İletişim Başkanı Altun, “Binlerce dezenformasyon kampanyasını belgelerle çürüttük”
İletişim Başkanı Fahrettin Altun, “Türkiye İletişim Modeli Sempozyumu“nda yaptığı konuşmada, başkanlık olarak bugüne kadar binlerce dezenformasyon kampanyasını çürüttüklerini açıkladı.
TÜHA / TÜRKUAZ İnternational News Agency
İletişim Başkanı Fahrettin Altun şunları söyledi:
“Tam da bu yüzden yine bu 6 yıllık süreçte 7 gün 24 saat esasına göre çalışan Dezenformasyonla Mücadele Merkezi’mizi kurduk. Kuruluşundan bu yana binlerce dezenformasyon kampanyasını belgelerle çürüttük. Yayımladığımız Dezenformasyon Bültenleri ile kamuoyunu manipüle etme girişimlerini ifşa ettik. Asrın Felaketi, Filistin, Düzensiz Göç ve benzeri konularda birçok Dezenformasyon Özel Bülteni yayınladık. Dezenformasyonun Psikolojisi, Dezenformasyonla Mücadele Rehberi gibi referans yayınlarla ve Dezenformasyonla Mücadele Çalıştayı gibi etkinliklerle bu konuda toplumsal bir bilinç uyandırmaya da azami derecede önem veriyoruz.
Sayın Cumhurbaşkanımızın hakikat mücadelesini esas alarak dezenformasyonla mücadele noktasında dünyada öncü ve referans ülke olma vizyonuyla çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu yüzden her geçen gün gelişen yapay zeka gibi teknolojileri de bu mücadelede kullanmaya özen gösteriyoruz. Öyle ki, dünyanın birçok ülkesi ve uluslararası birlikleri, ülkemizin dezenformasyonla mücadelesini örnek almaya, bizlerin tecrübesinden yararlanmaya başladı.
“Tekelleşme, küresel bir tehdit boyutuna erişmiştir”
Konuşmamın sonlarına doğru İletişim ve enformasyon alanında çok önemli bir meseleye daha dikkatinizi çekmek istiyorum. Geçtiğimiz hafta Cuma günü tüm dünyayı etkisi altına alan bir sorunla yüzleştik. Bir siber güvenlik firmasının yaptığı hatalı bir güncelleme nedeniyle hava trafiği ve bankacılık işlemleri başta olmak üzere birçok alanda hayat kısa süreliğine de olsa adeta durdu. Neredeyse tüm dünyada kısa süreli de olsa büyük bir kaos yaşandı. Sadece bu olay bile göstermektedir ki bugün iletişim ve enformasyon teknolojilerinde giderek artan tekelleşme, küresel bir tehdit boyutuna erişmiştir.
“Yerli ve milli teknolojik kapasitelerin artırılması elzemdir”
Hayatın her alanda giderek dijitalleştiği günümüzde, bütün bir insanlığı tek bir seçeneğe mahkûm etmek artık kabul edilemez bir hal aldı. Sayısı bir elin parmağını geçmeyen ve yalnızca kendi kârını düşünen teknoloji şirketlerinin, sosyal medya mecralarının, algoritmaların ve arama motorlarının inşa ettiği dijital diktatörlüğe karşı,bütün insanlığın faydasını gözeten alternatiflere ihtiyacımız bulunuyor. Bunun içinse hem dijital okuryazarlığın küresel çapta geliştirilmesi hem de yerli ve milli teknolojik kapasitelerin artırılması elzemdir.
Biz İletişim Başkanlığı olarak özellikle yeni medya ve dijital okuryazarlık noktasında şimdiye kadar birçok eğitim programı düzenledik. Sosyal Medya Kullanım Kılavuzu, Sosyal Medya Terimleri Sözlüğü gibi yayın çalışmaları gerçekleştirdik. Hem bu yeni teknolojilerin risk ve tehditlerine karşı toplumsal bilincin yükselmesine hem de bu teknolojilerden azami ölçüde faydalanabilmeye büyük bir önem atfediyoruz.
Türkiye İletişim Modeli kapsamında 6 yıldır kararlılıkla sürdürdüğümüz ve bugün büyük bir külliyat halini almış olan yayıncılık faaliyetlerimize de değinmek istiyorum. Yayıncılık faaliyetlerimiz kapsamında bugün itibarıyla ISBN alınmış 132 kaynak eser ve Ayın Tarihi ile İletişim ve Diplomasi dergilerimizden de 16 sayı yayınladık. Ve bu eserlerin birçoğunu da sadece Türkçe’de değil birden fazla dilde uluslararası kamuoyunun istifadesine sunduk. Merkez teşkilatımızdan taşraya, yurtdışı teşkilatımızdan kamuda ve özel sektördeki paydaşlarımıza kadar bu süreçlerin tamamında büyük bir emek bulunuyor.
Hep birlikte Türkiye Markasını güçlendirmek, iletişim ve medya alanında ülkemizi en doğru yöntemlerle, güçlü bir şekilde temsil etmek için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz. Çalışmalarımızı nitelik ve nicelik bakımından Türkiye Yüzyılı’na yaraşır bir düzeye çıkarmak için bütün mesai arkadaşlarımla birlikte gayret gösterdik ve göstermeye devam edeceğiz. Ben her birinize emekleriniz, gayretiniz, samimiyetiniz, fedakarlıklarınız için teşekkür ediyorum.
Çalışmalarımızın bir kısmını ve sonuçlarını somut verilerle paylaştığımız İletişim Başkanlığı’nın 6 yıllık serencamını, muhasebesini yapmak ve gelecek perspektifimizi masaya yatırmak için bugün bir aradayız. Medya kuruluşlarımızın yöneticileri, temsilcileri, akademisyenlerimiz ve alanlarında uzman isimler bu çabaya eşlik edecekler. Hep birlikte Türkiye İletişim Modeli’ni, Yeni Medyayı, Hakikat Mücadelesi’ni konuşacağız. İki gün sürecek sempozyumumuzun ve etkinliklerimizin önemli sonuçları olacağına inanıyorum. Katkıları için gazetecilerimize, akademisyenlerimize ve uzmanlarımıza şimdiden şükranlarımı sunuyorum.
“Sömürgeci yapılara karşı hak mücadelemizi kuşanmaya devam edeceğiz”
Başkanlık olarak birlik ve beraberlik içerisinde nice güzel yıllar göreceğimize, nice başarılı faaliyetin altına imza atacağımıza ve ülkemizin tarihinde hoş bir seda bırakacağımıza inanıyorum. Bu duygu ve düşüncelerle konuşmamı sonlandırırken, sempozyumumuzun tekrar hayırlı olmasını ve verimli geçmesini diliyor, panelistlerimize katılımları ve katkıları için şimdiden şükranlarımı sunuyorum. Desteklerini bizden hiçbir zaman esirgemeyen Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a ve Başkanlığımızın bu günlere gelmesinde fedakârca görevlerini yerine getiren tüm mesai arkadaşlarımıza teşekkür ederim. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da ülkemiz ve milletimiz için gecemizi gündüzümüze katacağız ve iletişim alanında da sömürgeci yapılara karşı hak ve adalet mücadelemizi sürdüreceğiz.”