enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
12:48 Işıkhan: Tamamlayıcı emeklilik sistemiyle ilgili çalışma yok
12:34 Gazeteci Aslı SÖZBLİR’in Sabah Kahvesi’nde ‘Orada neler oluyor’
00:16 Dünya Bankası’nın raporuna göre, “Gazze Şeridindeki Enkazı Kaldırmak Yıllar Sürecek”
00:11 Zelenski Biden’e “Zafer Planı”nı Açıkladı
00:10 Noterlere yeni düzenleme: Bugün Adalet komisyonunda
00:10 Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Göktaş, Birleşmiş Milletler Cenevre Ofisi’ndeki toplantıda konuştu
00:10 Bakan Yerlikaya: FETÖ ile mücadele kararlılıkla devam edecek
00:09 Gazeteci E. Ataner YÜCE, sen ne dersen de ‘Dünya Dönüyor’
00:09 Gazeteci Mustafa SALMAN’dan AK Parti’yle ilgili geçen haftanın gündemi
00:08 Spor Muhabiri Mustafa SALMAN’dan ‘Spor Gündemi’ne damgasını vuran spor haberleri
00:08 Bakan Tunç: Hain örgütün her bir üyesi Türk adaleti önünde mutlaka hesap verecek
00:07 Fırat Kalkanı bölgesinde 2 terörist etkisiz hale getirildi
00:07 Terörist elebaşı FETÖ’nün ölümünü örgüte yakın siteler ile yeğeni duyurdu
00:06 Parti Sözcüsü Çelik, MKYK toplantısı sonrası: “Terörist başı Gülen İslam’a ihanet etmiş, insanlığa, milleti”mize ihanet etmiş bir haindi”
00:06 MSB: FETÖ elebaşı vatansız olarak öldü
00:05 Kurtulmuş: İsterdik ki ömür boyu hapislerde çürüsün
00:05 Belçika’da Yerel Seçimler: Emirdağ Asıllı Emir Kır’ın Brüksel’deki Zaferi
00:03 8. Uluslararası Adana Lezzet Festivali binlerce kişiye lezzet şöleni yaşattı
00:03 Bakan Fidan: Karanlık örgütün elebaşı öldü
00:03 İşte Şehit HAMAS Lideri Yahya Sinvar’in Vasiyeti
TÜMÜNÜ GÖSTER →

27 Mayıs ve Ali Fuat Başgil

27 Mayıs ve Ali Fuat Başgil
03.06.2024
A+
A-

“Toplumlarda demokrasi ve hukuk fikrinin gelişmesi sadece okuyarak değil, hatta daha çok tecrübelerle mümkün oluyor”. Taha AKYOL

TÜHA / TÜRKUAZ İnternational News Agency

Taha Akyol'u dolandıranlar yakalandı | soL haber

Duayen Gazeteci ve KARAR Gazetesi köşe yazarı Taha AKYOL, kaleme aldığı “27 Mayıs ve Ali Fuat Başgil” başlıklı köşe yazısında,

“Toplumlarda demokrasi ve hukuk fikrinin gelişmesi sadece okuyarak değil, hatta daha çok tecrübelerle mümkün oluyor” diyor.

Bu bakımdan 27 Mayıs darbesinin özel bir önemi olduğunun altını çizen yazarı Taha AKYOL yazısında, “Hem darbe ortamına sebebiyet veren politikacıların karşılıklı hataları… Hem darbecilerin “devrim” tutkusuyla katmerlenen hataları, hatta suçları” bulunduğuna dikkat çekiyor.

Değerli gazeteci Sedat Ergin, bu konuda, kitap çapında kapsamlı bir araştırma yayınladığını hatırlatan AKYOL, 27 Mayıs – 1 Haziran arasında Hürriyet’te 6 gün yayınlandığını ve KARAR Gazetesi okurlarıma tavsiye ediyor.

Taha AKYOL da, konuyla ilgili olarak bir değerlendirme bulunuyor.

MECLİS’İ AÇABİLMEK!

27 Mayıs darbesi konusunda eline kalem aldığından beri çok yazdığını ifade eden AKYOL, “Kuvvetler Ayrılığı Olmayınca, Otoriter Demokrasi” adlı kitabında 27 Mayıs darbesine sürüklenişi ayrıntılarıyla anlattığını ve kaleme aldığı “27 Mayıs ve Ali Fuat Başgil” başlıklı köşe yazısında, 27 Mayıs’ın etkilerine dikkat çekmek istiyor.

Evet, Cumhuriyet gazetesinin 25 Ekim 1961 günlü şu manşetinde, 27 Mayıs’ın bütün etkilerinin özetini görmek mümkündür:

2-001.jpg

Darbe yapılmış, idamlar infaz edilmiş, darbenin anayasası yürürlüğü girmiştir. Yürürlükteki Anayasa’nın herkesi bağlaması gerekmez mi? Fakat Komutanlar, dört parti liderine, İnönü, Gümüşpala, Bölükbaşı ve Alican’a üç şart içeren bir ‘protokol’ imzalattırmaktadır:

1. Cemal Gürsel Cumhurbaşkanı seçilecektir.

2. Kayseri cezaevinde hapis yatan Demokrat’lar affedilmeyecektir.

3. Darbecilerin emekli ettikleri subaylar orduya geri dönemeyecektir.

Ord. Prof. Dr. Ali Fuat Başgil / Büyük Hukukçular / Hukuk Ansiklopedisi

BAŞGİL’İN ADAYLIĞI

Anayasa Profesörü Ali Fuat Başgil, o dönemde dik duruşuyla, liderleri asılan, kendileri “kuyruk” diye aşağılanan milyonlarca Demokrat Partili vatandaşın şeref ve haysiyet simgesidir.

AP listesinden bağımsız Samsun Senatörü Başgil, Cumhurbaşkanlığına aday olacağını açıklamış, Ankara’ya gelmiştir. Darbecilerden iki general, Sıtkı Ulay Ve Fahri Özdilek onu Başbakanlığa çağırırlar. Başgil’i nasıl tehdit ettiklerini. Sıtkı Ulay “merd-i kıpti sirkatin söyler” misali, bizzat kendisi açıklamıştır. İşte, 27 Mayıs 1986 günlü Milliyet:

2.jpg

Sadece ölüm tehdidi değil… Başgil aday olursa, Meclis’i kapatacaklar, ikinci darbeyi yapacaklardı. İstanbul Sıkıyönetim Komutanı Korgn. Refik Tulga başkanlığında oluşan “Türk Silahlı Kuvvetleri Birliği” adlı cuntanın kararı buydu! Genelkurmay Başkanı Cevdet Sunay, çaresiz, parti liderlerine “Mademki partinizin başkanısınız, bir horoz gibi tavuklarınızı kanatlarınızın altında tutun” diyordu.

 

Başgil, Meclis’in açılabilmesi için adaylıktan çekildi, senatörlükten de istifa etti. İnönü’nün de bu defa darbeye karşı çıkmasıyla 25 Ekim 1961 günü Meclis açılabildi. Gürsel Cumhurbaşkanı seçildi, yine de 156 milletvekili Gürsel’e protesto oyu verdiler.

‘DEVRİM’ SORUNU

Meclis açılmış fakat silahlı tasallut sona ermemişti. 1961 Anayasası ile kendilerini “Tabii senatör” yaban darbecilerin tehditleri bitmedi, “Üniformalarımızı çıkardık ama tabancalarımızı bırakmadık” diye konuşmaları tarihe geçti.

27 Mayıs darbesi yargıda “temizlik” yaparak “devrimci” yargıçların hakim olduğu bir yapı kurdu ve 1961 Anayasası ile bu yargıya “bağımsızlık” verdi. Vesayet anayasalaştırıldı.

Tarihten bir sayfa... - Jineps Gazetesi

                           Talat AYDEMİR                                                                      Doğan AVCIOĞLU

Dahası, “27 Mayıs devrimi”nin eksik kaldığını söyleyen yeni cuntalar kuruldu. Sadece Talat Aydemir değil, Doğan Avcıoğlu’nun fikrî etkisi altında oluşan cuntanın darbe teşebbüsü, 12 Mart Muhtırası ile meşru hükümet devrilmek suretiyle ancak önlenebildi.

1960’lı ve 1970’li yıllar, kısa istikrar seneleri dışında, Türkiye’nin kayıp yıllarıdır. “Devrim”in hukuktan üstün sayılması; köylü ağırlıklı toplumlarda genel olarak görülen bir tür “Baas” özentileriydi. Miadını çoktan doldurdu.

Türkiye; hukukun “devrim”den de “dava”dan da üstün olduğunu idrak ederek, kuvvetler ayrılığını, yargının bağımsız ve tarafsız olmasını, evrensel hukukun düzeyinde hak ve hürriyetleri gerçekleştirerek “muasır medeniyet”e ulaşabilir, başka yol yok.

***

Yazar hakkında

Taha Akyol 1946 senesinde Yozgat’ta dünyaya geldi.

İlkokul, ortaokul ve lise öğrenimini Yozgat’ta tamamlayan Akyol, üniversite eğitimini İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi‘nde tamamladı.

Yazarlık kariyerine 1977 senesinde Her Gün gazetesinde başladı.

80 darbesi öncesinde bir süre Milliyetçi Hareket Partisi yönetiminde görev aldı.

Darbe sonrasında tutuklanan Akyol uzun müddet Mamak Cezaevi‘nde yattı. Sonrasında Askeri mahkemede yargılandı ve beraat etti.

Sonraları Yankı dergisinde, TercümanMeydan ve Milliyet gazetelerinde çalışan Akyol, 80’li yılların ortalarından itibaren “Türk milliyetçisi” çizgiden uzaklaşarak “muhafazakar-liberalizme” yöneldi.

Şu an Hürriyet gazetesinde yazarlığa devam eden Taha Akyol evli ve iki çocuk babasıdır.

Taha Akyol aynı zamanda  TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi mütevelli heyeti üyesidir.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.