enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
08:39 Batı’ya Uzak, Belirsizliğe Yakın: Gürcistan’da Kırılma Dönemi mi?
07:55 Gazeteci İlhan KARAÇAY: Gazeteciliğin Talihsizliği ve Vefasızlık!
07:48 Güne başlarken, şirketlerin sermaye artırımları, iş anlaşmaları, ortaklık yapılarındaki değişimler, öne çıkan projeleri neler?
07:47 İsrail Gazze’deki vahşetin görülmesini istemiyor
07:41 Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi Başkanlığı’na, 246 subay alınacak…
07:18 Bakan Uraloğlu, “Altyapı konusunda yaptığımız yatırımlar ülkemizin geleceğine mühür vuruyor”
07:16 ANKASAM İnfografik “Japonya’nın Demir Leydi’si Sanae Takaichi”
07:13 Su Güvenliği: Su biterse yönetilecek bir şey kalmaz
07:12 Dr. Öğr. Üyesi Tuba Yıldız: “Suriye–Lübnan Ekseninde Tom Barrack Diplomasisi”
07:02 FUEN TAG Uluslararası STK’lar Konferansı (CINGOs) Sonbahar Genel Kurulu’na katıldı
07:01 Bosna-Hersek’in Sırp Lider Milorad Dodik ile imtihanı!
00:57 Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları, perdeyi Gebze’ye taşıdı…
00:57 TÜHA / TÜRKUAZ İnternational News Agency Kocaeli Bölge Temsilciliği’nden Haberler!
15:56 Minguzzi cinayeti davasında karar açıklandı
15:47 Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Kuveyt Emiri Şeyh Meşal el-Ahmed el-Cabir es-Sabah’ın huzurunda iki ülke arasında 4 anlaşma imzalandı.
09:49 Kahpe ASALA’nın yaptıklarını görmezden gelen Türk kökenli bir Hollanda siyasetçisi Çoşkun Çörüz’e tepki…
09:00 Dünya Meteoroloji Örgütü’ne (WMO) göre, “Hava koşulları sertleştikçe ekonomik maliyetler ve etkiler de artıyor”
07:59 Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Uraloğlu, “İstanbul Havalimanı’nın yıl sonu hedefi 85 milyon yolcu”
07:49 Gazeteci Özlem BAY’ın Haber Ajandası: Türkiye kuraklık kıskacında!
07:41 Adalet Bakanı Tunç, “Cumhurbaşkanımıza maalesef ağza alınmayacak cümlelerle hakaret eden bir muhalefet anlayışı var”…
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Kalp hareket sever

Kalp hareket sever
21.07.2021
A+
A-

TÜHA HABER / Sağlıklı bir kalbe sahip olmak için yapılması gereken belli; hareket etmek… Kalbimiz, yaşam boyu hiç durmadan çalışıyor. Bizim de ona ayak uydurmak için onun kadar olmasa da bol bol hareket etmemiz şart.

Zeynep Hazal Bayraktaroğlu
TRT Haber : Zeynep Hazal Bayraktaroğlu
Serhan Sevin
TRT Haber : Serhan Sevin
Özge Güngörmüş
TRT Haber : Özge Güngörmüş

Yaşam boyu hiç durmadan çalışan bu aktif organın işini en iyi şekilde yapabilmesi için fizyolojik desteğe ihtiyacı var. Aktif bir yaşam tarzının benimsenmesiyle, dolaşım sisteminin olumlu yönde etkilenebileceğini söyleyen Türk Kardiyoloji Derneği Genel Sekreteri Ertuğrul Okuyan, fiziksel aktivitelerin kalp hastalıklarına neden olan çoğu sorunu engellediğini vurguluyor.

Kalp sağlığını riske atan belli başlı sağlık sorunları arasında aşırı kilo alma (obezite), yüksek tansiyon, şeker hastalığı, yüksek kan yağları, kan kolesterolü, glukoz tolerans bozukluğu var. Okuyan, bu risk faktörlerini tempolu egzersizlerle azaltmanın mümkün olduğunu söylüyor:

“Egzersiz yaptığınız zaman kan yağlarınızın profili daha olumlu bir hale dönüşüyor. Özellikle karın bölgesindeki yağların direkt kalp hastalığıyla çok ciddi ve kuvvetli bağı var. Bu yağlanmayı azaltıyoruz. İç organlardaki yağlanmayı azaltıyoruz. Düzenli egzersiz yapmak tansiyon kontrolünde bize fayda sağlıyor.”

“Egzersiz yapan kalp hastaları ilaç kullanmayı bırakabiliyor”

Düzenli egzersiz yapmanın kan basıncının daha ılımlı seyretmesinde önemli rol oynadığını söyleyen Okuyan, bu sayede ilaç tedavisi uygulanan hastalarda kullanılan ilaç dozunun azaltılabildiğini, hatta bazı durumlarda da ilaç tedavisinin sonlandırılabildiğini söylüyor.

Yani sağlıklı bir kalp için elde iki seçenek var; hastalıklar henüz hiç uğramadan hareketli bir yaşam biçimi geliştirmek veya ömür boyu hastalıklardan kurtulmak için hareket etmeye çalışmak.

Okuyan, haftanın en az üç gününe dahil edilecek aktif ve tempolu 40 dakikanın, sadece kalp hastalıklarından korumakla kalmadığını, bu yaşam biçiminin aynı zamanda kilo dengesini koruma, kan basıncı dengesi kurma, şeker dengesi, karın içi yağlanma, tansiyon, diyabete de engel olacak bir sistem geliştirmemizi sağladığını söylüyor. Çünkü aslında basitçe yapılacak tempolu aktiviteler, sözü geçen hastalıkların bedenimizde barınabileceği alt yapının oluşmasını engelliyor.

“Tempolu yürümek kalp için en uygun ilaç”

Ertuğrul Okuyan, hastalıklarla mücadelenin hareketsizlikten kaynaklı yağlanmayla başladığını vurgulayarak şunları söyledi:

“Egzersiz tipleri, mevcut kalp hastalığı olan ve olmayan bireylerde farklı yaklaşımlar gerektirir. Hiç hasta olmayan genç bir insan kalbin fizyolojisine uygun ve kalp sağlığını olumlu yönde etkileyecek egzersizler yapmalı. Kalp sağlığının korunması için nabzın belli bir seviyeye çıktığı tipte egzersizler yapmak lazım. Hiç egzersiz yapmayan bir insan için tempolu yürüyüşler en uygun ve basitçe uygulanabilir yollardan birisidir.”

Sağlıklı yaşam biçimini benimsemek

Her alışkanlık gibi hareketsizlik alışkanlığından kurtulmak da kolay görünmüyor olabilir. Ancak unutmamak gerekir ki bedeninizin kontrolü tamamen sizde. Sağlıklı yaşam şeklini benimsemekteki en önemli unsurlardan biriyse motivasyon.

Milli sporcu ve spor eğitmeni olan Emre Uslu, egzersiz motivasyonunu bulabilmek için küçük hedefler koyarak yola başlamak gerektiğini hatırlatıyor. Her şeyden önce kişinin kendi sağlığı için spor yapması gerektiğini anlatan Uslu, işlettiği salona sağlıksal sorunlardan muzdarip gelen öğrencilerin, doğru egzersiz ve sporla sorunların üstesinden gelmeyi başardığını söylüyor.

“İnsanlar genelde spor motivasyonunu yanlış yerde arıyorlar. Çünkü en büyük motivasyon kendimiziz. Spora başladığımızda ve spordan sonuç aldığımızda motivasyonumuz da artıyor. Ama çevreden duyduğumuz sözler yerine, kendimize odaklanmalı ve kendimizi başkalarıyla kıyaslamamalıyız. Bu çok önemli bir etken.”

Kendiniz için en uygun aktiviteyi bulun

Spor yapmak günümüzde sosyal medya sayesinde popüler hale geldi. Ancak insanların yanıldığı bir konunun da bu olduğunu söyleyen Uslu, hedeflerin kendimize uygun bir biçimde belirlenmesinin motivasyon ve devamlılık için gerekli olduğunu söylüyor.

Her şeyden önce kendimiz ve sağlığımız için egzersizi hayatımıza dahil etmemiz gerektiğini anlatan Uslu, gözlemlediği olumsuz bir durumu şöyle özetledi:

“İnsanlar kendilerini sosyal medyada gördüğü fenomenlerle ya da çevresinde görünce beğendiği insanlarla kıyaslıyorlar, ‘Ben de böyle olmak istiyorum’ diyerek spora başlıyorlar. Bu da bir süre sonra otomatikman motivasyonda bir problem oluşturuyor. Bu şekilde uzun süreli motivasyon bulamıyorlar. Kendilerine hayali ölçütler koydukları için kırılgan oluyorlar.”

[TÜHA Haber Ajansı, 21 Temmuz 2021]

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.