“KKTC 2020 Seçimleri ve Doğu Akdeniz’e Etkisi”

TÜHA HABER / Diplomatik İlişkiler ve Politik Araştırmalar Merkezi (DİPAM) tarafından düzenlenen  “KKTC  2020 Seçimleri ve Doğu Akdeniz’e Etkisi” adlı panel DİPAM tarafından online olarak gerçekleştirildi.

DİPAM Başkanı Tolga SAKMAN’ın moderatörlüğünde düzenlenen panele, İstanbul Arel Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Uğur ÖZGÖKER, Doğu Akdeniz Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet SÖZEN ve Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi KKTC Birimi Öğretim Üyesi Dr. Emete GÖZÜGÜZELLİ konuşmacı olarak katıldı. 

Panelin açılını yapan Tolga SAKMAN, 11 Ekim’de yapılacak olan KKTC Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde 11 adayın olacağını belirterek, KKTC’deki son seçimin yüzde 62 gibi göz ardı edilmeyecek seviyede düşük bir katılımla gerçekleşeceğini söyledi.

Özellikle GKRY ile olan deniz yetki alanlarında sınır belirleme konusunda konuşmacılara fikirlerini soran DİPAM Başkanı SAKMAN, seçim sonrası Kıbrıs’taki müzakerelerin nasıl devam edeceğini ve bu seçimin KKTC’nin elde etmek istediklerine etkisini konuşmacılara sordu.

Panelin ilk konuşmacısı, İstanbul Arel Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Uğur ÖZGÖKER, KKTC’deki siyasi sistemde yetkinin Başbakanda olduğunu ifade ederek, Cumhurbaşkanın genel olarak müzakere yetkisi ve temsil yetkisini elinde bulundurduğunu, ancak sistem içerisinde çok fazla yetkisinin olmadığının altını çizdi. 

Prof. Dr. ÖZGÖKER, Cumhurbaşkanı adaylarından özellikle Ersin TATAR’ın KKTC’nin geleceği ve gelişebilmesi adına Başbakanlıkta kalması gerektiğini söyledi.

 Kıbrıs müzakereleri sürecinin işlemediğini, şu anda herhangi bir müzakerenin yapılmadığına dikkat çeken Prof. Dr. Uğur ÖZGÖKER, müzakereleri KKTC adına zaman kaybı olarak değerlendirdiğini ve KKTC’nin yaptırımlara maruz kaldığını belirtti.

Prof. Dr. ÖZGÖKER, müzakere sürecini gereksiz olarak nitelendirerek, federasyon yönteminin çözüm olmayacağını, ancak iki devletli çözümün konuşulması gerektiğini aktardı

Prof. Dr. Uğur ÖZGÖKER, ayrıca KKTC’nde federasyon çözümüne karşı olduğuna dikkat çekerek, Egemen, bağımsız ve üniter bir devletten yana olduğunu, KKTC ve Türkiye Cumhuriyeti’nin konfedere bir yapı kurması taraftarı olduğunu, böyle bir yapının KKTC ve Türkiye Cumhuriyeti’nin önünü açacağını söyledi.  

Panelde söz alan Doğu Akdeniz Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet SÖZEN de, KKTC’deki geçmiş genel seçimlerin parti oy oranlarını konusunda genel bir tablo çizerek,, sol diye tabir edilen tarafın yüzde 30-40 bandında bulunduğunu, merkezin sağındaki tarafın  ise  yüzde 60 civarında olduğunu kaydetti.

Prof. Dr. SÖZEN ,Cumhurbaşkanlığı seçiminin, genel seçimlerden farklı olduğunu hatırlatarak, vatandaşın birçoğunun parti çizgisinde oy vermediğini aktardı.

Sebebi olarak ise Cumhurbaşkanlığı makamının sembolik olduğunu ifade eden Prof. Dr. Ahmet SÖZEN , yürütmenin başı olmadığını  ve kısıtlı yetkisini gösterdiğini açıkladı.

Prof. Dr. SÖZEN,  “Cumhurbaşkanı, KKTC’yi uluslararası arenada temsil ediyor, ülkenin yasal ve meşru lideri ve baş müzakereci” olduğunu belirtt.

KKTC’nde Federal çözüme evet diyecek insanların yarı yarıya olduğunu düşündüğünü ifade eden Prof. Dr. Ahmet SÖZEN, Kıbrıs Türk Toplumu’nun lideri olarak Cumhurbaşkanlarının tarihte Türkiye Cumhuriyeti’yle koordine şekilde çalıştığını ,seçilecek olan Cumhurbaşkanının bu konuda çok farklı davranmayacağını dile getirdi.

Prof. Dr. SÖZEN, Doğu Akdeniz’de Kıbrıs meselesinin öneminden de söz ederek,  Kıbrıs meselesinin çözümünün bölgedeki birçok kilidi açacağının altını çizdi.  

Küresel şekilde olaylara bakmaya çalışan Prof. Dr. Ahmet SÖZEN, son yıllarda liberal demokrasinin devletlerarası ilişkilerde birçok yerde başarısız olduğunu belirtti.

Prof. Dr. Ahmet SÖZEN, AB, Çin, Rusya ve ABD’nin politikaları ve etkilerini örnek göstererek konuşmasını şöyle tamamladı:

 “Dünyanın yeniden çok kutuplu bir duruma evrildi  ve Doğu Akdeniz’deki durum bundan etkilendi. Mavi Vatan söyleminin Türkiye için doktrin haline geldi. Ve bu durum Türkiye’de farkındalığı arttırdı”. 

Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi KKTC Birimi Öğretim Üyesi Dr. Emete GÖZÜGÜZELLİ de katıldığı panelde, KKTC’deki seçimlerin kritik bir seçim olduğunu ifade ederek, iç ve dış dinamiklerin etkili olduğunu belirtti.

Cumhurbaşkanlığı makamının pasif olarak değerlendirilmemesi gerektiğini kaydeden Dr. GÖZÜGÜZELLİ , bu konuda sayın Uğur ÖZGÖKER’e katılmadığını  ve bu makamın ülkenin temsiliyeti ve saygınlığı için çok önemli bir konumda olduğunu açıkladı. 

Dr. Emete GÖZÜGÜZELLİ, Kıbrıs Müzakereleri sürecinin olumsuz bir şekilde sonuçlandığını dile getirerek, GKRY ile birleşmeyi düşündürücü olarak gördüğünü ve bölgede küresel güçlerin çıkarının olduğunu söyledi.

 Türkiye’nin Kıbrıs’taki garantörlüğünü yürütmesinin çok önemli ve gerekli bir ihtiyaç olduğunu kaydeden Dr. GÖZÜGÜZELLİ ,Uğur ÖZGÖKER’in federal çözüm hakkındaki düşüncelerine katıldığını, fakat konuşmacı bu çözümü mağlubiyet olarak nitelendirdiğini açıkladı.

Dr. Emete GÖZÜGÜZELLİ, Uluslararası kurumların sözünü tutmadığını belirterek,bunu insanlık suçu olarak adlandırdıklarını ve  Ersin TATAR’ın değişim vaadi ile aday olduğunu kaydetti.

Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi KKTC Birimi Öğretim Üyesi Dr. Emete GÖZÜGÜZELLİ ,konuşmasının sonunda, Kıbrıs’ın Türkiye için güvenlik ve lojistik yönden önemine de değinerek, Türkiye sayesinde Kıbrıs’ta bir çatışmanın olmadığını,  münferit olarak adlandırılan ama münferit olmayan saldırıların çatışma ortamına girilmemesinin ana nedeninin Türkiye’nin bölgedeki varlığına dayandırdığını kaydetti.

HABER : Merve TAMER & Asistan|Assistant

Panel kaydını DİPAM Youtube kanalından izlemeniz mümkündür. 

[TÜHA Haber Ajansı, 01 Ekim 2020]