enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
01:37 Kar lastiği olmayan araçlar, 15 Kasım’dan itibaren yola devam edemeyecek
01:05 Hız sınırı, 14 bin 590 kilometrelik devlet ve il yolunda çalışmalar tamam…
00:30 Ara tatil için son ders zili bugün çalacak
00:29 Kış mevsimi sert ve yağışlı geçecek
00:29 İletişim Başkanı Duran’dan CHP Genel Başkanı Özel’in açıklamalarına tepki
00:27 TOKİ’den dolandırıcılık uyarısı: Sahte sitelere itibar etmeyin
00:23 Kış mevsimi sert ve yağışlı geçecek…
00:15 Dünyanın ve Türkiye’nin en prestijli film festivallerinde TRT rüzgarı esecek
00:14 İstanbul Ataşehir’deki kentsel dönüşüm çalışmaları tamamlanan 1442 konut ve 121 iş yeri teslim edilecek…
00:11 Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, 2026 yılı bütçelerine ilişkin sunum yaptı.
00:07 Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) kapsamında yüzde 61’i tamamlanan sulama yatırımlarının 2028’e kadar bitirilmesi hedefleniyor.
00:07 Bakanlık Gebze’deki 7 katlı binanın çökme nedenini açıkladı
00:06 Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz’ın,30. Taraflar Konferansı’ndaki (COP30) diplomasi trafiği…
00:02 CHP Genel Başkanı Özel hakkında soruşturma başlatıldı
00:02 İzmir’den haberler!
00:01 (TOKİ)’nin, “Yüzyılın Konut Projesi başvuruları, 10 Kasım Pazartesi günü başlıyor…
12:02 CHP’nin bilgi işlem sorumlusu gözaltına alındı
00:30 Nizip Ticaret Odası’nda (NTO) Eğitim İçin Birlik: Temsili Ayakkabı Dağıtım Töreni Gerçekleştirildi
00:30 Otomotivde ekim rekoru: 10 ayda 1 milyondan fazla araç satıldı…
00:27 Türk savunma sanayii yenilikçi ürünleriyle, Mali’nin başkenti Bamako’da BAMEX’25 fuarında olacak…
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Kim Kimi İkna Etmeli?

Kim Kimi İkna Etmeli?
25.05.2022
A+
A-

Batı medyasında NATO’nun önde gelen ülkelerinin, Türkiye’yi vetosunu kaldırması yönünde ‘ikna edeceği’ fikri işleniyor. Niinistö ve Andersson’un da Biden’dan Türkiye’yi, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı ikna etmesini istemiş olması düşünülebilir. Bu yaklaşımlar NATO’nun krizinin çözülmesine katkı sunmaz. Ankara ikna edilmesi gereken başkentler olarak Stockholm ve Helsinki’ye işaret ediyor.

Finlandiya Cumhurbaşkanı Niinistö ve İsveç Başbakanı Andersson soluğu Washington’da aldılar. Bu iki liderin ABD Başkanı Biden ile üçlü görüşmesinden sonra Biden, NATO’nun açık kapı politikasına vurgu yaparak bu iki ülkenin üyeliğine güçlü destek verdiğini söyledi. Finlandiya ve İsveç liderlerinin, NATO’nun en önemli ülkesine üyeliklerine destek için koşmaları anlaşılabilir.

Ancak aslında Türkiye’nin bu iki ülkenin üyeliğine itirazının aşılması için önce gelmeleri gereken başkent Ankara. Bu süreçte Finlandiya daha makul açıklamalar yaparken İsveç’teki sosyal demokratların PKK’ya destek konusunda “dezenformasyon” savunmasında bulunmaları meseleyi gerçekten anlamadıkları anlamına geliyor.

Bırakın Türk güvenlik birimlerinin muhataplarına verdiği detaylı bilgileri, sadece SETA’nın yayımladığı Avrupa’da PKK Yapılanması kitabındaki İsveç bölümüne bakmak https://www.setav.org/kitap-avrupada-pkk-yapilanmasi/ bile İsveç’in PKK-YPG konusundaki saldırgan ve hasmane politikasını kavramaya yeterli.

TRT_Francais_680*100 banner

Bütün Batı medyasında NATO’nun önde gelen ülkelerinin, Türkiye’yi vetosunu kaldırması yönünde “ikna edeceği” fikri işleniyor. Niinistö ve Andersson’un da Biden’dan Türkiye’yi, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı ikna etmesini istemiş olması düşünülebilir. Bu yaklaşımlar NATO’nun krizinin çözülmesine katkı sunmaz. Ankara ikna edilmesi gereken başkentler olarak Stockholm ve Helsinki’ye işaret ediyor.

ABD’nin YPG ve FETÖ politikaları tam bir fecaat iken bu konularda İsveç ve Finlandiya’ya kefil olması ya da bunun Ankara’da kabul görmesi mi bekleniyor? Ankara’nın somut talepleri var. 30 teröristin iadesi, YPG’ye verilen desteğin kesilmesi ve PKK’lıların bu iki ülkede finans, propaganda ve militan devşirme imkânlarının durdurulması yönünde. Bu talepleri “demokratik hukuk devletiyiz” savunmasıyla geçiştirmek beyhude çaba. Terörle mücadeleye destek vermek önce demokrasilerin sonra NATO üyelerinin ortak politikası, unutulmasın.

Türkiye’nin itirazları üzerine ABD, Almanya ve diğer AB üyelerinin PKK ve FETÖ konusunda benzer ihmalkâr, saldırgan konumda olduğu hatırlatılıyor sıklıkla. Ankara bahsedilen ülkelerle bu iki terör örgütüne yönelik politikaları yüzünden çok sık gerildi. Şimdi Türkiye’nin elinde bir veto hakkı varken bunu Finlandiya ve İsveç’in hatalı politikalarını değiştirmesi ve böylece NATO dayanışması/müttefiklik ruhuna uygun hale gelmeleri için kullanması mı eleştirilmeli?

Yoksa üye olduklarında NATO’nun ikinci büyük askeri gücüne sahip Türkiye’nin 5. Madde gereği savunacağı bu iki ülkenin teröre destekten vazgeçmesi mi istenmeli? Meseleyi “Erdoğan’ın şantajı, inadı veya pokeri” şeklinde resmetmek Batı ittifakını güçlendirmiyor. “Putin bu durumdan memnun oluyor” tezi tam da Türkiye’nin NATO içerisindeki güvenlik kaygılarını anlamayanların yaptığı şey.

Eğer Rusya’nın Ukrayna’yı işgali ile oluşan yeni jeopolitik, Finlandiya ve İsveç’in hızlı üye olmalarını gerektiriyorsa NATO’nun önde gelen üyeleri bu iki başkenti Türkiye’nin haklı taleplerini karşılama konusunda ikna etmeli. Stockholm ve Helsinki’nin gereksiz inatlarının onlara ve NATO’ya zarar vereceğini söylemeliler. Aksi değil. Ayrıca bazı Batılı yorumcular, Erdoğan’ın bu çıkışı iç siyaset (2023 seçimleri) için yaptığını söylüyorlar.

Asıl bu tavrı göstermemesi durumunda Türk kamuoyunda yeni bir Erdoğan eleştirisi başlayacağını anlamıyorlar, daha doğrusu anlamak istemiyorlar. Belki de muhalefet partilerinin bu milli meselede üç maymunları oynayan tavrı onlara bu zannı veriyordur. Yirmi yıldır çok sayıda Batılı lider ile müzakere yürüten Erdoğan tecrübesini konuşturuyor. Müttefiklerine derdini anlatarak Türkiye’nin güvenlik çıkarlarını koruyor. Hepsi bu işte.

SETA Genel Koordinatörü Prof. Dr. Burhanettin Duran düzensiz göçmen meselesini değerlendirdi

Prof. Dr. Burhanettin DURAN, SETA Genel Koordinatörü

[TÜHA Haber Ajansı, 25 Mayıs 2022]

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.