enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
01:08 Cumhurbaşkanı Erdoğan: Kadına şiddet, insanlığa ihanettir!
00:54 Soykırımcı İsrail’den yeni skandal: Yargısız idam
00:44 Türkiye’nin Gazze’de barış sürecine liderlik etmesi, İsrail’in bölgesel hesaplarını zorluyor…
00:32 11. Yargı Paketi bugün Meclis’e sunulacak
00:23 Spekülatif fiyat hareketlerinin önüne geçiliyor…
00:10 Siyasi dalgalanmalara ve yaptırımlara rağmen, İran – Türkiye arasındaki ticaret son yirmi yıldır artış trendinde…
22:14 Devlet Hava Meydanları İşletmesi’nce bu geceden itibaren Serbest Rota Hava Sahası uygulamaya başlayacak…
19:30 Okuma kültürü – Okuma alışkanlığı 
10:33 Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Gazzeli kadınlara yönelik barbarlık hak ettiği tepkiyi görmedi”
00:57 Katil İsrail şiddetin neticesinde son 2 yılda Filistin topraklarında 33 bin kadın ve kız çocuğu hayatını kaybetti…
00:56 MHP Genel Başkanı Bahçeli: Heyetin, İmralı ziyareti tarihi bir gelişmedir
00:47 İngiltere’nin başkenti Londra’ya turist vergisi geliyor
00:47 MSB: Kadına yönelik şiddetle mücadelede 1 milyonu aşkın personele eğitim verdik
00:46 Kandil mi İmralı mı? 27 Şubat Çağrısının Güç Dengelerine Etkisi
00:45 Bakan Göktaş: Kadına yönelik şiddete karşı mücadeleyi en üst seviyede sürdüreceğiz
00:41 Yeni Zelanda 2050’ye kadar 2.5 milyon kediyi öldürecek
00:37 İmamoğlu Suç Örgütü’ne yönelik yürütülen soruşturma kapsamında hazırlanan iddianame kabul edildi..
00:34 MİT Başkanı Kalın’dan Gazze diplomasisi
00:16 Cumhurbaşkanı Erdoğan: Toplumun temeli olan ailelerin de kilit taşı kadındır
00:14 Kadına yönelik şiddetle mücadelede önemli bir adım daha atıldı…
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Kitap: Müslümanlığın Temel Dinamiği

Kitap: Müslümanlığın Temel Dinamiği
A+
A-

Bizde ayrı sayılmaz bir kitap bir mihraptan,

Ki uğuldar kubbemiz “oku!” diyen hitaptan.

-Arif Nihat Asya-
Müslümanlıktan başka hiçbir dinin ve beşerî sistemin kitapla ilişkisi, kitaba referansı Müslümanlık seviyesinde, Müslümanlıktaki çap ve kapasitede olmamıştır.  Müslümanlıkta her türlü söz, iş ve eylemin dayanağı, ilham kaynağı kitaptır.

Kitap denince Müslümanların aklına ilk gelen eserin Kur’an-ı Kerim olduğunda şüphe yoktur. Müslümanların gözünde Kur’an, değerli bir yazarın ifadesiyle, “Her karanlığı aydınlatan; her söze, her işe hakan; yerin göğün sırlarını kesin buyruklarla açıklayan; tekmil peygamberleri doğrulayan; doğrudan doğruya O doğmayan ve doğurmayanın ağzından konuşan”[1] bir kitaptır. Böyle bir inanç Müslümanları, “Gerçekte bütün kitaplar tek bir kitabın yani Kur’an-ı Kerim’in daha iyi anlaşılması için yazılmıştır” kanaatine ulaştırmıştır.

İşte bu kanaatten hareketle her kitap Müslümanlar arasında önyargısız, iyi niyetli ve istifade amaçlı bir değerlendirmenin konusudur. İslam medeniyetinde insanlığa yararı, hizmeti dokunabilecek olan bütün kitaplar, kim tarafından yazılmış olursa olsun incelenmiş, değerlendirilmiş ve korunmuştur. Hz. Muhammed (s.a.v.)’in “İlmi, içinde bulunduğu kabın şekline bakmadan alınız”[2] sözünün Müslümanlarda ilme ve kitaba hürmetkâr bir bakış açısı oluşturduğunda hiç şüphe yoktur. Bu sayede İslam dünyasında başka medeniyetlerde görüldüğü gibi kitapların yakılması, kütüphanelerin yıkılması şeklinde tecelli eden bir kitap düşmanlığı görülmemiştir. Bu, Müslüman medeniyetinin çok büyük bir artısıdır. Goethe’nin “Bir iyi yanı bulunmayacak kadar kötü kitap yoktur.” sözü, Müslümanlar için de geçerli bir tespittir.

Müslümanlar eski Yunan medeniyetinde vücuda getirilen ilmî eserleri Arapçaya çevirip insanlığın hizmetine sunmasalardı bugünkü Batılıların Rönesans’ı ve aydınlanmayı yaşamaları, her sıkıştıklarında adı geçen bu medeniyete gönderme yapmaları mümkün olmazdı.

Müslümanlık, ilim tahsil etmeyi ve tahsil edilen ilmi kitaplaştırmayı mensuplarına kaçınılmaz bir görev olarak yüklemiştir. Bu görevin ciddiyetle benimsendiği yüzyıllarda Müslüman şehirlerde inşa edilen kütüphaneler, akıl almaz sayıda kitapla doldurulmuştur. Bunların yalnızca din kitapları olduğu sanılmamalıdır. Müspet bilimlerin her dalına ait kitaplar da bunlar arasındadır. Üstelik bu kitaplar hep elyazmasıdır. Tarihte hiçbir medeniyette Müslüman medeniyetindeki kadar büyük bir kitap birikimi yaratılamamıştır.

Ortaçağ İslam dünyasındaki ilmi çalışmaları derinlemesine araştırmış olan Franz Rozenthal, “Hiçbir inanç sisteminde İslam’da olduğu kadar ilim-din kaynaşması gerçekleşmemiştir. Bu yüzden Müslüman kelamcılar İslam ve ilim aynı şey midir, değil midir, tartışmasına bile girişmişlerdir.” demiştir.

Bütün medeniyetlerin olduğu gibi İslam medeniyetinin de itici gücü olan kitaplar iki büyük darbeye, iki büyük barbarlığa hedef olmuşlardır. Bunların ilki 1258’de vuku bulan Moğol istilasıdır. Cengiz soyundan Hulagu Han liderliğindeki istilacılar görülmemiş bir barbarlıkla bütün Bağdat’ı yağmalamışlar; camileri, köşkleri, sarayları yakıp yıkmışlar; binlerce insanı kılıçtan geçirmişler; Bağdat kütüphanelerinde birikmiş yüz binlerce cilt kitabı da Dicle nehrine dökmüşlerdir. Dicle nehri bu sebeple haftalarca mürekkep renginde akmıştır.

İkinci büyük darbe ise 15. yüzyıl sonlarında (1492) yaşanmıştır. İspanya’da yaklaşık sekiz yüzyıl sürmüş Müslüman egemenliğine, İmparator Şarlken tarafından görülmemiş zulümlerle son verilirken bu medeniyette vücuda getirilen çok değerli camiler, köşkler, saraylar tahrip edilmiş; bu arada, Granada’nın Babü’r-Remle Meydanı’nda da Müslüman kütüphanelerinde birikmiş bir milyon cilt kitap yaktırılmıştır.

20.yüzyılın başında, ünlü fizikçi, Pierre Curie şunları söylemiştir:

“Müslüman Endülüs’ten bize otuz kitap kaldı, atomu parçalayabildik. Şayet yakılan bir milyon kitabın yarısı kalsaydı, çoktan uzayda galaksiler arasında geziyor olacaktık.”[3]

[1] A. Turan Oflazoğlu, IV. Murat, s. 75
[2]Künüzü’l-Hakayık, c.2,  s. 51
[3] Erol Toy, Cumhuriyet Gazetesi, 30.7.1979.

İki şey bağdaşmaz: Para sevgisi ve dindarlık - DÜŞÜNENLERİN DÜŞÜNCESİ

İsmail ÖZCAN & Eğitimci Yazar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.