enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
23:11 Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, “Bu yeni yerleşke, geçmişin tecrübesiyle geleceğin ufkunu birleştirecektir”
22:58 TBMM Başkanı Kurtulmuş, Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun 10. toplantısında konuştu
09:50 Türkiye’deki sinema salonlarında bu hafta korku ve gerilimden komediye, aksiyondan animasyona 9 film vizyona girecek.
07:58 Tarihi ve kültürel bir mirasın peşinde: Türk-İslam Arkeolojisi
07:33 Türkiye’nin demokrasi performansı, uluslararası endekslerde belirgin bir gerileme sergiledi…
07:25 Son Düzlük ve PYD/YPG/SDG Üzerinden Ayak Oyunları
07:25 İsrail’in Bölgeyle Savaşı Amerika’nın Çıkarına mı?
07:18 İletişim Başkanı Duran: “İsrail’in Gazze’de başlattığı yeni saldırı dalgası soykırım suçlarının kanlı bir aşamasıdır”
07:17 Rusya’da en yüksek maaş alan sektörler açıklandı
07:03 Alışılmış Ezber Döngüsü
07:02 Rusya’da enflasyonu düşürme çabaları sonuç veriyor
22:55 Türkiye Macaristan Ekonomik ve Ticaret Toplantısı İstanbul’da Gerçekleşti
21:55 Yeni Anayasa ve Aleviler paneli Ankara’da yapıldı
21:16 Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından yapımı tamamlanan Gölcük Otobüs Terminalinin tanıtımı yapıldı…
16:00 Krediler Tükeniyor!
15:27 UEFA Şampiyonlar Ligi’nde 2025-26 sezonu bugün lig aşamasının ilk hafta maçlarıyla başlayacak…
07:42 Tarihle Mayalanan Şehir Afyonkarahisar’da 7. Uluslararası Gastro Afyon Turizm ve Lezzet Festivali 19 Eylül’de Başlıyor
07:08 Eğitim-İş raporuna göre şehir dışında okuyan öğrencilerin aylık giderleri 50 bin TL’yi, üniversiteye başlarken yapılan ilk masraflar ise 100 bin TL’yi geçti.
03:27 Türkiye’nin yerli ve milli gururu T10F Togg, ön satış öncesi deneyim merkezlerinde ziyarete açıldı…
03:12 CHP’nin 38. Olağan Kurultayı ile 6 Nisan 2025’teki 21. Olağanüstü Kurultayı’nın iptaline ilişkin dava, 24 Ekim Cuma gününe ertelendi
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Ayasofya’nın Dirilişi, Nasipsizler ve Çaresizler

Ayasofya’nın Dirilişi, Nasipsizler ve Çaresizler
26.07.2020
A+
A-

TÜHA HABER / SETA Genel Koordinatörü Prof. Dr. Burhanettin DURAN, “‘Ayasofya’nın dirilişi’ bu saatten sonra Türkiye’nin uluslararası sistemde etkili aktör olma hamlelerini sembolize eden bir gerçekliktir” dedi.

  Prof. Dr. Burhanettin DURAN

“Hamdolsun, önceki gün (dün) kılınan Cuma namazı ile Ayasofya, yeniden cami oldu” diyen Prof. Dr. Burhanettin DURAN, “Bu kutlu günü görebildiğim için çok mutluyum. Sembollerle doluydu 89 yıl sonra kılınan bu ilk Cuma namazı” ifadesini kullandı.

Prof. Dr. Burhanettin DURAN,  yüzbinlerin coşkusunun Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Kuran tilavetiyle, minberdeki iki yeşil sancak, kılıçla ve Fatih’in türbesine ziyaretle bütünleştiğinin altını çizdi.

“Türkiye’nin bağımsız iradesinin bir tecelli anı olan bu açılış, kuşkusuz Erdoğan’ın liderliği ve milletimizin ona duyduğu güven sayesinde gerçekleşti” diyen Prof. Dr. Burhanettin DURAN, Ayasofya’nın dirilişi” bu saatten sonra Türkiye’nin uluslararası sistemde etkili aktör olma hamlelerini sembolize eden bir gerçeklik olduğuna dikkat çekti.

Prof. Dr. Burhanettin DURAN, “Milli kimliğimizin eksik bir yapıtaşının yerine koyulmasıdır. Ülkemizde demokrasi var oldukça bu açılışı geri çevirmeye hiçbir siyasetçi cesaret edemez” dedi.

Ayasofya’nın yeniden camiye çevrilmesini tekbirlerle karşılayanlar olduğu gibi “Erdoğan’a yaramasın” diye üzüntülerini içlerine gömenlerin de olduğunu  söyleyen Prof. Dr. Burhanettin DURAN, “İçerdeki laikçi endişelilere kıyasla Müslüman dünyanın çoğunluğunun gönlünün önceki gün (dün) İstanbul’da, Ayasofya-i Kebir Camii-i Şerifindeki namazda olduğunu biliyoruz. Gönlü orada olup da namazda yer bulamayanların heyecanı ve aidiyeti makbuldür. Artık Ayasofya Müslümanların “büyük camisi” olarak her zaman ibadete açıktır. Müze olmasının hüznünü yüreğine bastıranların bu kavuşmayı yaşaması haklarıdır” şeklinde altını çizdi.

Prof. Dr. Burhanettin DURAN, ancak muhafazakâr-İslami geçmişten gelip de Ayasofya’nın dirilişinin heyecanını hissetmemenin bir nasipsizlik olduğu görüşünde olduğunu hatırlatarak, “Davet edilip de gelmeyenler, Ayasofya’da namaz kılmanın “gençlik hayali olmadığını” belirtenler bu kutlu anın sevincini duyamadılar. Bu nasipsizliklerine onların adına üzüldüm” dedi.

“Dünyadan gelen “hayal kırıklığı ve üzüntü” ifadeleri Türkiye’nin bu kararını eninde sonunda kabul etmekten öteye gidemez” diyen Prof. Dr. Burhanettin DURAN, Yunanistan ve bazı Hristiyan din adamlarının suçlamaları dışında Ayasofya’nın camiye çevrilmesinin peşini kovalayacak bir siyasi dalga beklenmediğini açıkladı.

Prof. Dr. Burhanettin DURAN, Batı medyasının ideolojik kampanyalarının “hilafet geri geliyor” argümanıyla devam edeceğini belirterek, “Siyasi liderler sembolleri kullanırsalar da asıl reel çıkar ve hesaplara bakarlar. Türkiye’nin Suriye, Irak, Libya ve Doğu Akdeniz’deki hamlelerini asıl hesap edilmesi gereken konular olarak görürler. Semboller ve ideolojik etiketlemeler bu hamleleri baskılamak için seferber edilir. “Yeni Osmanlıcı ya da İslamcı” denmesi Ankara’nın kendi milli çıkarlarını proaktif şekilde gerçekleştirmeye çalışmasını önleyemez” dedi.

“Türkiye, dış politikadaki dinamizmini ideolojik bir saik ile değil, bölgesinin istikrarı ile ilişkilendiriyor” diyen Prof. Dr. Burhanettin DURAN, şöyle devam etti:

“Kendi milli güvenlik çıkarlarını korurken diğer aktörlerle hem rekabet hem de iş birliği düzleminde ilişki kuruyor. İttifakların anlamının yeniden tanımlandığı uluslararası sistemde yeni güç boşlukları oluşmaya devam edecek. Bunları doldurmada liderlerin fark yarattığı çok açık. Başkan Trump’ın rakibi Biden’ı eleştirirken dünyanın zeki liderleri (Şi, Putin ve Erdoğan) ile rekabet edemeyeceğini söylemesi bu gerçekliğe işaret ediyor. Eski Ulusal güvenlik danışmanı Bolton’un kitabındaki anekdotların da gösterdiği gibi Macron dahil hiçbir Avrupalı lideri bu kategoride görmemesi de hayli ilginç.

Yani, çok net, Ayasofya’nın camiye çevrilmesinin Erdoğan’a nasip olması liderlik performansıyla ilgili. Muhalefet “müzeden yeniden camiye çevrilmeye” itiraz etmeyerek kendilerince Erdoğan’ın “kimlik siyaseti” yapmasını önleme derdindeler. Bu sessizliğe en güçlü itiraz Orhan Pamuk’tan geldi: “Bu, basitçe, ‘Kemal Atatürk’ün laikliğine artık saygı duymuyoruz’ demek anlamına geliyor… Dünyanın geri kalanına Batı’dan memnun olmadıklarını söylüyorlar… Ancak muhalefetin de buna karşı çıkmaması beni şaşırtıyor.” Yani, “Batılılaşmayı, Kemalist laikçiliği” zayıflatan bir eyleme tepki verilmemesinden rahatsız. Pamuk geriden geliyor.

Kılıçdaroğlu, bu milletin değerleri ve sembolleri üzerindeki polemiklerin Erdoğan’a yarayacağını çok iyi biliyor. Milletimizin Batı algısı da hayli dönüştü. Ancak Pamuk da bir noktada haklı
“Ayasofya’nın dirilişi” AK Partinin “Kemalist devletçiliğe” savrulduğu argümanını zayıflatarak muhafazakâr seçmeni memnun ediyor.

İtiraz etseler de etmeseler de Erdoğan kazanıyor”.

HABER : Ataner YÜCE

[TÜHA Haber Ajansı, 26 Temmuz 2020] 

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.