliyetiyle.

Şunu da eklememiz lazım; Türkiye’nin on yıllardır karşı karşıya olduğu toplam faktör verimsizliği de bu vesileye son bulabilir.
Türkiye Yüzyılı'na "Milli Teknoloji Hamlesi"yle yürüyecek
İhtisas alanlarına göre sanayi kümelenmesi sağlanır. Buna göre girdi ve çıktı ekosistemi bir arada planlanır. Velhasıl, Türkiye Yüzyılının sanayi dönüşümü gerçekleşmiş olur.
Antalya’dan getirilen domatese, domatesin maliyetinden fazla mazot ve taşıma maliyeti ödemeye son verilmiş olur. Enflasyonuna sebep olan faktörler azalır. Verimlilik artınca cari açıkta iyileşme sağlanır.
İşveren de kazanır. Makul maliyet ile sürdürülebilir insan kaynağına sahip olur.

Detaylandırabiliriz. Uzatmayayım.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.