enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
11:18 Devlet Bahçeli: İsrail, saldırılarını coğrafyanın her yerine taşımaktadır
10:32 UHA/  İnternational News Agency’nın derlediği kısa kısa özet haberler!
10:04 Su, Suyun Önemi Türkiye’de Su Politikaları ve Su Sorunu Üzerine Kısa Anımsatmalar…
07:48 Kocaeli Valisi İlhami Aktaş’dan SS. İzmit Sanayi Sitesi’nde sanayi sitesinde inceleme ziyareti
07:46 İsrail-İran saldırılarının boyutu ne ve hangi hedeflere yönelik yapılmıştır?
07:42 İsrail-İran saldırıları askeri perspektiften ne anlama gelir?
07:39 “ABD’de Gazeteci Yaşamı ve Türkiye’ye Haber Aktarımı” söyleşisi Basın Evi’nde gerçekleşti
07:38 İsrail-İran saldırılarının nükleer müzakerelere etkisi ne olur?
07:33 Devlet arşivlerinde adına 1839’dan itibaren rastlanan ve 2016’da İçişleri Bakanlığına bağlanan Jandarma Teşkilatı, 186 yaşında
23:19 Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan barış için yoğun diplomasi trafiği
18:46 Kocaeli Kartepe’de Lezzet ve Kültürün Buluşması: Gastronomi Festivali Coşkusu Başladı
08:42 TÜHA/ TÜRKUAZ İnternational News Agency’na düşen İsrail’in İran saldırısı..
20:29 Cumhurbaşkanı Erdoğan: İsrail haydutluğuna artık bir dur denmelidir
11:08 CHP İstanbul Milletvekili Nimet Özdemir Çin Seddi’ne Türk Bayrağı Astı
10:25 Su Politikaları Derneği 10 Yaşında
09:04 Zelenski: Yaralı askerlerin takasının ikinci aşaması gerçekleşti
07:54 İngiltere ile AB Cebelitarık konusunda anlaştı
07:41 Şirketlerden N’aber?
07:06 Su, Suyun Önemi Türkiye’de Su Politikaları ve Su Sorunu Üzerine Kısa Anımsatmalar…
22:53 Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Hindistan’a taziye mesajı
TÜMÜNÜ GÖSTER →

“ABD’de Gazeteci Yaşamı ve Türkiye’ye Haber Aktarımı” söyleşisi Basın Evi’nde gerçekleşti

“ABD’de Gazeteci Yaşamı ve Türkiye’ye Haber Aktarımı” söyleşisi Basın Evi’nde gerçekleşti
15.06.2025
A+
A-

 * Gazeteciler Cemiyeti tarafından yürütülen Demokrasi için Medya/Medya için Demokrasi (M4D) Projesi kapsamında düzenlenen Basın Evi Söyleşilerinin bu haftaki başlığı, “ABD’de Gazeteci Yaşamı ve Türkiye’ye Haber Aktarımı” oldu. Söyleşide, Amerikan ve Türk medyası arasındaki farklar, Türk basınının ABD’deki algısı ve Türk-Amerikan ilişkilerinin geleceği masaya yatırıldı.

* Detayı bültenimizde!…

TÜHA/ TÜRKUAZ İnternational News Agency

Cemre Polat adlı kullanıcının profil fotoğrafı

Gazeteci* Cemre POLAT

ANKARA, 15 HAZİRAN 2025 – 24 Saat Haber portalından Gazeteci Cemre Polat’ın haberine göre,  Gazeteciler Cemiyeti tarafından Avrupa Birliği (AB) finansmanıyla yürütülen Demokrasi için Medya/Medya için Demokrasi (M4D) Projesi kapsamında düzenlenen “ABD’de Gazeteci Yaşamı ve Türkiye’ye Haber Aktarımı” başlıklı söyleşide, Washington’da uzun yıllardır görev yapan gazeteci Yılmaz Polat ve New York merkezli haberleriyle dikkat çeken gazeteci Mehmet Sümer, gazeteci Yıldız Yazıcıoğlu’nun moderatörlüğünde bir araya geldi.

Söyleşide, ABD’deki gazetecilik yaşamı, Türk-Amerikan ilişkileri ve son dönemdeki önemli haber dosyaları, Halkbank Davası’ndan Sezgin Baran Korkmaz dosyasına, Eylem Tok davasından Orta Doğu’daki son gelişmelere kadar birçok konuya ışık tutuldu. Deneyimli gazeteciler Yılmaz Polat ile Mehmet Sümer hem kendi meslek yaşamlarını hem de iki ülke arasındaki karmaşık siyasi süreci aktardı.

Çok sayıda Gazeteciler Cemiyeti Üyesi ve genç gazetecinin katıldığı söyleşi, Basın Evi’nden fiziki ve Zoom uygulaması üzerinden çevrim içi olarak izlendi.

Whatsapp Görsel 2025 06 13 Saat 18.45.27 088E8Efb

“Türk basınının içerideki durumu Amerika’ya da yansıyor”

ABD’nin başkenti Washington’da uzun yıllardır siyasi gelişmeleri takip eden gazeteci Yılmaz Polat, yabancı bir gazeteci olarak ABD’deki haber yapma koşullarını ve Türk basınının dışarıda aldığı yansımaları paylaştı. Polat, Washington’da gazetecilikte akreditasyon sisteminin farklı olduğuna, yabancı gazetecilerin sadece belirli kurumlara akredite olabildiğine dikkat çekti. Eskiden Türk basınının ABD’de saygın bir yere sahip olduğunu ancak son dönemde özellikle Türkiye’deki medya ortamının yandaşlaşması nedeniyle dışarıda bu itibarın zedelendiğini vurguladı.

Türk basınının ABD’deki imajına dair önemli tespitlerde bulunan Polat, “Eskiden Türk gazeteciler olarak itibar görürdük, sorumuzu sorup cevabımızı alırdık. Bugün ise maalesef Türk basınının içerideki durumu yurt dışına, Amerika’ya da yansıyor. Yandaş bir basın olduğu biliniyor” diyerek, bu durumun Türk gazetecilerin ABD’deki çalışma koşullarını olumsuz etkilediğini belirtti.

Whatsapp Görsel 2025 06 13 Saat 18.45.26 Aed79855

“Trump Amerika’sı, Türkiye gibi bir politika izliyor”

Donald Trump yönetiminin Amerika’yı otoriter bir rejime sürükleyip sürüklemediği sorusuna yanıt veren Polat, Trump’ın dış politikasını “bir emlakçı bakışı” olarak niteleyerek bu yaklaşımın ABD’nin dünya politikalarını doğrudan etkilediğini söyledi.

Trump döneminin ABD’nin otoriterleşme eğilimini artırdığına dair görüşlerini paylaşan Polat, Trump’ın davranışlarının akıl sağlığı konusunda şüphe uyandırdığını, Amerika’daki liberal yönetim anlayışının gerilediğini, eğitim bakanlığı gibi kurumların küçültüldüğünü söyledi. Ayrıca, Elon Musk gibi iş insanlarının da Amerikan protokolüne meydan okuduğunu belirtti.

Polat, “Trump Amerika’sı, Türkiye gibi bir politika izliyor. Trump bir iş adamı, hayatında çok kez iflas etmiş bir emlakçı. Dünyaya da bir emlak gibi bakıyor. ‘Gazze’yi uluslararası bir tatil bölgesi yapacağım’ demesi de bunun bir örneği” dedi.

“Trump ile Erdoğan arasında sanıldığı gibi bir ‘sevgi’ ilişkisi yok”

Polat, Donald Trump dönemi Türk-Amerikan ilişkilerini de değerlendirerek, “Trump’ın Erdoğan ile ilişkileri her zaman gündemde. İlk döneminde en fazla telefon görüşmesi yaptığı lider Erdoğan’dır. Trump’ın dış politikası doğrudan bizi de ilgilendiriyor. Trump döneminde Türkiye müthiş yaptırımlarla karşı karşıya kaldı, öyle denildiği gibi bir sevgi ilişkisi yok. Davalar bitmiş değil, Halkbank Davası da halen Türkiye’nin karşısında siyasi bir şantaj olarak bekletiliyor” ifadelerini kullandı.

Gazeteci Mehmet Sümer

“Amerika’nın Sesi’nin ‘Trump’un Sesi’ne dönüşeceğini düşünüyoruz”

Gazeteci Mehmet Sümer ise Amerika’nın Sesi (VOA) Türkçe servisi ve Amerikan medya sistemine ilişkin deneyimlerini anlattı. VOA’nın soğuk savaş yıllarından beri özgür basın misyonuyla 48 dilde yayın yaptığını, yaklaşık 400 milyon kişiye ulaştığını aktardı. Trump yönetimi döneminde danışman kararıyla VOA’nın yayınlarının 15 Mart itibarıyla durdurulduğunu ancak bunun kalıcı bir kapanış olmadığını, yeniden yapılandırılacağını ifade etti.

Uzun süre Voice of America çatısı altında çalışan Mehmet Sümer, kurumun geçmişteki rolünü “VOA, basın özgürlüğünü benimseyerek tüm dünyada haber ağı olma görevi üstlendi ve yıllarca bunu başarıyla sürdürdü” sözleriyle aktardı. Ardından yayınlarının durdurulmasına değinerek, “VOA kapanmadı, bunun için senato kararı gerekiyor. Kapanmayacağını ve dönüşeceğini düşünüyoruz. Amerika’nın Sesi’nin ‘Trump’un Sesi’ne dönüşeceğini düşünüyoruz” öngörüsünde bulundu.

Whatsapp Görsel 2025 06 13 Saat 18.45.27 5D9Ca8Aa

“Bizim imkanlarımız Amerikalı gazetecilere göre çok kısıtlı”

Sümer, ayrıca sahada çalışmanın zorluklarının altını çizerek, Amerikalı gazetecilerin geniş ekip ve ileri teknoloji desteğiyle çalıştığını, Türk gazetecilerin ise imkanlar açısından ciddi kısıtlamalar yaşadığını belirtti. Buna rağmen Türk gazetecilerin özverili çalıştığını söyledi. ABD’de gazeteci olmanın zorluklarını ve Amerikalı meslektaşlarıyla çalışma koşullarındaki farklılıkları dile getiren Sümer, “Dünyanın birçok yerinde Türk televizyon habercisi olarak diğer kurumların, özellikle Amerikalı gazetecilerin yanında imkanlarımız açısından çok zavallı kalıyoruz” dedi.

Sümer, “Amerika’da öyle bir yayın ekibiyle geliyorlar ki arabalarında bizim stüdyolarımızdan daha fazla ekipman var. Teknolojinin en son imkanlarını kullanıyorlar ve ekip işini çok iyi yapıyorlar. Bizim imkanlarımız onlarla kıyaslandığında çok çok kısıtlı” şeklinde konuştu. Sümer, Türk gazetecilerin imkân verildiğinde çok daha başarılı işlere imza atabileceklerini de sözlerine ekledi.

Whatsapp Görsel 2025 06 13 Saat 18.45.27 Bd4Ff7Cb

Orta Doğu’daki gelişmeler ve İsrail-İran gerilimi

Yılmaz Polat, İsrail’in İran’a saldırmasının ardından bölgede yaşanabilecek gelişmeleri değerlendirdi. Trump yönetiminin bu saldırıdan haberdar olduğunu belirten Polat, “Netanyahu Trump’a rağmen bu harekâtı yaptı diye düşünülüyor. Trump ile Netanyahu ilişkileri oldukça yakın” dedi. İsrail’in ABD’nin stratejik ortağı olduğunu vurgulayan Polat, “Bu olay bizi çok yakından ilgilendiriyor çünkü İran bir misilleme yapabilir” ifadelerini kullandı.

İran’ın bu saldırıyla diz çöktürülerek ABD’nin istediği anlaşmaları imzalamaya zorlandığını düşündüğünü belirten Polat, Türkiye’nin bölgedeki politikalarının etkisiz kaldığını da vurguladı.

Whatsapp Görsel 2025 06 13 Saat 18.45.26 780D0E72

“Türk hükümetinin pozisyonu bu savaşı durdurabilecek güçte değil”

Türkiye’nin bölgede etkinlik alanının azaldığını, AKP yönetiminin bu savaşları durduracak pozisyonda olmadığını, ancak söylemde kilit ülke olarak görüldüğünü ifade eden Polat, “Washington’dan ‘Bize dokunmayın, sonuçları kötü’ olur şeklinde açıklamalar yapıldı. ‘Biz bu işin dışındayız’ diyorlar ama kesinlikle değiller. İsrail tarafından yapılan açıklamalar da savaşın yayılabileceğini gösteriyor.

AKP yönetiminin izlediği politika ise etkisiz kaldı. Türkiye’nin uzun zamandır Orta Doğu’da politika olarak çok büyük etkileri olmadığını görüyoruz. İsrail, Şam’a kadar gelmiş durumda, Suriye’de Amerika destekli İsrail yönetimi var.

Türk hükümetinin pozisyonu bu savaşı durdurabilecek ve yönlendirecek güçte değil. Türkiye’nin kilit ülke olduğu yönünde görüşler var ama pratikte bunların karşılığı yok” dedi.

Whatsapp Görsel 2025 06 13 Saat 18.45.26 33F6Afbe

“Halkbank Davası Türkiye’nin karşısında siyasi bir şantaj olarak bekletiliyor”

Amerika Birleşik Devletleri Bölge Mahkemesi tarafından İran’a yönelik yaptırımların delinmesine ilişkin olarak 2019’da New York’ta açılan Halkbank Davası’na değinen Mehmet Sümer, “Halkbank ve Rıza Zarrab Davası halen devam ediyor” dedi. Sümer, Rıza Zarrab’ın tanık sandalyesine geçerek Türkiye’de kimlere nasıl rüşvet verdiklerini ve uluslararası yolla kara para akladıklarını anlattığını aktardı. Sümer, “Amerikan Adalet Bakanlığı’na defalarca bunu sormamıza rağmen, Rıza Zarrab ve Halkbank Davası’yla ilgili hiçbir sorumuza cevap vermedi” dedi.

Yılmaz Polat ise Halkbank Davası’nda çok sayıda gizli dosya olduğunu vurgulayarak, “Zarrab itirafçı oldu ama kimlerin isimlerini verdi onları bilmiyoruz. Davanın kilit noktası bence 50’den fazla gizli dosya” ifadelerini kullandı. Polat, aynı mahkemenin Trump’ın davalarına da baktığını hatırlattı.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.