enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
12:10 Dünkü ve Bugünkü Türkiye!
07:55 İsrail’in Sınır Tanımazlığında Yeni Boyut: Katar Saldırısı
07:49 Büyükelçi Fatma Ceren Yazgan, Karanlığı dağıtan, yol gösteren, ışık saçan, derin bilgisiyle sözüne güvenilen bir “GURU”dur…
07:44 Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Terörsüz Türkiye” mektubları şehit ailelerine ulaştırılıyor…
07:38 CHP Kocaeli Milletvekili Prof. Dr. Kanko, “AK Parti’nin Çarpık Ekonomi Politikaları Gençlerin Geleceğini Çaldı!”
07:35 İsrail’in Gazze’de sürdürdüğü soykırım ve saldırganlık yalnızca Filistin’le sınırlı kalmamış, Tahran, Beyrut, Şam ve Sana’ya yönelik hamlelerle bölgesel bir boyut kazanmıştı.
07:34 Gazze’ye kara harekâtı: İsrail’in hedefleri ve riskler
07:08 AB’den İsrail’e yaptırım hamlesi
07:06 TBMM’de Tarihi Soru: Terörsüz Türkiye Gerçekten Mümkün Mü?
07:01 Moskova Crocus Fuarı’nda Türk firmalarına büyük ilgi
23:11 Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, “Bu yeni yerleşke, geçmişin tecrübesiyle geleceğin ufkunu birleştirecektir”
22:58 TBMM Başkanı Kurtulmuş, Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun 10. toplantısında konuştu
09:50 Türkiye’deki sinema salonlarında bu hafta korku ve gerilimden komediye, aksiyondan animasyona 9 film vizyona girecek.
07:58 Tarihi ve kültürel bir mirasın peşinde: Türk-İslam Arkeolojisi
07:33 Türkiye’nin demokrasi performansı, uluslararası endekslerde belirgin bir gerileme sergiledi…
07:25 Son Düzlük ve PYD/YPG/SDG Üzerinden Ayak Oyunları
07:25 İsrail’in Bölgeyle Savaşı Amerika’nın Çıkarına mı?
07:18 İletişim Başkanı Duran: “İsrail’in Gazze’de başlattığı yeni saldırı dalgası soykırım suçlarının kanlı bir aşamasıdır”
07:17 Rusya’da en yüksek maaş alan sektörler açıklandı
07:03 Alışılmış Ezber Döngüsü
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Ekonomide önlemler geçici, tedavi yanlış

Ekonomide önlemler geçici, tedavi yanlış
30.11.2021
A+
A-

ANKARA-TÜHA HABER / Hareketli bir haftayı geride bırakan ekonomide gözler yaşanacak gelişmelere çevrildi. Atılması muhtemel adımların var olan politikadan çok uzak olmayacağını tahmin eden ekonomistlere göre uygulanan tedavi yanlış.

Dw - Deutsche Welle Logo Alt - 1172x428 PNG Download - PNGkitTürkiye ekonomisi geride bırakmaya hazırladığımız haftaya oldukça hareketli başlamış, Türk Lirası dolar ve Euro karşısında günlük yüzde 20’yi aşan dalgalanmalar yaşamıştı. Ardından Birleşik Arap Emirlikleri’nden (BAE) gelen yatırım haberi ve Merkez Bankası’ndan yapılan açıklamalar bu hareketliliğe küçük bir mola verilmesine neden oldu.

Haftanın son gününde dolar 12.44, Euro ise 14.11 seviyelerinde seyrederken gözler ekonomide önümüzdeki haftadan itibaren yaşanacak gelişmelere çevrildi.

Ekonomistlere göre, bu konuda ufukta görünen kararlar Türk Lirası için olumlu bir tablo çizmiyor. Atılan ya da atılacağı söylenen adımların önümüzdeki dönemde kurun ve enflasyonun yükselişine işaret ettiğini söyleyen ekonomist Arda Tunca’ya göre kurun yukarı yönlü seyri bir süre daha devam edecek gibi görünüyor.

Geçici önlemler olabilir

Gelecek haftadan itibaren kurdaki sert yükselişin getirdiği sıkışıklıkla beraber küçük “durulma” dönemlerinin yaşanabileceğini belirten Tunca, “Önümüzde faiz indirimlerinde uzun bir kararlılık süreci var gibi. Ancak bu süreç içerisinde duraksamalar göreceğiz. Bu bazen faiz indirimlerinin pas geçişmesi şeklinde kendini gösterebilir. Ama bu temel politika da, Türkiye’nin enflasyonla ve bunun bozduğu gelir dağılımı ile ilgili aldığı hasarları ortadan kaldırmayacak. Daha çok geçici önlemler olacak” dedi.

Kurdaki aşırı oynaklığın piyasanın dinamiklerini bozduğu belirtilirken önümüzdeki süreçte de tüm gözlerin bu noktada olacağının altı çiziliyor.

Masada hala düzgün bir politika yok

İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’nden Prof. Dr. Murat Birdal’a göre Türk Lirası’nda yaşanan oynaklık piyasada bir tedarik sorununu da beraberinde getiriyor.

Bu kadar sert hareketler gerçekleştiğinde piyasada fiyat istikrarının bir türlü oluşmadığını aktaran Birdal, “Dolayısıyla da mal alışverişinde ciddi anlamda bir duraksama yaşanıyor. Ancak buradaki asıl problem politika yapıcıların masaya düzgün bir politika koymaması ve belirsizliğin artması. Diğer ülkelerin merkez bankaları ile Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası arasındaki ana farklılık bu. Bizim net bir politika çizemememiz” ifadelerini kullandı.

Bu belirsizliğin fiyatlaması

Türkiye’de hedeflenen politika faizi konusunda kimsenin bir fikir ya da bilgi sahibi olmadığının altını çizen Birdal, “Bunu Merkez Bankası’nın bir şekilde açıklaması gerekiyor. Biz bu sene içerisinde faiz konusunda çok farklı politikalara şahit olduk. Bizim nereye varmaya çalıştığımız belli değil. Şu anda piyasalar işte bunları fiyatlamaya çalışıyor. Bu önümüzdeki Aralık ayına ilişkin olası 100 baz puanlık indirimin fiyatlaması değil. Merkez Bankası’nın ve hükümetin el birliği ile yarattığı belirsizliğin fiyatlaması. Bu ölçekte değer kaybı sadece 100 baz puanlık faiz indirimi ile açıklanamaz” ifadelerini kullandı.

Ekonominin yeni freni: Belirsizlik

Finansal piyasalardaki belirsizliğin ekonominin her alanında kendini net şekilde gösterdiğini ifade eden Ekonomist Arda Tunca ise durumu şöyle tanımlıyor: “Artık ekonominin yeni bir freni var o da belirsizlik. Siz bugün üretim yapmak için hammadde almaya çalıştığınızda fiyat oynaklığından dolayı bundan vazgeçiyorsunuz. Kimse kimseye fiyat veremiyor. Sözleşmeler iptal oluyor. Ayrıca ödemelerdeki vadeler eskisi gibi değil.

Arda Tunca
Arda Tunca

Kimse uzun vadede iş yapmak istemiyor. Bu da piyasada ani bir durgunluğu, bekleme dönemini beraberinde getiriyor. Bu aslında büyümenin önünde de bizim karşımıza bir engel olarak çıkıyor. Büyümek için faizi indirme teorisi hangi koşullarda, hangi dinamiklerde, hangi enflasyon oranında mümkün? Bilmiyoruz. Burada yapılan en büyük hata Türkiye’yi başka demografik yapılara, toplumsal dinamiklere ve ekonomik özelliklere sahip ülkelerle karşılaştırmak. Temel sorun yapılan iktisadı analizlerin problemli olması.”

Bakan değişikliğinin etkisi olmaz

Prof. Dr. Murat Birdal’a göre bu dönemde piyasalardaki endişenin diğer bir nedeni ise söylemlerin altının doldurulamaması.

İşletilmek istenen politikalar ile ilgili çalışmalar yapılmadığını ve ortada sadece bir söylem olduğunu anlatan Birdal, “Bize bu politikanın getirecekleri ya da götürecekleri ile ilgili bir çalışmadan bahsedilmiyor. Eğer ortada bir çalışma varsa biz de ona göre konuşabiliriz. Her alanda ayrı ayrı hedefler varsa bizim de bunu bilmemiz gerekiyor. Biz de değerlendirmeleri en azından ona göre yapabiliriz. Ama şimdiye kadar sadece söylemde kaldı her şey. Para politikasından sorumlu kurumun başındaki insanın gerçekten para politikası konusunda bir etkisi var mı bilmiyoruz. Şimdi bir bakan değişikliğinden bahsediliyor. Ama artık kişilerin değişikliği bir önem taşımıyor. Ekonominin başındaki bakanın da ekonomi politikaları üzerinde çok fazla etkisi olmadığı düşünülüyor” değerlendirmesinde bulundu.

Olası bir bakan değişikliğinin piyasalarda sadece anlık hareketlere neden olacağını söyleyen Birdal, “Bu konuda kalıcı bir etki olacağını düşünmüyorum” dedi.

Teşhis doğru, tedavi yanlış

Ekonomistlere göre Maliye Bakan Yardımcısı Nureddin Nebati’nin faiz indirimi ile ilgili yaptığı açıklamalar ise çoğu noktada Türkiye’nin iktisadi gerçekleri ile uyuşmuyor. Bu konuda Prof. Dr. Murat Birdal, “Bazı noktalarda teşhis doğru olsa da tedavide hatalar var. Evet Türkiye’nin en büyük problemi maliyet enflasyonu ama bunu yaratan en büyük etken de kurdaki sert hareketler” yorumunda bulunurken Arda Tunca ise, “Bu çıkışlarda daha çok siyasi mesajlar var. Seçim yaklaştıkça kitlelere yönelik bu adımları daha çok göreceğiz. Buradaki politikanın daha vurgulu olduğunun altı çizilecek” dedi.

HABER : Emre ESER

[TÜHA Haber Ajansı, 30 Kasım 2021]

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.