enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
14:10 Türkiye ekonomisi üçüncü çeyrekte yüzde 3,7 büyüdü…
13:34 1 Aralık Pazartesi gününden herkese merhaba…
12:02 İlahiyat Koleji Konusunu Ne Kadar Biliyoruz?
00:52 CBME Türkiye’de Pazarlamanın, E-Ticaretin ve İhracatın Yeni Yolları İle Trendler Konuşulacak!
00:50 Bundan sonra rakipler düşünsün!…
00:46 MHP Genel Başkan Yardımcısı Yalçın’dan Papa ziyaretine eleştiri: ‘Şova dönüştürüldüğü görülmektedir’
00:43 AK Parti Kocaeli İl Başkanı Dr. Şahin Talus, Körfez İstişare Kurulu’nu Topladı…
00:43 Orban’dan Moskova ziyareti: Putin ile görüşmesi AB için ne anlama geliyor?
00:40 Meteoroloji Uzmanı Prof. Dr. Şen: Aralık ayında İstanbul’a kar bekleyenleri hayal kırıklığına uğratacak
00:32 ABD’de göçmen kararı: Yeşil kartı risk altında olan ülkeler hangileri?
00:22 Gazeteci Sasha Vakulina’nın Ukrayna haberleri..
00:09 n okuyoruz | Bültenden Herkese Merhaba!
00:09 Ukrayna’da savaş: Zelenskiy Macron ile Paris’te barış ve güvenlik gündemini görüşecek
00:03 Gazeteci Cengiz ERDİL yazdı: İklim zirvesinin ardından
00:02 Belçika direniyor, AB Ukrayna için B planını değerlendiriyor
00:59 Türkiye’de geliştirilen ve üretilen Togg, Almanya’da kullanıcılarıyla buluştu…
00:59 Erdoğan: “Gazze’de 270’i aşkın gazeteci öldürülürken meslektaşlarının haberini bile yapmadılar”
00:57 Emine Erdoğan: Filistin halkının yanında durmak insanlık vicdanının gereğidir
00:45 Bakan Göktaş: “15 yaş altına yönelik sosyal medya düzenlemesi yakında hayata geçirilecek”
00:39 Aralık ayında hava nasıl olacak?
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Su Savaşları Başladı 

Su Savaşları Başladı 
14.10.2024
A+
A-

7 Ekim 2023 günü sabah 06.30’da başlayan saldırılar İsrail’in Orta Doğu’da varlığını sürdürme ve hayallerini hayata geçirme yönünde bir dönüm noktası oluşturdu. Ama o işin bahanesi. İsrail’in tüm hesaplarını Arz-ı Mev’ud’a göre yaptığını bilirsek, fırsat kolladığını da biliyoruz demektir.  

TÜHA / TÜRKUAZ İnternational News Agency

Ata Atun ile Kıbrıs Sorunu Üzerine Röportaj | TUİÇ Akademi

Prof. Dr. Ata ATUN, KKTC Cumhurbaşkanı Politik Danışmanı. 

1948 yılında İsrail’in bağımsızlığını ilan etmesinden sonra Mısır’ın öncülüğünde oluşturulan Arap Birleşik Ordusunun İsrail’e saldırması ile başlayan ilk savaşın devamı olarak 1952’de, 1967’de ve 1973’de yaşanan savaşlarda, Mısır, Irak, Suriye, Libya ve Ürdün birliklerinden oluşan Birleşik Arap Orduları İsrail topraklarına hiç ayak basamamışlar, tam tersine toprak kaybı yaşamışlardı.  

İlk kez 7 Ekim 2023 saldırısında, İsrail’in terör örgütü sınıfına koyduğu, düşman saydığı ve tehdit olarak gördüğü Hamas üyeleri İsrail topraklarına girmiş oldu. 

BM Güvenlik Konseyi daimi üyeleri olan ABD ve bir asır önce 1916 yılında Fransa ile imzaladığı Syces Picot anlaşması ile Osmanlı Devletini parçalayarak Orta Doğu’nun bu günkü sınırlarını çizen, petrol yataklarını da yarattıkları yapay devletlerle kendi kontrolleri altına alan İngiltere, İsrail’in Orta Doğudaki varlığını pekiştirmek için Hamas’ın bu saldırısını Uluslararası Hukuka uygun bir fırsata dönüştürmek yoluna gittiler. 

İsrail, BM Güvenlik Konseyi üyeleri olan ABD, İngiltere ve Fransa’nın da desteği ile Birleşmiş Milletler Kuruluş Antlaşmasının 51. Maddesi içeriğince “silahlı saldırı gerçekleştikten sonra meşru müdafaa hakkını oluşturan yasal yetkiyi” kullanacağını açıklayarak, karşı saldırılarını bu içeriğine sokarak, yasallaştırdı. Bu kapsam içinde hareket ederek de Gazze de orantısız güç kullanma yoluna giderek 27 Ekim 2023’de kara harekatını başlattı. Tüm yerleşim yerlerine, yok etmek hedefli planlı ve düzenli saldırılar düzenledi.   

Saldırılarda iki milyon insan evlerini terk etmek zorunda kaldı, Gazze’deki binaların yaklaşık yüzde 60’ı harabeye döndü, su, elektrik, kanalizasyon, iletişim, yol ve diğer insan yaşamını kolaylaştıran altyapı tümü ile yok oldu, resmi olarak 42 bin, yıkıntıların içinde kalan ve halen ulaşılamayanlarla birlikte yüz binden fazla insan hayatını kaybetti.  

Yerel halkın Gazze’deki varoluşu sonlanırken, Hamas’ın Gazze’deki varlığı ve gücü yok oldu.  

İsrail, Gazze toprakları içinde yaşayan yerel halk ile Hamas’ın varlığını sıfırladıktan sonra gözünü komşu ülkelerden başlamak üzere Orta Doğu’ya dikti. Belli ki Orta Doğu, aynen 1916’da yapıldığı gibi yeniden yapılandırılacak, yeni sınırlar çizilecek ve Atlantik ittifakının kolayca uzaktan yöneteceği yeni yapay devletler oluşturulacak. 

Şimdi önemli olan bundan sonra bölgedeki varlığını ve güvenliğini sağlam temellere oturtmak için neler yapacağı. Ki İsrail’in ilk hedefinin, insanın yaşamı için olmazsa olmaz olan ‘su’yun bölgedeki kaynaklarını ele geçirmek ve kendi kontrolü altına almak olacağını tahmin etmek zor değil. Suriye sınırları içinde yer alan Golan tepelerini 1967’deki Yom Kippur savaşında ele geçirmesi ile su sıkıntısını biraz olsun azaltan İsrail, şimdi gözünü 1948’de çizilen ama gerçekleştirilemeyen İsrail Haritasında yer alan Litani nehrine ve bu nehri besleyen su havzalarına dikti.  

Yani İsrail’in Lübnan’a saldırısındaki önceliği Hizbullah ile savaşmak değil, Litani Nehrini ve bu nehri besleyen su havzalarını ele geçirmek. Litani nehrini ve su havzasını ele geçirdikten sonra aynen Gazze’de yaptığı gibi, Lübnan’ın güneyini yaşanmaz hale getirerek, bölge halkını baskı altına alacak, Hizbullah’ın Lübnan kanadını da etkisiz hale getirecek. 

Anlayacağınız “su savaşları başlayacak” efsanesi hayata geçiyor. Uzun vadeli hesapların insanı olan Yahudiler bunun hesabını da yapmış belli ki… 

 ***

Prof. Dr. (İnş. Müh.), Doç. Dr. (UA. İliş.) Ata ATUN 

KKTC Cumhurbaşkanı Danışma Kurulu Üyesi 

KKTC Cumhuriyet Meclisi 1. Dönem Milletvekili 

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.