enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
18:08 Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Göktaş, “Güçlü Medya, Bilinçli Toplum Zirvesi”nde konuştu…
17:43 Erdoğan: Kameraları bantlamak bizim kitabımızda yazmaz…
13:41 Bakan Kurum’dan Arnavutköy’deki TOKİ konutlarına ilişkin açıklama
13:19 Türkiye’den ve Dünya’dan kısa kısa ‘Satır Başı’ haberler!
12:33 XI. Uluslararası Urla Enginar Festivali ve I. Uluslararası Urla Sürdürülebilir Gastronomi ve Tarım Konferansı Başarıyla Gerçekleşti…
11:05 DoktorTakvimi, bir kez daha Türkiye’nin En İyi İşverenleri arasında
10:39 Doğal afetlerden kaynaklanan ekonomik kayıplar ilk çeyrekte 83 milyar dolara ulaştı
09:23 Uluslararası İstanbul Anne, Bebek, Çocuk Fuarı ‘CBME’ Türkiye’nin Yeni Odak Grupları Belli Oldu!
09:22 RTÜK) Başkanı Şahin, “sokak röportajları” toplumda ayrışmaya, manipülasyona ve yanlış bilgilendirmeye yol açıyor…
09:00 Terör ve İstihbarat!…
08:54 ROKETSAN, Türkiye’nin 2024’te savunma sanayisinde 7 milyar doların üzerinde ihracat gerçekleştirdi…
08:40 Yer Bilimci Prof. Dr. Feyzi Bingöl’den Marmara Depremi Uyarısı: “Tek Parça Kırılırsa 7’nin Üzerinde Olabilir”…
08:31 Vücudun temel yapı taşlarından biri olan D vitamininin eksikliği sağlık sorunlarına neden olabilir…
08:25 Dostluk Maskesi Altında İhanet: Türkiye’ye Yönelik Planların Derin Analizi
07:20 Marmara Denizi açıklarında meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki deprem, Kayseri’de uçuş sayısını 20’ye kadar düşürdü!
23:47 Bakan Ali Yerlikaya’dan Özgür Özel’e ‘bant’ tepkisi
23:28 Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Kut’ül Amare Zaferi mesajı
23:13 Türkiye-İtalya arasında, ticaret, sanayi yatırımları, uzay, kültür, spor, sosyal hizmetler, arşiv, ulaştırma ve savunma sanayi alanında 11 anlaşma imzalandı….
22:51 Eğitim faaliyeti sırasında kaza: 1 asker şehit
22:39 İstanbul’da 2 bin 928 az hasarlı bina tespit edildi
TÜMÜNÜ GÖSTER →

İnternet, boşanmalar, aldatmalar, sekülerizm…

İnternet, boşanmalar, aldatmalar, sekülerizm…
24.10.2022
A+
A-

Fatma Tuncer, Milli Gazete’deki köşesinde giderek tırmanışa geçen boşanma ve aldatma olaylarına parmak bastı.

Nereden Nereye Geldik?

AdvertisementBoşanma sürecinde olan bir arkadaşım eşinin son üç yıldır kendisine sürekli, “Pasif ve bakımsızsın, ortama ayak uyduramıyorsun…” deyip aşağıladığını, buna rağmen evliliğini sürdürmeyi düşündüğünü fakat eşinin kendisini boşanmaya ikna ettiğini paylaşmıştı.

Arkadaşım zayıf ve başarısız olduğuna ve sevgiyi hak etmediğine inanmıştı ve kendini sosyal ortamlardan soyutluyordu. Acaba son üç yıl içinde ne olmuştu da beyefendi eşini küçümsemeye ve yerden yere vurmaya başlamıştı, değişen neydi?

Kültürel değerlerimizde geçerli bir sebep olmadığı sürece boşanmaya hoş bakılmamıştır fakat seküler kültürün yayılması ile birlikte gömlek değiştirdik ve artık boşanmalarda rekor kırıyoruz. Bırakın olgunlaşamamış, şımarık gençleri ileri yaşlardaki kişiler dahi geçici heyecanlara kapılarak eşleri ile yollarını ayırmaya karar veriyorlar. Boşanmanın sonucunda ise ihanete uğrayan eş, güven duygusunu kaybediyor ve yeni duruma uyum sağlayabilmek için virajlı yollardan geçiyor.

İnternetin aktif olarak kullanılması ile birlikte gayr-i meşru birliktelikler ve ihanetler artmaya başladı ve çocukluğumuzda anlatılan model evliliklerden eser kalmadı.

Ergenliğe geri dönen ve macera peşinde koşan eş, “Ben ne yapayım dünya bozuldu, dışarıda kışkırtıcı görüntülere rastlıyorum, hayatımı yaşamak istiyorum” demeye ve birlikte büyütülen emeği yok saymaya başladı.

Eşlerini aldatan ve boşanmaya karar veren kişilerin ürettikleri mazeretler vardır ve her ne kadar buna kendileri dahi inanmasalar da sıkıştıklarında telaffuz eder ve vicdanlarını rahatlatmaya çalışırlar.
Arkadaşımın da ifade ettiği gibi eşini terk etmeye karar veren kişi onun bakımsız olduğunu, kafasının çalışmadığını, yaşlandığını, yıprandığını ve kendisine ayak uyduramadığını ifade eder ve insanları ikna etmeye çalışır. Düşünceleri ile davranışları arasında tutarlı bir yol bulamayan ve komplekslerine yenik düşen kişi karşı tarafta ağır bir tahribat bırakır ve karanlık sokaklarda yürümeye devam eder.
Geride kalan eş ise kendini yetersiz ve değersiz hisseder ve sevilmeye layık olmadığına inanır.
Narsist belirtiler sergileyen kişiler kendilerini kusursuz ve mükemmel görür ve eşleri ile ilişkilerini bu doğrultuda sürdürürler. Bu kişilerin vefa duyguları zayıftır ve birlikte büyütülen sevgi ve emeği yok sayar, kelimeleri istedikleri şekilde yontarak kendilerini haklı çıkarmaya çalışırlar. Siz bu kişilere evliliğin eşin eksik olmasından değil kendilerinin bencilliklerinden, komplekslerinden yeterli olgunluğa sahip olmamalarından kaynaklandığını anlatamazsınız.

Siz bu kişilere gökyüzünün mavi, gecenin siyah, toprağın kızıl olduğunu asla kabul ettiremezsiniz. Onlar kusursuz, özel, çekici ve zekidirler, o yüzden sizin ifadelerinizin hiçbir anlamı yoktur. Birlikte biriktirilen emeği ihtiraslarına kurban eden kişiler çarpık ve marazi düşüncelerinin altında ezildiklerinin farkında değildirler. O yüzden siz ne söylerseniz söyleyin onlar ileri sürdükleri mazeretleri dillendirmeye devam edeceklerdir.

[TÜHA Haber Ajansı, 24 Ekim 2022]

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.