Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisinin Aydın 8. Olağan İl Kongresi’nde konuştu

TÜHA / TÜRKUAZ İnternational News Agency

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Atatürk Spor Salonu’nda düzenlenen AK Parti Aydın 8. Olağan İl Kongresi’ne katıldı.

Burada konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ak alnında bir dağ asaleti var, Hakk’tan başkasına eğilmez Efe’m, tarih boyu hep başın dik gezmişsin, yiğitliğin kitabını yazmışsın Efe’m, zafer kazanmış düşman bozmuşsun, sayıyla rakamla sayılmaz Efe’m” dizelerini okudu.

Bugün iki önemli projeyi gerçekleştirmek üzere Aydın’a geldiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İlk olarak 163 kilometre uzunluğuyla Ege Bölgesi’nin ulaşım haritasını yeniden çizen Aydın-Denizli Otoyolu’nun açılışını gerçekleştirdik. 3 gidiş, 3 geliş olmak üzere 6 şeritli 140 kilometre ana yol ve 2 gidiş, 2 geliş dört şeritli 23 kilometre bağlantı yoluyla bu eserimiz Aydın ve Denizli’yle birlikte tüm Ege’ye çok önemli katılarda bulunacak.” şeklinde konuştu. Aydın ve Denizli arasında D-320 devlet yolu üzerinden 11 ilçe geçerek trafik şartlarına göre bir buçuk ila iki saat süren yolculuk süresini 55 dakikaya indirdiklerini bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, böylece zamandan 6,4 milyar lira, akaryakıttan ise 1 milyar lira olmak üzere yıllık toplam 7,4 milyar lira tasarruf edileceğini, çevreye zarar veren araçların karbon emisyonunun da 61 ton azalacağını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti Aydın 8. Olağan İl Kongresi’nin, şehre, davaya, ülkeye ve millete hayırlı uğurlu olmasını dileyerek “Teşkilatımıza bir şekilde emek veren ama artık aramızda bulunamayan dar-ı bekaya irtihal etmiş kardeşlerimizi rahmetle şükranla yâd ediyorum. Dün vefat eden AK Parti’mizin çatısı altında milletimize hizmet yolunda uzun yıllar birlikte yürüdüğümüz Adalet Komisyonu Eski Başkanı Değerli Milletvekilimiz Ahmet İyimaya’ya tekrar Allah’tan rahmet diliyorum.” ifadelerini kullandı.

Aydın’ın adıyla müsemma bir şehir olduğunu, Aydın’dan Efe ve Zeybeklerin çıkacağını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:

“Aydın’dan darbeci çıkmaz. Şehit başbakanımız Adnan Menderes gibi milletin adamları çıkar. Aydın’dan mandacı çıkmaz. ‘Ya istiklal, ya ölüm’ diyen yiğitler çıkar. Bu vesileyle ilk fetihten İstiklal Harbimize, İstiklal Harbimizden terörle mücadeleye, vatanımız için, bayrağımız için, istiklalimiz için şehit düşen Aydınlı kahramanları rahmetle, minnetle yâd ediyorum. Ruhları şad, mekânları cennet olsun diyorum. Bugün şu gerçeği bir kez daha altını çizerek ifade etmek isterim. Eğer bu topraklar üzerinde asırlardır huzur içinde yaşıyorsak bu her bir şehidimizin sayesindedir. Eğer bayrağımız gönderde özgürce dalgalanıyorsa, ezanlarımız her gün beş vakit semaya yükseliyorsa, milletçe onurumuzla şerefimizle hayatımızı devam ettiriyorsak hiç kuşkusuz şehitlerimizin fedakârlığı sayesindedir.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yüksek şuurla tam 22 yıldır şehitlerin uğruna canlarını feda ettikleri emanetlere sımsıkı sahip çıktıklarına vurgu yaparak şöyle devam etti:

“O kahramanların çizdiği istikametten ayrılmadan Türkiye’yi yüceltmek Türkiye’nin itibarını daha da arttırmak için gece gündüz koşturuyoruz. Terörsüz Türkiye hedefimizi gerçekleştirerek şehitlerimize olan minnet borcumuzu inşallah bir nebze olsun ödemeye çalışacağız. 40 yıl boyunca kanımızı ve kaynaklarımızı sülük gibi emen bölücü terör musibetinden ülkemizi ve milletimizi biiznillah kurtaracağız. Bu hedef doğrultusunda son dönemde çok ciddi mesafe aldık. Terörü kaynağında kurutma stratejimizle bölücü terör örgütüne çok ağır bedeller ödettik. 365 gün devam eden operasyonlarımız sayesinde sınırlarımız içindeki terörist varlığını büyük ölçüde bitirdik. Irak’ın kuzeyindeki Pençe-Kilit Harekâtımızla Kandil’le ülkemiz arasına sarsılmaz bir duvar ördük. Sınır ötesi operasyonlarımızla Suriye’nin kuzeyinde oluşturulmak istenen terör kuşağını dört yerden kırıp attık. Böylece bölücü terör örgütünün emperyalist efendilerinin himayesinde Türkiye’yi güneyden çevrelemesine izin vermedik.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, salondan gelen “Çelik Kubbe” seslerine, “İnşallah geliyor” yanıtını verdi.

Terörle mücadelenin büyük hassasiyetle içeride ve dışarıda sürdürüldüğünü vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Suriye’de 61 yıllık Baas zulmünün sona ermesi ve Suriyeli muhaliflerin Şam’ı özgürleştirmesiyle birlikte bölücü teröristler iyice kapana sıkışmıştır. Şimdi kendilerine yeni patronlar arıyorlar. Bölgemizin istikrara kavuşmasını istemeyenlere şirinlik yapıyorlar. Kandan ve gözyaşlarından beslenen emperyalist güçlere göz kırpıyorlar. Ama ne yapsalar boş ne yapsalar faydasız.” diye konuştu. “Türkiye’ye ve Suriye’ye husumetle varabilecekleri hiçbir yer yok.” ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:

“Bölücü emellerin peşinden koştukça acı sona biraz daha yaklaşacaklar. Sahadaki yeni gerçeklerle yüzleşmedikçe ömürleri biraz daha kısalacak. Yabancı güç odaklarına sırtlarını dayayarak hiçbir netice elde edemezler ve edemeyecekler. Atalarımızın dediği gibi ‘el atına binen tez iner.’ Daha önce de söyledim önlerinde sadece iki tercih var, ya teröre tövbe edip silah bırakacaklar ya da tasfiye olmaktan kurtulamayacaklar. Bizim tercihimiz bunun suhulet ve sükûnetle gerçekleşmesidir.

Bizim temennimiz daha fazla kan akmadan, daha fazla yıkım olmadan terör illetinden bölgemizin kurtulmasıdır. Bizim önceliğimiz, yıllardır kan ve gözyaşı deryasına dönmüş ortak coğrafyamızda artık huzurun, kalkınmanın, istikrarın hâkim olmasıdır. Gerek Suriye devrimi gerekse iç siyasetimizde atılan adımlarla Türkiye’yi bu hedefe daha kısa sürede götürecek bir imkân doğmuştur.”

“Huzurlu, güvenli, kardeşliğin egemen olduğu ülke ve bölge bırakmak istiyoruz”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu fırsatın heba edilmemesi gerektiğine inandığını belirterek “Evlatlarımıza daha huzurlu daha güvenli, kardeşliğin egemen olduğu bir ülke ve bölge bırakmayı canıgönülden istiyoruz. Milletimiz Cumhur İttifakı’nın ne yapmaya çalıştığının gayet farkındadır. Biz de hizmetkârı olmaktan şeref duyduğumuz aziz milletimizin irfanına, basiretine ve sağduyusuna sonuna kadar güveniyoruz. Allah’ın izniyle kazanan 85 milyonun kardeşliği, huzuru ve esenliği olacaktır. Önce millet, önce memleket. Bizim şiarımız, siyasette varoluş amacımız sadece budur. İnşallah bu çizgimizden asla ve asla sapmayacağız.” ifadesini kullandı.

Kendileri içeride ve dışarıda kapsamlı ve ince düşünülmüş çalışmalar yürütürken muhalefetin nelerle meşgul olduğunu herkesin gördüğünü söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, muhalefetin popülist söylemler dışında hiçbir fikir ve teklifinin olmadığını belirtti. Muhalefetin, “Meclis kürsüsünde bol keseden vaat dağıttığını” dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ama kendi işçilerine haklarını vermiyorlar. ‘Liyakat, ehliyet’ diyerek meydanlarda kükrediler, ellerine geçirdikleri tüm belediyeleri üç, dört ayda hısım, akraba, yandaş çiftliği haline getirdiler. Açık söyleyeyim, Sayın Özgür Özel’den umutluyduk. CHP’yi olumlu yönde dönüştürmesi, CHP’yi normalleştirmesi noktasında ihtiyatlı bir iyimserlik içindeydik ancak beklentilerimizle uyumlu bir tablo göremedik.” değerlendirmesinde bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, koltuklarda oturanlar dışında CHP’de hiçbir değişim olmadığını belirterek şöyle konuştu:

“Milletle ve milletin kurucu değerleriyle hâlen barışamadılar. Milletle aynı çizgide siyaset yapma alışkanlığını halen edinemediler. Sayın Özel, siyaseti her önüne gelene duymak istediğini söylemek olarak algılıyor. Ankara’da farklı, Kars’ta farklı, Konya’da farklı, buralara gelince farklı konuşuyor. İstanbul’a gidince ise adeta süt dökmüş kediye dönüyor. Ne fikri takibi var ne söylemlerine tutarlılık var ne de kendisine posta koyanlara haddini bildirecek cesareti var. CHP’de kim sabah erken kalkarsa onun borusu ötüyor. Gazi Mustafa Kemal’in kurduğu yüzyıllık partiyi milletin artık alay ettiği çocuk oyun çadırına çevirdiler. Komiklikte, lakaytlıkta maşallah birbirleriyle yarışıyorlar. Sözlerinde, açıklamalarında ciddiyet ve ağırbaşlılığı ara ki bulasın.”