enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
01:36 Orman yangınlarıyla mücadele kapsamında Bolu’daki ormanlık alanlara girişler 01 Temmuz-30 Eylül 2025 tarihleri arasında yasaklandı.
01:19 İran-İsrail Çatışması İran Kamuoyuna Nasıl Yansıyor?
00:58 İnfografik: İsrail, İran’ı Vurdu: Nükleer Tesisler Hedef Alındı
09:17 18 ilde DEAŞ operasyonu: 39 gözaltı
09:00 Yeni haftada hava nasıl olacak?
08:49 İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi’den (DMM), günün öne çıkan haberleri…
08:28 Cumhurbaşkanı Erdoğan “kabine” toplantısına başkanlık edecek
08:13 WWF-Türkiye: “Köpek Balığı Yaşayan Deniz Sağlıklı Denizdir!”
07:27 Mesaisine bugün başlayacak Meclis Genel Kurulu’nun gündeminde bu hafta da Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) olacak.
11:18 Devlet Bahçeli: İsrail, saldırılarını coğrafyanın her yerine taşımaktadır
10:32 UHA/  İnternational News Agency’nın derlediği kısa kısa özet haberler!
10:04 Su, Suyun Önemi Türkiye’de Su Politikaları ve Su Sorunu Üzerine Kısa Anımsatmalar…
07:48 Kocaeli Valisi İlhami Aktaş’dan SS. İzmit Sanayi Sitesi’nde sanayi sitesinde inceleme ziyareti
07:46 İsrail-İran saldırılarının boyutu ne ve hangi hedeflere yönelik yapılmıştır?
07:42 İsrail-İran saldırıları askeri perspektiften ne anlama gelir?
07:39 “ABD’de Gazeteci Yaşamı ve Türkiye’ye Haber Aktarımı” söyleşisi Basın Evi’nde gerçekleşti
07:38 İsrail-İran saldırılarının nükleer müzakerelere etkisi ne olur?
07:33 Devlet arşivlerinde adına 1839’dan itibaren rastlanan ve 2016’da İçişleri Bakanlığına bağlanan Jandarma Teşkilatı, 186 yaşında
23:19 Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan barış için yoğun diplomasi trafiği
18:46 Kocaeli Kartepe’de Lezzet ve Kültürün Buluşması: Gastronomi Festivali Coşkusu Başladı
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Çin’in Afganistan Politikası

Çin’in Afganistan Politikası
25.10.2021
A+
A-

ANKARA-TÜHA HABER / SETA bağımsız, tarafsız düşünce ve yayın kuruluşu, Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı araştırmacılarından Araştırmacı Deniz İSTİKBAL, ‘Çin’in Afganistan Politikası | Fırsatlar ve Riskler’ konusunda yapmış olduğu ‘Analiz’de, Afganistan’ın siyasi, ekonomik ve toplumsal konumu ile birlikte Çin’in Afganistan politikası ve ikili iş birliği imkanları inceleniyor.

Deniz İstikbalYurtta sulh, cihanda sulhAraştırmacı Deniz İSTİKBAL, ‘Çin’in Afganistan Politikası | Fırsatlar ve Riskler‘ konusunda yapmış olduğu ‘Analiz’i TÜHA) TÜRKUAZ Uluslararası Haber Ajansı‘ndan Ataner YÜCE‘ye değerlendirdi.

Deniz İSTİKBAL, Yeni İpek Yolu’nun Orta ve Batı Asya’ya açılan kapısı olan Afganistan coğrafyasının zengin yer altı kaynaklarına sahip bir önemli bir bölge olduğunu belirterek, Lityum, bakır, gümüş, altın, platin, uranyum, petrol ve doğal gaz kaynakları açısından büyük potansiyel taşıyan Afganistan’ın son elli yıldır elindeki imkanları değerlendiremediğine dikkat çekti.

Sovyetler Birliği ve ABD işgallerinin ülkenin altyapısını ciddi anlamda tahrip ettiğini ve iç savaşın ekonomik gelişmeyi sekteye uğrattığını söyleyen İSTİKBAL, Afganistan’ın 2021’de Taliban tarafından yeniden kontrol edilmesiyle farklı ve karmaşık yeni sorunlarla karşı karşıya olduğunu, ülkenin maruz kaldığı birçok problemin kaynağı olan istikrarın sağlanamamasının ve güvenlik sorunları merkezi otoritenin güçlendirilmesini gündeme getirdiğini anlattı.

Deniz İSTİKBAL, “Ancak Taliban yönetimini tanımayan uluslararası toplum ülkeden gerçekleşen göç dalgasıyla birlikte bölgeye daha fazla ilgi göstermeye başlamıştır. Çin de Afganistan’ın sınır komşusu olan bir aktör olarak bu ülkenin istikrarına katkı sağlayabilecek konumdadır. Siyasi, ekonomik ve teknolojik imkanlarıyla Çin, Afganistan’ın altyapısını yeniden inşa edebilecek kapasiteye sahiptir. Taliban ile ikili görüşmeleri uzun süredir yürüten Pekin yönetimi bölgesel istikrar, güvenlik ve ekonomik kalkınmayı öncelemektedir” dedi.

Ekonomik perspektife sahip bu analizin Afganistan’ın siyasi, ekonomik, toplumsal istikrar arayışını ve Çin’in Afganistan politikasını yeni konjonktürü temel alarak incelendiğini ifade eden İSTİKBAL, Afganistan’da Taliban’ın tekrar iktidara gelişiyle ülkenin hangi yöne doğru gideceği belirsizliğini koruduğunu, bu süreçte Asya’nın en güçlü aktörleri arasında yer alan Çin öne çıkarken Pekin’in özel olarak Taliban’a ve genel olarak da Afganistan’a yönelik stratejisi belirsizliğini de muhafaza ettiğini açıkladı.

“İlk bakışta tarafların ekonomik kalkınma, altyapının iyileştirilmesi, güvenlik ve istikrar için iş birliği imkanlarını artırdığı görülmektedir” diyen Araştırmacı Deniz İSTİKBAL, Afganistan’ın tarım ağırlıklı ekonomik yapısının ve elli yıllık karmaşa döneminin göz önüne alındığında Çin’in ülkenin yeniden inşasında görev almasının da muhtemel olduğunun altını çizdi.

Deniz İSTİKBAL, şöyle devam etti:

“İkinci bir bakış açısıyla değerlendirildiğinde ise dünyanın en büyük dış ticaret, satın alma gücü ve döviz rezervine sahip aktörü olarak Pekin’in Afganistan politikası küresel güç olma yolunda önemli bir eşik olarak ortaya çıkabilir. Ekonomik düzeyde Çin’in son yirmi yılda dünyanın farklı bölgelerine yaptığı yatırımlarla tecrübe ettiği kalkınma girişimleri Afganistan için yeni bir dönüşüme işaret etmektedir. Söz konusu dönüşümün nasıl gerçekleşebileceğine odaklanan bu analiz tarihsel perspektifle ikili ilişkileri ele almakta ve Çin’in Afganistan siyasetini ekonomi politik bir yaklaşımla analiz etmektedir”.

İSTİKBAL, Afganistan’ın dış yardımlara ihtiyaç duyan, özel sektörün zayıf, imalat sanayi üretim çeşitliliğinin düşük ve tarım sektörüne bağımlılığın fazla olduğu bir ülke konumunda olduğuna şaret ederek, İklim şartlarına bağlı olarak yapılan tarımsal üretimin ise verimlilik açısından dünyadaki örneklerine kıyasla ülkenin ihtiyaçlarını karşılayamadığını belirtti.

Yerel finansal kaynakların yatırımlar için yeterli olmayışının da dış kaynaklara olan ihtiyacı artırdığını açıklayan Deniz İSTİKBAL, ancak ülkenin küresel iş yapma kolaylığı endeksinde 190 ülke arasında 173. sırada bulunduğunu aktardı.

Araştırmacı İSTİKBAL, Güvenlik kaygıları nedeniyle dışarıdan gelen yatırımların da düşük bir seviyede bulunduğunu hatırlatarak, toplam yabancı yatırım stokunun 5 milyar dolar olduğu tahmin edilirken en büyük yatırımcının 3,48 milyar dolarla Çin olduğunun bilindiğini ve Afganistan’ın aynı zamanda en büyük ticaret partnerlerinden olan Çin’in bu ülkenin sınır komşularından biri olduğunu açıkladı.

“Güvenlik harcamalarının kamu bütçesi içinde yüzde 28’lik bir yer kapladığı ülkede dışarıdan gelecek yardımlara bağımlılık söz konusudur” diye konuşan  Deniz İSTİKBAL, “Afganistan, Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) çekilmesinin ardından Taliban’ın yönetimi yeniden devral masıyla birlikte finansal bir karmaşaya doğru sürüklenmektedir” dedi.

İSTİKBAL, Afganistan Merkez Bankası rezervlerinin ABD’de bulunması, uluslararası kredi ve yardımların dondurulmasının Taliban yönetiminin finansal kabiliyetini önemli derecede azalttığını, ülkenin yeniden inşası için ihtiyaç duyulan ekonomik kaynaklara sahip olmayan Taliban’ın farklı aktörlerle iş birliğine gitmesinin de  muhtemel olduğunun altını çizdi.

Ulusal ekonomik kaynaklarını dış piyasalara açan Çin’in, küresel ticaret ve üretimin en önemli ülkesi haline geldiğine de değinen Araştırmacı Deniz İSTİKBAL, Artan refah dünyanın farklı bölgelerine yatırımlar yapılmasını sağlamış ve ikili ilişkilerin geliştirilmesinden tüm taraflar büyük yarar görmüştür. Fakat Çin’in ekonomik yükselişinden hem küresel sanayi sektörü zarar görmüş hem de istihdam negatif olarak etkilenmiştir. Özellikle Çin’deki ucuz maliyet ve üretim birçok ülkenin rekabet gücünü zayıflatmış” olduğunu ifade etti.

İSTİKBAL, Afganistan’daki istikrarsızlığın ise Çin’in bölgeye yatırım yapmasına engel olmamış ancak yüksek miktarda kaynağın da ayrılmadığını belirterek, Pekin yönetimin Taliban’ın yönetimi devralmasıyla yeni bir politika benimsediğini, bölgeye herhangi bir askeri müdahalede bulunmamış olan Çin’in Afganistan için iş birliği yapılabilir bir ülke konumunda bulunduğuna dikkat çekti.

Araştırmacı Deniz İSTİKBAL, Ekonomik perspektife sahip bu analizin Afganistan’ın siyasi, ekonomik, toplumsal istikrar arayışını ve Çin’in Afganistan politikasını yeni konjonktürü temel alarak incelediğini kaydetti.

YAZAR HAKKINDA

DENİZ İSTİKBAL, Lisansını İstanbul Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü’nde (2016) tamamladı. Yüksek lisansını Marmara Üniversitesi Uluslararası Politik Ekonomi Bölümü’nde “Güney Kore ve Türkiye’nin Kalkınma Planlarının Ekonomi Politik Analizi” adlı tezi (2018) ile bitirdi. Doktora eğitimine İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde “Afrika’da Çin Yatırımları: Nijerya, Güney Afrika ve Kenya (2005-2019)” adlı doktora tezi ile devam etmektedir. SETA Vakfı’nda ekonomi araştırmaları alanında çalışan İstikbal’in akademik ilgi alanları arasında ekonomik kalkınma, ekonomi politik, enerji ekonomisi, enerji güvenliği, tarım ekonomisi, uluslararası finans kuruluşları, dış yardım, Çin dış politikası, Afrika ve Asya Pasifik gibi konular yer almaktadır.

[TÜHA Haber Ajansı, 25 Ekim 2021] 

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.