enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
09:15 Kelepçe: İnceliksiz Bir Uygulama
09:12 Uluslararası Tekstil Fuar’nın kalbi Moskova Crocus Expo’da atacak…
07:47 Hiroşima’nın 80. yıldönümünü neden yeni nükleer silahlarla anıyoruz?
07:42 Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu (TİHEK) Başkanı Fahrettin Altun, ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’ diyen bir kamu felsefesinin takipçileriyiz.”
07:28 Türkiye’de Sigara, Alkol, Kumar ve Uyuşturucu Bağımlılığının Ekonomik Maliyeti” 78 milyar dolara ulaştı
07:24 2025 Yılı YAŞ Kararları: TSK Neden Apolitik Olmalı? -II-
07:21 Türkiye’nin Balkanlardaki Yeni İşbirliği Girişi’nde, Balkan Barış Platformunun potansiyel faydaları ve karşılaşabileceği zorluklar nelerdir?
07:14 Srebrenitsa Soykırımı, Milliyetçilik ve Uluslararası İnkar: Postyapısalcı Bir Değerlendirme
07:10 “Göç yolunda görünmez kadınlar”Anıtı, dünyadaki kadın sorunlarını gözler önüne seren bir eser oldu…
07:07 MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, “Türkiyeli” ifadesi 1938’de tarihe karıştı
07:06 CHP’li Prof. Dr. Kanko, “Mehmet Şimşek’in ‘acı reçetesi’ tutmayınca, Erdoğan yeniden Nebati’ye mi sarılıyor?”
00:01 Nevşehir Kültür Yolu Festivali kapsamında, 5’nci Uluslararası Ethno Kino “Büyü” Temasıyla Kapadokya’ya Geldi: Mirası, Sinema ile Yeniden Hayal Etmek…
08:25 Afyonkarahisar’da bir üretici, tarlasında yetiştirdiği 20 ton patatesi çuvallarla vatandaşa dağıttı…
08:20 Cumhurbaşkanı Erdoğan Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev ile görüştü
07:48 Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati, başkent Kahire’de Dışişleri Bakanı Fidan ile ortak basın toplantısı düzenledi…
07:43 Kurumsal Etik Trendleri Raporu’na göre, 2025 yı­lının ilk altı ayında en çok bildirilen etik ihlali konularının başında yüzde 14,1 ile ayrımcılık yer aldı.
07:41 Bakan Uraloğlu, “11 milyon 500 bin insanımız doğrudan hızlı tren konforuyla tanışmış olacak”
07:39 İletişim Başkanı Duran: Aliyev ile Paşinyan’ın imzaladıkları memorandum, barış için önemli aşama
07:12 İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisi’nin temmuz raporuna göre, ay boyunca 204 işçi hayatını kaybetti.
02:12 Cumhurbaşkanı Erdoğan Filistin Devlet Başkanı Abbas ile görüştü
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu (TİHEK) Başkanı Fahrettin Altun, ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’ diyen bir kamu felsefesinin takipçileriyiz.”

Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu (TİHEK) Başkanı Fahrettin Altun,  ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’ diyen bir kamu felsefesinin takipçileriyiz.”
11.08.2025
A+
A-

* Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu (TİHEK) Başkanı Fahrettin Altun, “Biz, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu olarak bir hak arama, denetim ve yaptırım kurumu olmamızın yanında aynı zamanda insan onurunu merkeze alan bir toplumsal sözleşmenin ve ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’ diyen bir kamu felsefesinin takipçileriyiz.” dedi.

* İşte detayları!

TÜHA/ TÜRKUAZ İnternational News Agency

TİHEK'in yeni dönemdeki ilk kurul toplantısı Fahrettin Altun başkanlığında  yapıldı - Son Dakika Haberleri

Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu (TİHEK) Başkanı Fahrettin Altun

ANKARA, 11 Ağustos 2025 – Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu (TİHEK) Başkanı Fahrettin Altun, herkesin eşit muamele görme hakkının teminat altına alma ilkesini ve insan haklarının korunmasını, geliştirilmesini esas aldıklarını söyledi.

İşkence ve kötü muamelelerin her türlüsüyle kararlılıkla mücadele edilmesi gerektiğine inandıklarını vurgulayan Altun, “İnsan hakları, insanın insan olmasıyla özdeş, insan onuruyla ilişkili haklardır. Devredilemez ve yok sayılamaz haklardır. Toplumsal yaşamın da hukuk devletinin de toplumlar arası ilişkilerin de olmazsa olmazıdır. Kadim kültürümüzde, geleneğimizde insan ‘eşref-i mahlukat‘tır yani yaratılmışların en şereflisidir. Yine tasavvuf geleneğimizde ‘insan-ı kamil‘ anlayışı vardır. Bu şerefin neyle tamamlandığını gösterir, adaletle, hikmetle, ahlakla. İslam düşüncesinde yine karşımıza çıkan ‘hürmet-i nefs‘ kavramı da insan onuruna yönelik bu dokunulmazlığı ifade eder.” diye konuştu.

Altun, modern dönemin kurucu metinlerinde de insan haklarının “her bir insan tekinin eşit haklarla doğduğu” önermesiyle ortaya konulduğunu aktararak, teorinin çok net olsa da pratikle uyumlu olmadığını belirtti.

Adaletsiz bir küresel düzenin içinde olunduğu değerlendirmesinde bulunan Altun, hakkın, hakikatin, haklının değil, gücün, güçlünün hukukunun esas alındığı uluslararası bir düzen bulunduğunu söyledi.

Altun, dünyada savaşlar, krizler, göçler, terörizm, gıda krizleri, dezenformasyon, dijital tahakküm, sanal zorbalık gibi insanı hedef alan krizlerin insan haklarının sistematik ihlallerine, eşitsizliklere ve adaletsizlere zemin hazırladığını anlatarak, şöyle devam etti:

“Koşullar değişiyor, muhatap olduğumuz meydan okumalar giderek daha karmaşık bir hal alıyor. Ama ne olursa olsun adaletsizliğin küreselleştiği, kötülüğün sıradanlaştığı, hakikatin önemsizleştirilmeye çalışıldığı bir çağda, insan onuru için, insan hakları için, eşitlik ve adalet için mücadele etmek artık daha da kıymetli daha kutsal bir görev haline gelmiş durumda. Biz, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu olarak bir hak arama, denetim ve yaptırım kurumu olmanın yanı sıra aynı zamanda insan onurunu merkeze alan bir toplumsal sözleşmenin ve ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın‘ diyen bir kamu felsefesinin takipçileriyiz. Vazifemiz, sadece ayrımcılığı tespit etmek değil, aynı zamanda eşitliğin varoluşsal, bilişsel, ahlaki, kültürel, toplumsal ve siyasi zeminlerini güçlendirmektir.

TİHEK, bütün bunların yanında önleyici insan hakları mekanizmalarının ülkemizdeki temsilcisidir. Bireysel başvuruların incelenmesi, insan haklarına dair ihlallerin tespiti ve raporlanması bizim önemli görevlerimiz arasında tabii bunların yanında eğitim çalışmalarıyla da güçlü bir insan hakları kültürü ortamı oluşturmak için de gayret sarf ediyoruz.”

– “Sadece bugünün adaletine değil, yarının da adaletine de hizmet ediyoruz”

Eğitim programının da bu amacın önemli bir parçası olduğunu dile getiren Altun, “Biz böylelikle sadece bugünün adaletine değil, yarının da adaletine de hizmet ettiğimize inanıyoruz.” dedi.

Altun, sertifikayı almaya hak kazanan öğrencilerin hak savunucusu olma yolunda güçlü bir adım attıklarını belirterek, “Ben öyle inanıyorum ki insan hakları eğitimi, alan bilgisi kazandırmaktan ziyade aynı zamanda vicdanları derinleştirir, adaleti kurumsallaştırır, toplumu iyiye, doğruya ve güzele yaklaştırır.” diye konuştu.

Yeni dönemde TİHEK çatısı altında insan haklarının felsefesini, hukukunu ve kültürünü gündelik hayatın her merkezine çok daha fazla yerleştirmek için yoğun bir gayret sarf edeceklerini bildiren Altun, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Kurul üyelerimizle, kurum çalışanlarımızla birlikte yeni dönemde dört ana eksende çalışmalarımıza hız vereceğiz. Vatandaşlarımızın kurumumuza daha hızlı ve kolay ulaşması, başvurularının daha etkin şekilde cevaplanabilmesi için çaba sarf edeceğiz. Toplumun daha geniş kesimlerine ulaşarak insan hakları ve ayrımcılıkla mücadele alanında çok daha etkili eğitim ve farkındalık çalışmaları yürüteceğiz. Ulusal ve uluslararası ölçekte insan hakları ihlallerini izleyecek ve etkin şekilde kayıt altına alacağız. Bölgesel ve küresel ölçekte insan hakları alanında güçlü işbirlikleri ve iletişim ağları kuracak, bu alanda ülkemizin sesini çok daha güçlü şekilde duyuracak ve evrensel adalet mücadelesine katkı sunacağız.”

Konuşmasının ardından Altun ve Kurul üyeleri, eğitimini tamamlayan öğrencilere sertifikalarını takdim etti.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.