enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
11:06 2026 Yılında Otoyol ve köprü geçiş ücretlerinde yeni bir düzenleme
08:56 Çorum’un yöresel lezzetleri arasında bulunan, kurabiye türü olan Çorum şekerlemesi tescillendi…
08:47 Demir-Çelik sektöründen Türkiye ihracatına 2.3 milar dolarlık güçlü katkı
08:38 Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy: 180 kültür varlığı 2025’te Türkiye’ye iade edildi
08:36 Millî Savunma Bakanı Yaşar Güler, TSK Spor Gücü Kır Koşusu Takımını Kabul Etti
08:04 Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi’den, CHP Kongre ve Kurultay davalarına yeni karar
07:58 Güzelliğin Karanlık Yüzü: Denetimsiz Estetik
07:46 Hatay Sörf Merkezi LC Waikiki sponsorluğunda yılın son sörf şenliğini gerçekleştirdi
07:19 Uyuşturucuya Karşı Sadece Operasyon Yetmez!
07:19 Türkiye’de bir ilk: Derince’den yükselen “Noterli” devrim!
07:06 İletişim Başkanı Duran, İstanbul’da1 Ocak’ta sabah namazının ardından yapılacak Filistin’e destek yürüyüşü için çağrıda bulundu
06:37 Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Sarıyer-Kilyos Tüneli inşaatında incelemelerde bulundu…
06:37 CHP Genel Başkanı Özel, “Erdoğan İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı’nı, saray rejiminin muhafızı olarak nitelendirip yetkilendiriyor”
16:40 ABD Başkanı Trump: Venezuela’da gemilerin yanaştığı büyük bir tesis vuruldu
16:33 Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov: Kiev yönetimi ve Batılı destekçileri bu toprak düzenini tanımak zorunda
16:24 Yemen hükümeti de ülkede Olağan Üstü Hal ilan edildiğini duyurdu.
16:16 Kremlin Sözcüsü Peskov: Putin’in konutuna saldırı girişimi terör eylemidir
13:49 HÜRJET, Avrupa ve NATO üyesi bir ülkenin envanterine giriyor.
11:52 Kahraman şehitlerimiz için veda töreni düzenlendi
05:12 Yalova’da operasyon sırasında şehit olan polis memuru Turgut Külünk’ün acı haberi ailesine ulaştı
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Yaptırım savaşları

Yaptırım savaşları
A+
A-

Dünyanın eski dünya olmadığının hepimiz farkındayız da yeni dünyanın nasıl bir dünya olacağı konusunda pek anlaşamıyoruz.

Prof. Dr. Hasan B. YALÇIN & İstanbul Ticaret Üniversitesi 

Kimilerine göre dünya artık bilim çağı denen bir döneme girdi ve özellikle yazılım şirketlerinin öncülüğünde neoliberal eğilimlerini kuvvetlendirerek ilerleyecek. Kimilerine göre bu yazılım çağı tepkisini de beraberinde getirecek ve milliyetçilik başta olmak üzere liberalizm karşıtı fikirler güç kazanacak. Kimilerine göreyse dünya yeni bir Soğuk Savaşa giriyor.

Bu iddiaların hepsi tartışmaya açık ve zaman zaman da birbiriyle kesişebiliyor. Ama öyle ya da böyle bir dönüşümün eşiğinde olduğumuzu kimse inkar etmiyor. Dönüşümün nasıl şekilleneceğini öngörebilmek için mücadelenin araçlarına bakmakta fayda var. Bana göre şimdilik çekişmelerin temelini ekonomik rekabet oluşturuyor.

Bu sıcak savaşların kullanılmadığı ya da kullanılmayacağı anlamına gelmiyor. Aksine örneğin Ukrayna Savaşı bu tür bir hesaplaşmanın ürünüdür diyebiliriz. Benzerlerine de başka alanlarda rastlama ihtimalimiz oldukça yüksel.

Fakat bir yandan da haber değeri az da olsa yoğun bir ekonomik hesaplaşma dönemine girdiğimiz tespitini yapmak lazım. Ukrayna Savaşı bile çoğunlukla ekonomik yıpratma çabaları etrafında şekilleniyor. Rusya’ya yönelik yaptırımlar, Avrupa’ya yönelik Amerikan baskısını falan düşündüğünüzde bu zemindeki rekabetin devlet davranışlarını çok etkilediği görülebilir.

Aynı mantıkla ABD’nin Çin’i de baskı altına almak istediğini biliyoruz. Belki Trump döneminde zikredildiği gibi açık seçik yapılmıyor ama ABD Çin’in özellikle Avrupa pazarındaki etkinliğini bastırmak için yoğun bir propaganda yapıyor. Batı basınında her gün bu tür yazılara rastlayabilirsiniz. Almanya’nın mesela Çin’le ticaretini gözden geçirmesi gerektiğine, Ukrayna Savaşı’ndan ders çıkarması ve bir daha bu tür ülkelerle derin ticari bağlar kurmaması gerektiğine dair çokça yazı çıkıyor. Bu yazılar biraz da tehdit tonu barındırıyor.

Ancak bu rekabetin diğer tarafını hep gözden kaçırıyoruz. Çin de aslında ticari ilişkilerini dünyadaki konumunu güçlendirmek ve savunmak için kullanıyor. Çin dış politikasına yönelik ufacık bir eleştiri bile Çin’den yaptırım ya da yaptırım tehdidine maruz kalıyor. Norveç’ten tutun da Afrika ülkelerine kadar birçok devlet ve şirket bu tehdidi hissediyor.

Dünya siyasetinde ekonomik güç yoğun biçimde siyasetin aracı haline gelmiş gibi. Türkiye’min ekonomik bağımsızlık mücadelesi bence bu açıdan çok önemli. Türkiye jeopolitik çıkarlarını savunmak için ekonomik baskılara maruz kalmamanın yollarını bulmak zorunda.

[TÜHA Haber Ajansı, 20 Aralık 2022]

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.