enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
23:49 DMM: ‘400 akademisyen usulsüz şekilde atandı’ iddiası doğru değildir
23:39 Kaynaklar: Trump, Azerbaycan ve bazı Orta Asya ülkelerini İbrahim Anlaşmaları’na dahil etmek istiyor
23:30 Antalya Büyükşehir Belediyesine yönelik rüşvet ve yolsuzluk soruşturması kapsamında 1 kişi daha tutuklandı
22:32 Arabulucular İsrail’den “ pek de güven verici olmayan” sözlü bir yanıt aldıklarını bildirdiler
22:13 Gazze’de İsrail ateşi sonucu 12’si yardım bekleyen olmak üzere 22 kişi öldü
22:02 14 ilde DEAŞ operasyonu: 26 gözaltı
21:51 Türkiye’den Suriye’ye ilk doğal gaz akışı başladı
21:37 Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Uraloğlu, Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası’nda projelerin ayrıntılarını açıkladı
10:53 Türkiye, Suriye’nin enerji altyapısını yeniden yapılandırma sürecinde üstlendiği aktif rol kapsamında bugün ülkeye doğal gaz ihracatına başlayacak
10:38 AK Parti Sözcüsü Çelik’ten CHP Genel Başkanı Özel’in açıklamalarına tepki
07:52 Komisyonun Aşırı Siyasi Mücadeleye Alet Edilme Riski
07:32 Mersin’de ünlüleri gençleştiren, şifa ve güzelliğin adresi: Getat uzmanı Dr. Işıl ÖZDEMİR!
07:21 ABD-Çin Teknoloji Savaşında Nvidia Denklemi: H20 Çiplerinde Tedarik Sorunu
07:21 ‘Yazı Tura Tiyatro’ Ayvalık Turnesinde
07:18 Unutulan Büyük Türkçe Ustası: Refik Halit KARAY
07:11 Doğu Türkistan’da neler oluyor? Doğu Türkistan sadece Doğu Türkistanlıların davası değil, Türklerin en büyük davası olması gerekiyor…
06:50 İzmir Büyükşehir Belediyesine yönelik “kooperatif” soruşturması kapsamında 65 şüpheli hakkında hazırlanan iddianame kabul edildi.
06:38 Bakan Fidan, Hamas heyetiyle görüştü
05:09 Anayasa Mahkemesi (AYM), bireysel başvuru hakkının getirildiği 23 Eylül 2012’den 30 Haziran 2025’e kadar yapılan 686 bin 484 bireysel başvurudan 573 bin 180’ini sonuçlandırdı.
03:24 “Terörsüz Türkiye” hedefi doğrultusunda kurulacak komisyonun ilk toplantı tarihi belli oldu
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Ülkemize yönelik kaynak akışı daha da hızlanacak

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Ülkemize yönelik kaynak akışı daha da hızlanacak
23.12.2023
A+
A-

Reklam

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Enflasyondaki artışın kontrol altına alınmasıyla birlikte ülkemize yönelik kaynak akışının daha da hızlanacağına inanıyoruz” dedi.

TÜHA / TÜRKUAZ İnternational News Agency

Türk bayrağı ve Atatürk siluetiCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Borsa İstanbul 150. Yıl Gong Töreni’nde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında şunları kaydetti;

Cumhuriyetimizin 100’üncü yıldönümünde borsamızın 150’nci yaşını hep birlikte gururla kutluyoruz. Borsamız ilk kez 1873’te “Dersaadet Tahvilat Borsası” ismiyle faaliyete başladı. 1985 yılındığına gelindiğinde ise İstanbul Menkul Kıymetler Borsası kuruldu. Daha sonra farklı borsalarımızı tek çatı altında toplamaya karar verdik. Borsamız bir anonim şirkete dönüşerek daha şeffaf daha dinamik, takas ve saklama kurumları ile daha entegre bir yapıya kavuştu. Türkiye Varlık Fonu’nun tesis ile birlikte Borsa İstanbul’u 2017 senesinde Varlık Fonu’nun portföyüne dahil ettik. Varlık Fonu’nun ortaklık oranı Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası’na ait payın satın alınması sonrasında yüzde 90,6’ya çıktı. Böylelikle Borsa İstanbul’un yapısal dönüşüm süreci tamamlanmış oldu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Ülkemize yönelik kaynak akışı daha da hızlanacak

Tam 1,5 asırdır ülkemizin kalkınması, büyümesi, ekonomik olarak güçlenmesi, istihdamın, üretimin ve yatırımın artması için çaba harcayan borsamızın bütün mensuplarını şükranla yad ediyorum. Borsa İstanbul bünyesinde işlem gören tüm şirketlerimize de Türkiye ekonomisine yaptıkları katkılar için teşekkür ediyorum.

“150 yılda milletimizin başına gelen her olay borsamızı etkiledi”

Borsamız 150 yıllık köklü tarihi ile Türkiye’nin son 1,5 asırdaki inişli çıkışlı yolculuğunun en yakın şahitleri arasında yer alıyor. Osmanlı Devleti’nin dağılmasından 1. Cihan Harbi’ne, Milli Mücadele’den Cumhuriyetimizin ilanına, tek parti sultasından çok partili demokrasiye geçişe, darbelerden ekonomik krizlere kadar son 150 yılda milletimizin başına gelen iyi kötü her olay borsamızı da etkilemiştir. Tabi buna bir de savaşından salgınına, küresel ölçekte yaşanan tüm gelişmeleri de eklememiz gerekiyor.

Borsa İstanbul’u sadece cumhuriyetimizin değil aynı zamanda küresel sistemin canlı tanıklarından biri olarak değerlendiriyoruz. Borsamızın serencamına baktığımızda esasen milletimizin ekonomi ve finans alanındaki mücadelesinin iz düşümlerini de görebiliyoruz. Burada öncelikle şu hususa dikkatlerinizi çekmek isterim. Borsanın ilk kurulduğu yıllar Osmanlı’nın borçlarını ödemekte zorlandığı tefeci Galata bankerlerinin devletin iliğini sömürdüğü Düyun-ui Umumiye İdaresinin teşkili ile finans kapitalin ülkeyi mali açıdan müstemlekeleştirdiği gerçekten zor ve acı verici dönemlere tekabül etmektedir.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Ülkemize yönelik kaynak akışı daha da hızlanacak

“Borsamız uzun yıllar asli görevini yerine getirememiştir”

Yine bu dönemi dikkatlice incelediğimizde Galata bankerlerinin ülkenin yerel kaynaklarını nasıl engellediklerini Osmanlı’nın sanayileşmesini nasıl dinamikleştirdiklerini çok net bir şekilde görüyoruz. Finans kapitalin 19. Yüzyılın ortalarından itibaren sadece ekonomik getiri gayesi ile değil bundan daha ziyade kontrol ve tahakküm peşinde koştuğunun sayısız örneği ile karşılaşıyoruz. Öyle ki bu dönemde Galata’da Türkler kaybeder levanterler kazanır alması toplumda kabul gören bir kanaat olarak yerleşmiştir. Borsamızın ilk dönemlerine ait bu algı daha sonra yaşanan farklı olaylarla maalesef daha da perçinlenmiştir. Her ne kadar borsamız bize Osmanlı’dan miras kalan bir kurum olsa da uzun yıllar asli görevini yerine getirememiştir.

“Battık, bittik senaryoları ile yatırımcı korkutuldu”

Borsamız yıllarca yabancıların, yerli yatırımcıları ve ülke kaynaklarını çeşitli manipülasyonlarla sömürdüğü bir platforma dönüştürüldü. Borsada yatırım yapmak yerine insamızın günlük lisanına da sirayet eden borsada oynama ifadesi aslında bu durumun bir yansımasıydı. Siyaset kurumu da 3-5 oy daha fazla kazanmak uğruna borsayı hedef alarak ne yazık ki bu algının kökleşmesine yardım etti. Son olarak bunu 14-28 Mayıs seçimleri arifesinde bir kez daha gördük. Bizzat muhalefetin cumhurbaşkanı adayı tarafından Borsa İstanbul’u yıpratmayı amaçlayan bütüncül bir kampanya yürütüldü. Battık, bittik senaryoları ile yatırımcı korkutuldu. Dövize, altına ve üretime doğrudan katkısı olmayan diğer araçlara yönlendirilmek istendi. Bu furyaya mandacı, müstemlekeci kimi ekonomistler de alkış tuttu. Halbuki başta kıta Avrupa’sı olmak üzere gelişmiş, kalkınmış ülkelerde çok farklı bir tablo söz konusudur.

“Meydanı boş bırakamayız”

Buralarda ne siyasetçiler ülkenin sermaye piyasasını kötüleyerek seçim kazanma hayali kurar ne de sistem böyle bir manipülasyona izin verir. Dahası gelişmiş ekonomilerde sermaye piyasalarının derinleşmesi ile reel sektör finanse edilirken gelişmiş sermaye piyasaları sayesinde de tasarruf oranlarının artması sağlanır. Bizim de bu doğrultuda daha kararlı bir duruş sergilememiz gerekiyor. İster siyasetçi, ister ekonomist, isterse simsar olsun sermaye piyasalarını maniple etmeye çalışan tamahkarlara meydanı boş bırakamayız. Gerek Sermaye Piyasası Kurulumuzdan gerekse Borsa İstanbul’dan bu konuda daha fazla hassasiyet ve çaba göstermelerini bekliyoruz. Devletimizin tüm imkanlarının, ilgili tüm kurumlarının bu süreçte sizlerin emrinde olduğunu özellikle vurgulamak istiyorum.

İktidarımız döneminde finansal serbestiyet, serbest kambiyo rejimi ve küresel ekonomi ile entegrasyon temel prensibimiz oldu. Göreve geldiğimiz 2002 yılından bu yana attığımız adımlarla borsamızı gazino kapitalizmin cenderesinden kurtarmayı başardık. Sermaye piyasalarımızı rantiyenin tasallutundan çıkartarak ülkemizin, milletimizin ve reel sektörümüzün hizmetinde olmasını temin ettik. Yatırım, üretim, istihdam, planlama ve ihracata dayalı ekonomik atılımları sürdürürken ekonomi ve finans sistemimizde bir çok düzenleme yaptık.

“Türkiye borsa üzerinden yabancı sermaye çekmeyi sürdürüyor”

Son 21 yılda hayata geçirdiğimiz yenilikler ve düzenlemeler sayesinde sermaye piyasamız ve borsamız köklü bir dönüşüm geçirdi. İstanbul Finans Merkezi’nin de hizmete girmesiyle birlikte Türkiye’nin finans alanındaki merkezi konumu daha da güçlendi. Türk ekonomisinin yüksek büyüme potansiyeli yerli yatırımcıların yanı sıra uluslararası yatırımcıların da ilgisini çekiyor. Son yıllarda Türk borsasına yönelik teveccühün hem içeride hem de dışarıda giderek arttığını müşahede ediyoruz. Küresel ekonomide daralma yaşanırken yabancı sermaye alkışları veya akışları her yerde gerilerken Türkiye borsa üzerinden yabancı sermaye çekmeyi yani ekonomik büyümesine finansman temin etmeyi sürdürüyor.

“Sermaye piyasalarımızın daha da derinleştirilmesine ve tabana yayılmasına ağırlık vereceğiz”

Tüm dünyada risk iştahının düştüğü, sermayenin korunaklı alanlara doğru çekildiği bir dönemde uyguladığımız mali programın bir sonucu olarak Türkiye uluslararası sermaye açısından çekim merkezi vasfını koruyor. Son 21 yılda 255 milyar dolardan fazla uluslararası yatırım çekmiş bir ülke olarak inşallah önümüzdeki dönemde sermaye piyasalarımızın daha da derinleştirilmesine ve tabana yayılmasına ağırlık vereceğiz. Bilhassa katılım finans ve İslami yatırım araçları konusunda çok ciddi bir potansiyel olduğu anlaşılıyor. Vatandaşımızın gönül huzuru ile birikimlerini değerlendireceği ve reel ekonominin istifadesine sunacağı bir iklimi tesis etmekte kararlıyız.

“Türkiye’ye kaynak akışının daha da artacağına inanıyoruz”

Enflasyondaki artışın kontrol altına alınmasıyla birlikte ülkemize yönelik kaynak akışının daha da hızlanacağına inanıyoruz. Risk pirimindeki gerileme ve kredi notumuzdaki iyileşmelerin etkisi başta borsamız olmak üzere sermaye piyasalarımızda da hissedilecektir. Enflasyondaki dengelenmeye bağlı olarak borsamızın derinliği artacak ve yatırımcılarımız finansman kaynaklarına daha rahat erişebilecektir.

Yeni, özgün ve çığır açan projelerle Borsa İstanbul’un Türkiye Yüzyılı vizyonumuza omuz verdiğini görmekten memnuniyet duyuyorum. Borsamız şirketlerimizin kurumsallaşmasında önemli bir itici güç olurken dijital ve yeşil dönüşüme de önemli katkı sağlıyor. Borsamız katılım finanstan kıymetli madenlere geniş bir alanda piyasanın ihtiyaçlarına göre kendini yeniliyor. Alt yapısını sürekli modernize ediyor. Borsamızın yerli ve milli imkanlarla geliştirdiği BISTECH 3.0 sistemin ülkemize hayırlı olmasını diliyorum. Üniversite öğrencilerine yönelik BISTECH Borsa İstanbul Teknoloji Akademimizin kuruluşunu da takdirle karşıladığımı ifade etmek istiyorum.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.