enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
22:16 “Filenin Efeleri” A Milli Erkek Voleybol Takımı, 2025 Dünya Şampiyonası son 16 turunda yarın Hollanda ile çeyrek final mücadelesi verecek.
22:02 Bakan Fidan: Bölge ülkeleriyle ortak güvenlik konusunu masaya yatırmalıyız
21:39 Cumhurbaşkanı Erdoğan ABD Başkanı Trump ile görüşecek
20:28 Dünyada ve Türkiye’de Yükselen Spor branşının adı ” PİCKLEBALL “
08:41 İşgalci İsrail’in saldırıları, Filistinlilerin yalnızca yaşama hakkını değil, ölümden sonraki onurunu da hedef alıyor…
07:38 Türkiye’de Ulaşım Sistemlerinin Gelişimi
07:38 GSG Impact Mütevelli Heyeti Toplantısı Londra’da Gerçekleşti
07:34 Kerkük Kimin?
07:33 Hollywood yıldızı Alexander Uloom, Mehmed: Fetihler Sultanı’nda
07:33 Cumhurbaşkanı Erdoğan, Filistin Devlet Başkanı Abbas ile görüştü
07:28 “Bugünkü Konjonktürde Uygur Sorunu” çalıştayı
07:28 Kültür ve Turizm Bakanlığı, 2025’in ikinci döneminde 28 projeye 7 milyon 375 bin lira destek sağladı.
07:27 Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Başkanı Dr. Büyükakın, Kocaeli’deki büyük dönüşümü TÜHA’ya anlattı…
07:23 TRT 1’in sevilen dizisi “Teşkilat” 6. sezonuyla 21 Eylül Pazar akşamı izleyiciyle buluşuyor…
07:10 Türkiye’nin devlet arşivlerinde korunan Osmanlı dönemine ait Filistin tapu kayıtları, uluslararası hukuk açısından kritik bir öneme sahip.
07:01 YSK bugün CHP gündemiyle toplanacak
03:31 Devlet Bahçeli, “Uluslararası toplum, ABD-İsrail ortak yapımı cinayet ve yıkım politikasına sonuna kadar direniş göstermesi gerekiyor”
02:55 Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün dünyanın en büyük havacılık, uzay ve teknoloji festivali TEKNOFEST’e katılacağını duyurdu.
00:15 Trendyol 1. Lig’in 6. haftası bugün oynanacak maçlarla başlayacak.
22:23 “Fenerbahçe’ye giderek hata yaptım”
TÜMÜNÜ GÖSTER →

“Ulusal-Bölgesel özerkliğin kurulması, her Kırım Tatarı için bir onur ve haysiyet meselesidir”

“Ulusal-Bölgesel özerkliğin kurulması, her Kırım Tatarı için bir onur ve haysiyet meselesidir”
20.10.2020
A+
A-

TÜHA HABER / Kırım Tatar Milli Kurultayı delegesi ve Kırım Tatar sivil toplum aktivistlerinden oluşan bir grup, 18 Ekim 1921 tarihinde ulusal-bölgesel özerklik olarak kurulup, Kırım Tatar halkı Kırım’dan sürgün edildikten bir yıl sonra 1945 yılında ortadan kaldırılan Kırım Özerk Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti’nin ilanının yıl dönümü vesilesiyle bir açıklama yayımladı.

Kırım Haber Ajansı - QHAKırım’da ulusal- bölgesel özerklik konusunda, 18 Ekim 2020 tarihinde bir grup Kırım Tatar Milli Kurultayı delegesi ve aktivistlerden bildiri yayımlandı. Bildiride, Kırım’da gerçek bir ulusal-bölgesel özerkliğin kurulmasının, her Kırım Tatarı için onur ve haysiyet meselesi olduğu vurgulandı.

Aktivistler, özerklik talebinin engellenmesinin, yerli halkın haklarının kendi iradeleri dışında ellerinden alınması olduğunu kaydetti.

KIRIM TATAR AKTİVİSTLERDEN ULUSAL-BÖLGESEL ÖZERKLİK VURGUSU

Kırım Tatar aktivistlerin yayımladığı bildirinin tam metni şu şekilde:

“Bir yıl sonra Kırım’da kurulan ve yirmi yıl varlığını sürdüren ‘Özerk Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti’nin’ 100. yıl dönümü kaydedilecek.

Ancak, bu tarihin yüksek önemi bile, 18 Mayıs 1944’te başlayan ve Kırım’ın yerli halkını yarımadanın etnik haritasından fiziksel ve ruhsal olarak silmeye yönelik on yıllardır sistematik girişimlerde bulunulmasını sağlayan propaganda mekanizmasının, saldırganlığını durdurması olası görünmüyor.

Kırım özerkliğinin ulusal karakterinin (içeriğinin) kategorik bir şekilde reddi, katı bir şekilde organize edilmiş bu kitlesel propaganda kampanyasının ayrılmaz bir parçası haline geldi. Ve bu da, Ekim 1921’de Kırım’da özerk cumhuriyetin ilanının, 20. yüzyılın başlarındaki devrimci olayların bir sonucu olarak yerli halkların öz farkındalığının arttığı eski Rus İmparatorluğunun ulusal bölgelerindeki yeni iktidarı güçlendirmek için tasarlanan, her şeyden önce ‘yukarıdan’ başlatılan korenizatsiya (yerlileştirme) politikası doğrultusunda gerçekleştirilmiş olmasına rağmen. Kurulmakta olan Bolşevik devletinin geniş topraklarında Kırım Özerk Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti de dahil olmak üzere ulusal bölgesel özerklikler oluşturma kararının yerli halkın varlığına dayandığı da ortadadır.

Aynı zamanda, Bolşeviklerin iddialı ideolojik beyanlarına rağmen, yerlileştirme, merkezi hükumetin Kırım Tatarlarının (Kırımlıların) asırlarca devam eden özlemlerini paylaşmasının bir tezahürü değildi. Hatta, eski ulusal sınır bölgesinin sömürge statüsüne olumlu bir yasal düzenleme getirme isteğinin göstergesi hiç değildi.

Bu yüzden, Kırım Tatarlarının (Kırımlıların) 1920’li yılların ortalarından itibaren ortaya çıkmaya ve büyümeye başlayan kültür, dil, eğitim alanındaki belirli başarılarından bahsederken aşağıdakileri gözönünde bulundurmak gerekir:

-Öncelikle, insani alanın gelişimi, dışarıdan getirilmiş değil de, İsmail Gaspıralı tarafından kurulan ve yüzlerce yandaşı ve takipçisi, 20. yüzyılın başında Kırım’da sosyal ve politik yeniden yapılanmaya liderlik eden bağımsız fikirli yazarlar, şairler, eğitimciler ve siyasi liderler tarafından devam ettirilen ideolojik-siyasi ve bilimsel-eğitimsel hareket dahil olmak üzere güçlü yerel köklere dayanıyordu

-İkincisi, başlangıçta spesifik bir ideolojik kabuğun içinde bulunan ulusal kurumların gerçekten de dikkate değer gelişimine, 1927-1940’larda Stalinist rejim tarafından Kırım’da gerçekleştirilen, kitlesellik ve trajedi bakımından benzeri olmayan ve Kırım’ın yerli halkının en eğitimli ve sosyal açıdan aktif kesiminin yok edilmesine yol açan baskılar eşlik etti.

Sürgün yerlerinden Vatana dönüş ve atalarının vatanı Kırım’da Kırım Tatarlarının (Kırımlıların) tarihi devletçiliğinin yeniden kurulması, milli hareketin iki aşamalı en önemli görevi haline geldi.

-1921’de Kırım’da kurulan özerklik – totaliter yönetimin bir parçası olsa bile, amacı ve imkanları sıkı kontrol altında olsa bile – yine de en azından yerli halkın bir tür ulusal-bölgesel özyönetim biçimi olmuş ve Kırım Tatarlarının (Kırımlıların ) ulusal devletçiliğinin bir kilometre taşı olmuştu.

Biz, Kırım Tatar Milli Kurultayı delegeleri ve sivil toplum aktivistleri olarak, yurttaşlarımıza, geçmiş ve gelecek nesillere karşı sorumluluğumuzun derin bilinciyle şunları beyan ederiz:

  • Uluslararası hukukun tanımı ve yorumundaki gerçek ulusal-bölgesel özerklik, sadece halkımızın geleneksel sosyo-politik kurumlarının değil, aynı zamanda eşit ve adil milliyetlerarası ilişkilerin öznesi olarak Kırım’da oluşan özgün etnik grup olarak kendisinin korunmasının ve geliştirilmesinin garantörüdür;
  • Ulusal hareketin görevlerine, Kırım Tatar Milli Kurultayının kararlarına uygun olarak, evrensel insani bağlamda ve uluslararası hukuka uygun olarak Kırım’da gerçek ulusal-bölgesel özerkliğin kurulması, her Kırım Tatarı (Kırımlı) için bir onur ve haysiyet meselesidir;
  • Gerçek ulusal-bölgesel özerkliğin kurulmasının idari ve güç yöntemleri kullanılarak engellenmesi; yasadışı, kesinlikle haksız ve 21. yüzyılda da tamamen vahşi görünen bir şekilde yerli halkların kolektif haklarının kendi iradeleri dışında elinden alınmasından başka bir şey değildir;
  • Kırım Tatar halkını, onun doğal ve temel hakkı olan tarihi vatanında kendi kaderini yönetme hakkından mahrum etmeye hiç kimsenin hakkı yoktur.

https://qha.com.tr/haberler/ulusal-bolgesel-ozerkligin-kurulmasi-her-kirim-tatari-icin-bir-onur-ve-haysiyet-meselesidir/262473/

[TÜHA Haber Ajansı, 20 Ekim 2020] 

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.